Allah Şükür Paşazade'ye Açık Mektup

Allah Şükür Paşazade'ye Açık Mektup

Kafkasya Müslümanları İdaresi Başkanı Allahşükür Paşazade'ye Türkiye'den açık mektup...

Sayın Allahşükür Paşazade,

Kafkasya Müslümanları İdaresi Başkanı

Resmiyette ve kağıt üstünde de olsa, Azerbaycan'da diyanet işleri başkanlığını yürütmektesiniz. Görev ve sorumluluğunuz ülkedeki halkın dini hayatını güçlendirmek, onların özgür bir şekilde inanç ve ibadetlerini yerine getirmesinde yardım olmaktır.

Ama siz, halkının yüzde 95'inden fazlasını teşkil eden Müslümanların sorunlarına yardımcı olmak, onların hak ve özgürlüklerini güvence altına almak, Kur'an'ın hükümlerinin hayata tatbikini sağlamak yerine, ülkenizdeki bir avuç azınlık olan yahudilere olağanüstü hizmet vermek ve onları memnun edebilmek için seferber olmaktan başka bir şey yapmıyorsunuz?

Daha iki gün önce, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in emri ile ülkenizdeki Yahudi cemaati lideri Simeon Ihiilov'a "yüksek hizmetleri ve gayretleri" dolayısıyla devlet nişanı verdiniz ve orada yaptığınız konuşmada, Yahudi liderine övgüler yağdırarak Azerbaycan'da devletin dini liderlere ne kadar hürmet duyduğunu ve ülkenizde din ve vicdan özgürlüğünün ne denli güçlü olduğunu dile getirdiniz.

Evet doğru söylüyorsunuz, ülkenizde din ve vicdan özgürlüğü devletin garantisi altında ve devlet bu konuda tam bir hizmet vermekte. Devlet dini liderlere çok saygılı ve onları madalyalar ile ödüllendirmekte. Ancak bu din ve vicdan özgürlüğü Müslümanlar için değil, dini liderlere olan saygı Müslüman alimlere değil. Bu özgürlük Yahudilere, bu saygı hahamlara.

Öyle olmasaydı, Kur'an'ın hükmünü yasaklayarak, kız öğrencilerin başörtülü olarak okullara gitmesine yasak koyulmaz, ülkenin alimleri zindanlara atılmazdı. Öyle olmasaydı, cumhurbaşkanınız devletin arazilerine Yahudilere verip orada okullar açtırırken, diğer yandan yine devletin bütçesinden Avrupa'nın en büyük Sinagog'ları Bakü'de inşa edilirken, Bakü'deki camilerin yıkılmasına karar verilmezdi.

Cumhurbaşkanınız Aliyev ile birlikte Siyonistleri memnun edebilmek için nasıl büyük bir seferberlik içine girdiğinizi görüyoruz. Acaba Shimon Peres Azerbaycan'da Cumhurbaşkanı olsaydı, ve sizin yerinizde hahambaşı Oseh Shalom Bimromav bulunsaydı bundan başka bir şey olmazdı herhalde?

O halde sormak lazım; halkının tamamına yakını Müslüman olan bir ülkede onlara vekaleten mi görev yapıyor ve hizmet veriyorsunuz? Müslüman halkın vergileri ile ve onların yurdunda böyle bir hizmet veriyor olmak nasıl bir şeydir acaba?

Hemen yanı başınızda, okullarından atılan Müslüman kız öğrencilerinin gözyaşları ve feryadlarına gözlerinizi kaparken, Yahudilere hizmette kusur etmemek için canla başla koşuşturmanız, sizin kişiliğiniz ve karakterinizin ne anlama geldiğini açıkça ortaya koymaktadır.

Çünkü siz üç kuruşluk dünya ve geçici makamlar uğruna kişiliğini, onurunu, şerefini satabilecek kadar alçalan, Müslüman toplum içinde yaşayıp sözde onlar adına bir makamda bulunan iki yüzlü, yalancı, münafık bir soytarısınız.

Müslüman halkın paralarını zimmetine geçiren, dini hizmet adı altında toplanan paraları Yahudilerin menfaati için kullanan büyük bir hain ve hırsızsınız.

Senin Müslümanlara hizmet etmek gibi bir işin yok, çünkü senin hayatın Müslümanları istismar etmekten, onları aldatmaktan ve zalimlerin sofrasında daha çok yemek yiyebilmek için, Müslümanlara yapılan tüm zulüm ve haksızlıklara göz yummandan başka bir özelliğin yok.

Utan Paşazade utan!

Eğer sende zerre kadar bir iman ve zerre kadar bir ar varsa, "ölürüz de hicabımızı terk etmeyiz" diye haykıran Müslümanlardan utan!

Utan Paşazade utan!

Eğer sende zere kadar bir vicdan ve zerre kadar bir haya varsa, Allah'ın hükmünü savunduğu için joplanan Müslümanların yanında değil de, Yahudi cemaati liderinin boynuna madalya takmaya gittiğin için utan!

Utan Paşazade utan!

Eğer sende zere kadar Allah korkusu ve zerre kadar bir ahlak varsa, ülkede devlet eliyle, özellikle de cumhurbaşkanınızın eşinin marifetleriyle yaygınlaştırılan ahlaksızlık ve fesadın karşısında lal kesilirken, ülkeyi yöneten İslam düşmanı kafirlerin "biz kadınların hicablı olmasını istemiyoruz; eğer biz buna izin verirsek, ülkeyi yüz yıl geri götürürler!" demeleri karşısında zelilce suskunluğuna utan!

Allah Kur'an'da "Ebu Leheb ve hanımını" örnek vererek, "Elleri kurusun Ebu Leheb'in" buyuruyor.

Sen orada Ebu Leheb ve ahlaksız hanımının yanında bir soytarı gibi duruyorsun, sen de onların ateşine odun taşıyorsun! Yüzün kara ve alnında siyon yıldızı, İslam'a ve Müslümanlara ihanet ediyorsun.

O halde size diyeceğimiz söz sadece şu:

Kurusun elleri Aliyev'in

Ve kurusun elleri Paşazade'nin"




ALİ AMMAR / VELFECR