Ahmedinejad Türkiye'ye Geliyor
Eski İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, Necmettin Erbakan'ı anma töreni için Bursa'ya geliyor.
Prof. Dr. Necmettin Erbakan Vakfı Bursa İl Başkanı Naim Öztürk, eski başbakanlardan Necmettin Erbakan'ın vefatının 4'üncü yılı dolayısıyla 27 Şubat'ta Bursa'da yapılacak anma programına, eski İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın da katılacağını açıkladı.
Öztürk, vakfın il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, Erbakan'ın hem Türk siyasi hayatına yaklaşık 45 yıl katkıda bulunan bir devlet adamı hem de uluslararası camiada tanınan saygın bir bilim adamı olduğunu söyledi.
Erbakan'ın Müslümanların işgallerden, sömürüden kurtulabilmesi için Dünya İslam Birliğinin Türkiye'nin liderliğinde tesis edilebilmesi için çaba sarf ettiğini belirten Öztürk, "Bugün dünyayı siyasi, iktisadi, sosyal ve kültürel olarak etkisi altına alan batı medeniyetinin insanlığa saadet ve mutluluk getirmediği bir gerçektir" diye konuştu.
36 KİŞİLİK HEYETLE GELECEK
Vakfın "Milli Görüş Hareketi"ni sürdürmek ve "D-8 İslam Birliği Projesi"ni desteklemek için çalışmalar yaptığını anlatan Öztürk, şöyle devam etti:
"Bu çerçevede Erbakan Vakfı Bursa İl Başkanlığı olarak Prof. Dr. Necmettin Erbakan hocamızın vefatının 4. seneidevriyesinde 27 Şubat Cuma günü 19.30'da Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde anma programı düzenlenecektir. Bu yılki anma programına D-8 projesine imza atan ülkelerden biri olan İran İslam Cumhuriyeti'nin 6. Cumhurbaşkanı Prof. Dr. Mahmud Ahmedinejad Beyi Bursa'ya davet ettik. Sayın Ahmedinejad, 36 kişilik bir heyetle Bursa'ya gelecektir. Bütün Bursa halkımızı anma programımıza davet ediyoruz."
"AHMEDİNECAD ERBAKAN HAYRANI"
Öztürk, Ahmedinejad'ın Erbakan hayranı olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Bunu kendileri de ifade etmişlerdir. Necmettin Erbakan'ın mücadele azmi, İslam Birliği projeleri, ırkçı emperyalistlere karşı yaptığı mücadele, Kudüs ve Filistin'in İsrail işgalinden kurtarılması yönündeki çalışmalarının kendisini etkilediğini söylemiştir. Son yıllarda batıda İslamofobinin yükseltilmeye çalışıldığı, İslam'ın ve Müslümanların terörist gösterilmeye çalışıldığı, İslam ülkeleri içerisinde mezhep ayrılıklarının körüklendiği bir dönemde, yine İslam ülkelerinin aralarına çeşitli nifaklar sokulduğu bir ortamda böyle bir davette bulunduk. Amacımız, yeryüzünde hiç kimsenin diline, ırkına, rengine, mezhebine bakmaksızın 'Müslümanlar kardeştir' anlayışıyla Müslüman ülkelerin birbiriyle yakınlaşması ve ilişkilerinin geliştirilmesidir."