Amerika'da (X) Etkisi
Tıpkı Malcolm X gibi çeşitli suçlarla cezaevine giren ve orada İslamı seçen ABDli mahkumlardan mektup var.
Ayşe Olgun'un yazısı...
Malcolm X'in kardeşlerinden mektup var
Tıpkı Malcolm X gibi çeşitli suçlarla cezaevine giren ve orada İslam'ı seçen ABD'li mahkumlardan mektup var. ABD'nin Pensilvanya eyaletinde State College SCI Huntington'da mahkumlar nasıl Müslüman olduklarını anlattı.
ABD'nin hapishanelerinde her gün yeni bir Malcolm X doğuyor. Çeşitli suçlardan dolayı cezaevine düşen çoğu Afrika kökenli ABD'li buradan Müslüman olarak çıkıyor. ABD hapishanelerinde İslam'ı seçenlerin sayısının her geçen gün arttığını söyleyen Bilgin Erdoğan 6 yıldır hapishanede imam olarak görev yapıyor ve bize içerdeki her dört mahkumdan birini Müslümanlığı tercih ettiğini anlatıyor.
Bugüne kadar 59 mahkumun İslam'ı seçmesine vesile olan Bilgin Erdoğan'la geçen yıl tanışmış ABD'nin içerden nasıl Müslümanlaştığını dinlemiştim. Anlattığı hikayeler oldukça etkileyiciydi. Dört duvar arasında hayatlarını gözden geçirip İslam ile şereflenen mahkumların yaşadıklarını öğrendiğimde bu insanları daha yakından tanımak istedim. Bilgin Erdoğan -sağ olsun- mahkumlarla bağlantı kurmam için aracı oldu. Merak ettiğim soruları bu güzel insanlar cevapladılar. İşte ABD'de hapishanede İslam'ı seçen güzel insanlardan bir kaçının hikayesi: Buyurun 'hapishane hayatını' kendileri için 'cennete çeviren' bu güzel insanların anlattıklarını hep birlikte dinleyelim.
Ömer Z. 51 yaşında. 28 yıldır hapishanede yani ömrünün yarısından fazlasını hapishanede geçirmiş. "Çok gençken hapishaneye koydular. Ben de 28 yıldır sabah akşam kafamdaki soruları çözmeye çalıştım. Hapishaneye düşmemin faydası hayatımı muhasebe etme imkanı buldum'' diyor. Hani 'her olanda bir hayır vardır' deriz ya işte o misal Ömer de yaşadıklarına bu mantık penceresinden bakıyor.
Ömer Z. henüz 15 yaşındayken ailesinin yanından ayrılmış. Bir ara Amerikan ordusuna girmiş ancak buraya uyum sağlayamayınca ayrılmış. Daha sonra çeşitli suçlardan dolayı 21 yaşındayken hapse düşmüş.
Ömer Z.'nin Müslüman olma hikayesi oldukça etkileyici. Çünkü o, Kur'an'ı okuyup İslam'ı araştırarak bu yola girenlerden değil ruhuyla Allah'a teslim olanlardan. Komşu hücrede namaz kılan arkadaşını görünce 'içinde bir güzellik' oluştuğunu ve ruhuyla İslam'a bağlandığını söylüyor.
Oysa hapse ilk girdiği zamanlar komşu hücredeki arkadaşıyla din adına ateşli tartışmalara girmiş. Mesela arkadaşı Kur'an'dan ayetler söylediğinde o hemen İncil'e bakar ve karşı şeyler söylemeye çalışırmış� Hatta bu kavgalar yüzünden bir süre sonra yan hücredeki arkadaşıyla konuşmamaya başlamışlar. Bir gün hücresinden huşu içinde namaz kılan arkadaşını seyretmeye başlamış ve an içinde garip bir his oluşmuş. Namazdan çok etkilenen Ömer o an 'İşte bu!, kulluk bu olmalı' demiş ve hemen arkadaşından özür dileyerek şahadet getirmiş.
Ömer,"Benim dünyaya bakışımı Malcolm X'in hayatı ve arkadaşlarımın namazları değiştirdi'' sözleriyle yaşadığı değişimi özetliyor.
Müslümanlığın kişilik ve karakterini değiştirdiğini anlatan Ömer Z. içindeki şiddete eğilim, gerilim, acımasızlık gibi hislerin yerini İslam sonrası iyimserlik, hayata karşı duyarlılık ve umudun aldığını belirtiyor.
"Allah'ın razı olduğu iyi bir kul olma gayreti ve Peygamber Efendimiz'in hayatına özenmem beni iyi bir kul olma yolunda ilerletti" diyen Ömer Z. hapishane hayatını cennete çeviren bir mümin olarak günlerini ibadetle geçiriyor.
Peki üniversite mezunu olan ve 1974'te işlemediği bir suçtan dolayı cezaevine düşen Mark Y. 'nin hayat hikayesine ne demeli? Bilgin Erdoğan'dan öğrendiğimize göre suçsuzluğu ispat edilirse yüklü bir tazminat alacak. Şimdi bunun için uğraşıyor.
53 yaşındaki Mark Y. hapse düştükten bir yıl sonra islamı seçmiş ve adını kendi hayat hikayesinden yola çıkarak Abdussabur olarak değiştirmiş.
1982'de 3 arkadaşıyla birlikte hapisten kaçtığını 5 yıl dışarıda yaşadığını öğreniyorum. Hapishanedeki bütün vaktini kitap okuyarak ve ibadetle geçiriyor. Ramazan'da her hafta bir hatim indirdiğini anlatıyor. Arapçayı kendi kendine sökmüş biri.
Mark, geçtiğimiz aylar sevdiği kadını kaybetmiş. Hapishanede iken yaşadığı en büyük acılardan biri olarak bunu anlatıyor. 73 yaşında olan ve vefat eden bu kadınla dışarıya çıkınca resmi olarak evlenmeyi düşünüyormuş bu yüzden ölümüyle çok sarsıymış. (Bilgin Erdoğan dışarıda özgür pek çok kadının hayat arkadaşı olarak hapishanedeki mahkumları tercih ettiğini anlatmıştı. Bu konu da çok ilginç.)
Mark, Pasty Evans isimli bu bayanla bundan tam 6 yıl önce tanışmış. Eşinden ayrılmış sıkı bir Hıristiyan olan bu bayanla hapishanede bir yakınını görmeye geldiği zaman tanışmış ve görüşmeye başlamışlar. Zamanla aralarında duygusal bir bağ oluşmuş. Kadının niyeti Mark'ı Hıristiyan etmekmiş. Ancak 2005'te kendisi Müslümanlığı seçmiş ve aktif bir Müslüman olmuş.
Bilgin Erdoğan, bu kadının vefatından bir gün önce Mark'a yazdığı mektubu görmüş, ' Dualarla, besmelelerle yazılmış o kadar duygusal bir mektuptu ki ben bile mektuptan çok etkilendim' diyor..
Wareen S. Yani Saleem Hasan da üniversite mezunu bekar ve 52 yaşında. 29 yaşındayken hapsi girdiğini ömür boyu hapse mahkum olduğunu söylüyor.
Hapishane günlerini şu cümlelerle özetliyor: ''Bol bol Kur'an ve tefsir okuyorum. Spor yapıyorum, Müslüman kardeşlerime kendi tecrübelerimden yola çıkarak yardımcı olmaya çalışıyorum. Yapabildiğim kadar dini talimler yapıyorum. Dengede kalabilmek için de dışarıdaki insanlarla iletişim kuruyorum."
1975 yılında Müslüman gruplarla temasa geçtiğini ve bu kişilerden öğrendikleriyle ruhunun adım adım İslam'a teslim olduğunu anlatıyor. Hasan'a göre sadece hapishanede değil bütün dünyada Müslümanların sayısı hızla artıyor. Kendini sorgulayan ve yanında örnek olacak birileri olan insanların İslam'ı seçmesinin kaçınılmaz olduğuna inanıyor. Kendisini, İslam'ı seçerken en çok etkileyen karakterin ise Peygamber Efendimiz'in ve onun arkadaşları olduklarını sözlerine ekliyor.
Kaynak: Haber 7