Smith, Türkiye'nin terör örgütü PKK'ya karşı sürdürdüğü operasyonları, tamamıyla Türk Hükümeti'nin yönlendirdiğini belirtti.

Çok uluslu güçlerin ABD öncülüğünde, Bağdat'ta kurmuş oldukları ve "Yeşil Bölge" adını verdikleri güvenli bölgede bugün bir basın toplantısı düzenlendi.

El Kaide örgütüne karşı verilen mücadelenin geldiği son nokta, "Uyanış" adı verilen sivil güvenlik birimlerinin Irak güvenliği için anlamı ve Türkiye'nin Kuzey Irak'ta sürdürdüğü sınır ötesi harekatın haklılığı gibi konularda, Amerika'nın resmi görüşlerinin gazetecilere aktarıldığı toplantı yaklaşık 1 saat sürdü.

ABD Askeri Sözcüsü Amiral Gregory Smith, Irak'ta El Kaide ile mücadelede büyük başarı elde edildiğini ve örgütün halk desteğine sahip olmadığını ifade etti. Usame Bin Ladin'in bugün ortaya çıkan ses kaydının, El Kaide'nin suçsuz insanlara saldırmadığı iddiasını içerdiğini ifade eden Smith, bunun aksinin Irak'ta düzenlenen intihar saldırıları, bombalamalar ve işkence evleri gibi pek çok örnekle kanıtlandığını ileri sürdü. Smith, Irak halkının artık bu gerçeği anladığını belirtti. Örgüt ile mücadelede, ABD askerlerine olduğu gibi Irak askeri güçlerine de büyük destek olan Uyanış Hareketi'nin silahlı bir 'üçüncü güç' olarak değil, geçici bir halk hareketi olarak kurulduğunu ifade eden sözcü, bu harekete mensup olanlardan ancak yüzde 20'sinin Irak polis veya askeri güçlerine katılma arzusu içinde olduğu bilgisini verdi.

Uyanış Hareketi'nin, Ladin'in öncelikli hedefi haline geldiğini de sözlerine ekleyen Smith, tabanını kaybeden örgütün bölgede devamlılığını sağlamak için çabaladığını söyledi.

Türkiye'nin sınır ötesi harekatını da değerlendiren Smith, "Türkiye, ortak bir düşmana karşı savaşmakta. PKK bir terör örgütüdür. ABD, Türkiye'nin bu harekatına ne destek olmakta ne de bunu kumanda etmektedir. Tüm operasyonlar, Türk Hükümeti tarafından bağımsız bir şekilde yönetilmektedir. ABD de PKK'ya bir son vermek için çalışmaktadır" dedi.

2007 yılı içinde Irak polis ve askeri güçlerinin 107 bin yeni personel aldığını belirten Smith, 2008 yılı içinde Irak'ta yaşanacak gelişmelere ve tehditlerin azalmasına dayanarak, Iraklı güvenlik güçlerinin sorumluluğunun artabileceğini ifade etti.