Askeri yöntemlerin gerekli fakat tek başına yeterli olmadığını dile getiren Babacan; kalkınmayla ilgili çalışmalar ve ekonomik yardım gibi enstrümanların çözümün çok önemli bir parçası olduğunu kaydetti. Ali Babacan, "Afganistan'da askeri çözüme inanmıyoruz. Afganistan'la ilgili sorunlar çözüme kavuşturulacaksa bu, siyasi bir çözüm olacaktır. Toplumun geniş kesimlerinin katılımının sağlandığı siyasi mekanizmayla mümkün olacaktır." ifadelerini kullandı. Babacan, tüm uluslararası kuruluşların siyasi çözüme odaklanması gerektiğini vurguladı.
Afganistan'daki farklı etnik ve mezhep yapılarının uygun şekilde temsil edildiği bir demokratik yapı ile tüm Afgan halkından yetki almış bir idarenin gerekli olduğunu ifade eden Babacan, "Afganistan'ın sorunlarının ancak bu yoldan kalıcı olarak çözülebileceğine inanıyoruz." dedi.

Afganistan'daki askeri unsurların miktarının artırılmasına yönelik kendilerine şu ana kadar resmî bir talep gelmediğini açıklayan Dışişleri Bakanı Ali Babacan, "Bir talep gelirse değerlendiririz" diye konuştu. Babacan, Türkiye'nin özellikle Afgan emniyet güçlerinin eğitimiyle ilgili önemli katkı sağlayabileceğini dile getirdi.

Dışişleri Bakanı Ali Babacan, gazetecilerin sorusu üzerine ABD ile müttefik ve İran'la komşu bir ülke olarak, talep gelmesi durumunda muhtemel bir Washington - Tahran diyaloguna katkı yapabileceklerini söyledi.

Babacan, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin Sudan Devlet Başkanı Ömer el Beşir hakkındaki tutuklama talebiyle ilgili bir soru üzerine Afrika Birliği ve Arap Ligi'nin Sudan'daki sorunların çözümü için Hartum'la işbirliğine ihtiyacı olduğu görüşüne dikkat çekti. Ali Babacan, Sudan'daki sorunları çıkmaza sokacak gelişmelerin yaşanmasını istemediklerini belirterek, "Umarız ki bundan sonraki gelişmeler Sudan'daki sorunların çözümüne yönelik olur." dedi.