Alman aydınlar, İsrail'e özel muameleden vazgeçilmesi gerektiğini, çünkü Filistin'in soykırım kurbanı yapıldığını söylediler.
Alman entelektüeller "Almanya, artık İsrail'e özel davranmaktan vazgeçmeli. Çünkü İsrail'in kurulmuş olması, Filistinlileri soykırım kurbanı yaptı" diyerek, Berlin Hükümetine çağrı yaptılar.

Mehrnews'in haberine göre Filistinlilerin Naziler yüzünden İsrail karşısında zor duruma düştüğünü söyleyen dört profesör, Stratejik Diyalog Merkezi Başkanı Dov Ben-Meir'in dâveti üzerine tartışmaya katıldı.

Dr. Reiner Steinweg, Prof. Gert Krell, Prof. Georg Meggle ve Jorg Becker'den oluşan entelektüel grubu, Pazartesi akşamı, İsrail'in Netanya Akademik Koleji'nde 'Alman-İsrail ilişkilerinin geleceği' ile ilgili yapılan panelde, bütün suçun Nazi Hükümeti'nin yanlışlarından kaynaklandığını söylediler.

Profesörler, manifestolarında, Almanya'nın 160 bin Yahudi'yi Almanya'dan kovarak İsrail'e gönderdiğini ve Yahudileri, Araplara karşı güçlü kıldığını söylediler.

ALMANYA BORCUNU ÖDEDİ

Filistin'in İngiliz hegemonyasında bulunduğu dönemde Yahudi nüfusun, toprakların yüzde 6'sında yaşadığını, ancak 160 bin Yahudi'nin Almanya'dan kovulmasından sonra, Yahudilerin İsrail'in bağımsızlığıyla yüzde 60'lık bir toprağa yayıldığını söyleyen Alman profesörler, Almanya'nın şu âna kadar İsrail hükümetine ve soykırımdan kurtulanlara tazminat ödeyerek borcunu ödediğini ifade ettiler.

"Dostluk ve Eleştiri" başlıklı manifestoya göre, sözü edilen bu durum "Yahudilerin soykırıma tâbi tutulmasının" sonucudur. Eğer soykırım olmasaydı, İsrail hiçbir itiraza aldırmadan Filistinlilerin ve Lübnanlıların sahip olması gereken insan haklarını çiğnemezdi.

Akademisyenler, "dolayısıyla, soykırım meselesinde Almanya'nın payı üzerinde hak iddia edebilecek olan sadece İsrail değildir. Aynı zamanda Filistinliler de şu an içinde yaşadıkları kötü şartlardan dolayı Almanya'dan hak iddia edebilirler" sonucuna vardılar.

ALMANYA, ARAPLARA VE İSRAİL'E EŞİT DAVRANMALI

Soykırımın Alman tarihinde bir leke olduğunu ifade eden Alman profesörler, Almanya'nın İsrail ve Arap ülkelerine eşit mesafede bulunması için Arap ülkeleriyle de ilişkilerini geliştirmesi gerektiğini kaydettiler.

Alman akademisyenleri İsrail'e davet eden Ben-Meir, çatışmanın ana nedenlerden birinin ve Arap ve Filistinlilerin hâlihazırdaki durumunun, ihtilafta inat etmeleri ve diyalog yerine şiddete güvenmeleri olduğunu söyledi.

PANELİ, KNESSET'İN ESKİ BAŞKANI İDARE ETTİ

Alman profesörlerin görüşlerini İsrail'de düzenlenen bir panelde açık şekilde ifade etmeleri ilginçlik arz ederken, panele İsrail Parlamentosu Knesset'in eski Başkanı Moşe Zimmerman ve Stratejik Diyalog Merkezi Başkanı Dov Ben-Meir öncülük etmeleri de dikkat çeken bir başka nokta oldu.

Panelde, Alman profesörlerin yaklaşımlarının doğru olmadığını söyleyen Ben Meir de, Almanya'nın İsrail'e karşı olan özel muamelesinin durması halinde bu ülkenin Hitler dönemindeki karanlık günlerine geri döneceğini iddia etti. Ben-Meir, "Profesörler azınlık bir grup fakat genç Alman beyinlerini eğitiyorlar ve biz onların eleştirilerini Anti-Semitik diyerek bir kenara atamayız. Manifestoyla mücadele etmeliyiz" dedi.

Yaklaşık 150 kişinin katıldığı toplantı, bir tartışma paneli havasında geçti. Alman akademisyenleri, Leipzig Üniversitesi'nde felsefî antropolojide ihtisas yapan Profesör Meggle ve Avusturya Barış ve Çatışma Çözme Çalışma Merkezi'nin Linz bölümünde bir araştırmacı olan Dr. Steinweg temsil ediyorlardı. Steinweg katılımcılara, "Almanya'nın, İsrail ile uzun süren dostluğunu bitirme çağrısı" olarak yanlış anlaşılan manifesto ile ilgili yanlış anlamaları temizlemelerini söyledi.

ALMANYA SADECE YAHUDİLERE KARŞI SUÇLU DEĞİL…

İsrailli panelistler; İsrail'in eski Almanya büyükelçisi Shimon Stein, Die Zeit'in muhabiri Gisela Dachs ve Kudüs'teki İbrani Üniversitesi'nde Koebner Minerva, Alman Tarihi'nin direktörü Profesör Moshe Zimmermann'dan oluşuyordu. Zimmermann, soykırım meselesinin hem İsrail hem de Almanya'da 'politik manipülasyon' malzemesi olarak kullanıldığını söyledi: "İsrailliler, İsrail'i eleştiren herkesi Anti-Semitist olarak damgalamak için bunu kullanıyor. Aynı zamanda bu manifesto, Almanların dikkatini Filistinlilere yoğunlaştırarak, onların soykırımla ilgili suçluluk duygularını manipüle etmeye yönelik bir girişimdir" dedi.

Zimmermann, "eğer Almanlar kendilerini soykırımdan dolayı suçlu hissetmek istiyorlarsa, Polonyalılara, Almanlara ve Yahudilere karşı sorumluluk duymaları daha iyi olur. Filistinlilerin yaşadığı şeyden dolayı kendilerini suçlu hissedecek kadar uzağa gitmelerine ihtiyaç yoktur" eklemesinde bulundu.

fikritakip