AKP'den 367 Sabih'e Sert Yanıt
367'nin mucidi Sabih Kanadoğlu'nun ''İktidarın Anayasa değişikliği yapmaya hakkı olmadığına'' yönelik sözlerine AKP'den sert yanıt geldi..
AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, TBMM'nin Anayasayı değiştirmeye her zaman muktedir olduğunu belirterek, ''Sayın Sabih Kanadoğlu'nun ideolojik saçmalaması, bu gerçeği değiştirmez'' dedi.
Bozdağ, Mecliste gazetecilere yaptığı açıklamada, Yargıtay Onursal Başkanı Sabih Kanadoğlu'nun, Balıkesir Barosu tarafından düzenlenen ''Hukuk Devletinde Yargı Bağımsızlığı'' konulu toplantıdaki ''İktidarın Anayasa değişikliği yapmaya hakkı olmadığına'' yönelik sözlerine yanıt verdi.
Anayasa maddelerinin nasıl değiştirileceğinin, Anayasanın 175. maddesinde düzenlendiğini, bunun dışında bir hükmün bulunmadığını ifade eden Bozdağ, bunun dışında bir görüş beyan etmek ve bunu Anaysa hükmü gibi takdim edilmesinin kabul edilemeyeceğini söyledi.
Bozdağ, ''TBMM, Anayasayı değiştirmeye her zaman muktedirdir. Sayın Kanadoğlu'nun ideolojik saçmalaması, bu gerçeği değiştirmez. Kanadoğlu'nun görüşleriyle ilgili daha fazla söze hacet yok. Çünkü zırva tevil götürmez'' dedi.
-ASKERLERİN ZİYARETİ-
Bozdağ, ''Askere sivil yargı yolunu açan düzenlemenin TBMM'de kabul edilmesinin ardından askerlerin siyasi parti gruplarını ziyareti'' konusundaki tartışmalarla ilgili şunları söyledi:
''TBMM komisyonları veya Genel Kurulunda tasarı ve tekliflerin görüşülmesi sırasında, düzenlemeyle ilgili kurum temsilcileri komisyonlarda davetli olarak bulunur, ilgili konularda hem görüş ifade ederler hem de komisyon kendilerinin görüşlerine müracaat edebilir.
Milli Eğitim Bakanlığını ilgilendiren bir kanunda nasıl MEB bürokratı Komisyonda ve Genel Kurulda bulunup Hükümete bilgi sunarsa; aynı şekilde askerlerle ilgili konular da görüşülürken, bu konularda uzman asker kişilerin Komisyonda bulunması ve görüşlerini ifade etmesi, Genel Kurul çalışmaları sırasında da bulunması bir teamüldür.
Bu, sadece bugün değil, geçmişte de uygulanan bir teamüldür. Doğal olarak parti grubunun veya komisyonlardaki milletvekilleri ve Komisyon Başkanları veya Hükümetin bunlarla görüşmesi kadar doğal bir şey olamaz. Burada yanlış olan, görüşmelere farklı anlamlar yüklemek ve bunların altında başka şeyler aramaktır. Bu da doğru ve etik bir davranış değildir.''
aa