ABD'de polis şiddeti sonucu siyahi Amerikalı George Floyd'un hayatını kaybetmesinin ardından başlayan ve ülke geneline yayılan protestolar 12. gününe girdi.

Amerika'da Trump hükümetinin ırkçılığa dayalı siyasetleri ve protestoları askeri yöntemlerle bastırma girişimlerine de sert eleştiriler gelmeye devam ediyor.

Halihazırda hükümet içinde olan ve daha önce  çeşitli makamlarda bulunan  çok sayıda Amerikalı, polisin ırkçı tutumu sonucu bir siyahinin öldürülmesini kınarken,  Trump'ın göstericilere karşı uygulamaları konusunda da uyarılarda bulundular. 

Amerika'da Ulusal güvenlik yetkilisi, general ve diplomatlardan 280'den fazla kişi de, Trump'tan siyasi hedefleri için orduyu suistimal etmemesi çağrısında bulundu. Bu kişiler yayınladıkları ortak bildiride, ordunun gücünün siyasi amaçlar için kullanılmasının  Amerika'da demokrasinin yapısına aykırı olduğunu belirttiler. 

Bu arada ülkenin doğu yakası New York'tan batısında Los Angeles'a kadar uzanan protestolarda binlerce kişi adalet ve polis reformları için dün de sokaklara çıktı. 

New York'ta Manhattan'da binlerce kişi Central Park yakınlarında 'Çalınan Hayaller ve Yağmalanan Hayatlar' adı verilen gösteriye katılırken Brooklyn'de de bine yakın gösterici toplandı. 

Yerel basında yer alan haberlere göre, Floyd'un hayatını kaybettiği Minnesota eyaletinde ise yaklaşık 150 protestocu, Vali'nin evinin önünde sloganlar attı. 

Chicago'da 5 bine yakın kişi gösterilere katılırken Los Angeles'te da barışçıl protestolar düzenlendi. 

Öte yandan Atlanta eyaleti sokağa çıkma yasağını kaldırdı. 

ABD'nin başkenti Washington DC'de, polis şiddetiyle yaşamını yitiren siyahi George Floyd için Beyaz Saray ve Lincoln Anıtı önünde düzenlenen protestolara binlerce kişi katıldı. 

Floyd için Kuzey Carolina'da düzenlenen ikinci cenaze töreni ile eş zamanlı olarak Washington DC'de de binlerce kişi ülkedeki ırkçılığı ve polis şiddetini protesto etti. 

Washington DC'nin siyahi Belediye Başkanı Muriel Bowser da protestolara katılarak göstericilere destek verdi. 

Kente şehir dışından gelen Ulusal Muhafız Birliklerine bir kez daha tepki gösteren Bowser, "Washington DC'de olanları hepimiz izlemeliyiz, çünkü federal hükümetin bize yapılanları başka Amerikanlara yapmasını istemiyoruz." dedi.