Türkiye’ye demokrasi, insan hakları dersi vermeye kalkan batı ülkelerinden Almanya’da Kur’an dağıtan Müslümanlara operasyonlar düzenlenmeye başlandığı bildiriliyor. Ülkede 1 milyon Kur’an dağıtan bir organizasyonun üyesi olan Müslüman aktivist Yasemin Aydın, dün sabah alman polisinde evinin basılarak 3 bin EURO para ile birlikte bilgisayar ve telefonlarına el konulduğunu bildirdi. Aydın, bazı başka arkadaşlarının evlerinin de basıldığını öğrendiğini bildirdi.

SURİYE’YE YARDIM GÖTÜRMEK BASKIN GEREKÇESİ

Sabah erken saatlerde polisin evini bastığını bildiren Aydın şu bilgileri verdi: “Kapıyı öyle bir çalıyorlar ki, üstünüzü giyinmeye, başörtünüzü örtmeye bile zaman tanımıyorlar. Biraz daha geç kalsam kıracaklardı kapıyı” Evine doluşan polislerin Kur’an-ı Kerim dağıtımı için 1 Euro, 1 Euro toplanarak biriken 3 bin Euro ile birlikte bilgisayar ve cep telefonlarına da el koyduğunu bildiren Aydın, baskının sebebini sorması üzerine kendisine, 6 sene önce birisiyle telefonda konuştuğunun ve bu kişinin Suriye’ye yardım götürdüğünün tespit edildiğinin söylendiğini bildirdi.

Suriye’ye yardım götüren bir kişiyle 6 sene önce yapılan bir görüşmenin ev basmak için nasıl gerekçe yapıldığına bir anlam veremediğini belirten Aydın, operasyonu yürüten savcının polislerin başında durmaya bile tenezzül etmediğini, savcının polisleri telefonla yönlendirdiğini vurguladı.

ALMANYA, MÜSLÜMANLARIN PARALARINA EL KOYUYOR

Kur’an dağıtımı için toplanan 3 bin Euro’ya el konulmakla birlikte kendisine ait 1000 Euro’ya dokunulmadığı kaydeden Aydın, “Keşke benim paramı alsalardı, bu kadar üzülmezdim, o paralar emanet paralardı, şimdi yıllarca el koyacaklar, geri vermeyecekler, biliyoruz bunu, daha önce örnekleri defalarca yaşandı” dedi.

MÜSLÜMANLARIN TELEFONLARI DİNLENİYOR

Yasemin Aydın devamla şu bilgileri verdi: “Polislerin telefonda görüştüğüme dair gerekçe getirmeleri ile bütün Müslümanların takip edildiği gerçeği açıkça gözler önüne bir kez daha serilmiş oldu. Bütün Müslümanların telefonlarını dinliyorlar. Bütün Müslümanlar gözetim altında. Daha önceki baskında gazetecilerle gelmişlerdi, yine sordum ‘gazeteciler geldi mi?’ diye, ‘bilmiyoruz’ dediler. Gazetecileri de bekliyoruz, hemen kapı çalabilir.”

“Bilgisayarımı, cep telefonumu götürdüler. Hatta anneme ait banka cüzdanı ve bulabildikleri tüm evrakları, annemin cep telefonunu da götürdüler. Kriminal savcılıktan geliyorlarmış. “Savcının ismini verin” dedim. “Bilmiyoruz” dediler. Hakimi savcıyı bilmiyorum. Bu baskı ne zaman bitecek? Bilmiyorum...”

TÜRKİYE’YE DAİR TEREDDÜTLERİ VARMIŞ

“Türkiye neleri tartışıyor; ‘Nefret Yasası’ filan. Gelip buraya baksınlar. İki senedir gasp edilen paralarımız geri verilmiyor. Bir para iki sene mi incelenir. Almanya başbakanı çıkmış Türkiye’ye dair, “Bizim tereddütlerimiz var” filan diyor. Sanki burada çok insan hakları var.”

“HAMBURG’DA KAÇ KİŞİ ÖLDÜ?”

“Bizde yaşanan her şey hemen su yüzüne çıkıyor. Buralarda ise adam kesseler dünyanın haberi olmuyor. Hamburg’da kaç kişi öldü? Alman başbakanı önce bunun sonra da bizim paralarımızın hesabını versin.”

“KORKMUYORUZ…”

“Kuran dağıtanlara operasyon sadece bir korkutma politikası. Biz daha kötüsünü de bekliyoruz. Vazgeçmeyeceğimizi anladılar. Bu operasyonlar ile yıldırmaya çalışıyorlar. Halbuki bilmiyorlar ve düşünemiyorlar ki biz davamızdan dönmeyeceğiz. Çünkü biz haklıyız.”

ALMAN POLİSİ AJAN DEVŞİRME DERDİNDE

Kendilerine hiçbir somut suçlama yöneltilmediğini belirten Aydın, Müslümanların süreç içerisinde iftira kampanyaları ile de karşılaşabilecekleri uyarısında bulunuyor. Polisin bazı Müslümanlara mektup yazarak Kur’an dağıtımını organize eden kişiler aleyhinde dava açabileceklerini söylediğini bildiren Aydın, “İçimizden ajanlar devşirmeye çalışıyorlar işte bana da birkaç mektup geldi. Kur’an dağıtım işini organize eden Filistinli işadamı İbrahim bey kastedilerek, “Bu adam hakkında şikayetçi olmak ister misiniz? Aleyhinde ifade vermeyi düşünür müsünüz?” gibi abuk sabuk ifadelerde bulundular. Müslümanlar arasında tefrika oluşturmaya, bizi birbirimize düşürmeye çalışıyorlar.” şeklinde devam etti.

“YATAK ODALARINI, BANYOLARI DİNLEMİYORUZ”

Aydın, operasyona katılan polislerle ilgili izlenimlerini anlatmaya şöyle devam etti: “Telefonlarımız ne diye dinleniyor? Suçumuz Kur’an dağıtmak mı? Müslüman olmak mı?

O kadar tedirgin haldeyiz ki… Polislere ‘her tarafı gözetiyor musunuz?’ diye sordum. ‘

Hayır, yatak odalarını, banyoları dinlemiyoruz’ dediler.

BASKININ ARKASINDA SİYONİZM VAR

Almanya’daki davetçi Müslümanların Alman halkıyla hiçbir sorunları bulunmuyor. Son operasyonda olduğu gibi Müslümanlara yönelik baskıların Alman Anayasayı Koruma Teşkilatı gibi Uluslararası Siyonizmin güdümündeki çevrelerce geliştirildiği ve yürürlüğe sokulduğu biliniyor.

(Yeni Akit)