Arakanlıların Myanmar’a Dönmesi İmkansız
Müslümanlara vatandaşlık hakkı tanımayan ırkçı Myanmar yönetimi, Arakanlıların dönüşü için göstermelik adımlar atarken, ülkelerinde geri dönüş için hâlâ şartların oluşmadığına kanaat getirdi.
Müslümanlara vatandaşlık hakkı tanımayan ırkçı Myanmar yönetimi, Arakanlıların dönüşü için göstermelik adımlar atarken, Bangladeş'ten Myanmar'a giden Arakanlı Müslüman mülteci heyeti, ülkelerinde geri dönüş için hâlâ yeterli şartların oluşmadığına kanaat getirdi.
Bangladeşli yetkililer eşliğinde Arakan'ın Maungdaw ilçesine giden 20 kişilik mülteci grubu, 2017'de terk etmeye başladıkları memleketlerinde hâlâ uygun geri dönüş şartlarının oluşmadığını dile getirdi.
Ziyarete gelen mültecilere bölgedeki gelişmelere ilişkin kitapçık dağıtan Myanmarlı yetkililer, heyete civardaki birkaç köye yaptıkları gezide eşlik etti. Heyetteki mültecilerden Sufian, Myanmarlı yetkililerin bir zamanlar evlerinin bulunduğu bölgede kamplar inşa ettiğini ancak kendisi gibi Bangladeş'te yaşam mücadelesi veren mültecilerin topraklarına geri dönmek ve kendi evlerini kurmak istediklerini söyledi.
Myanmarlı yetkililerce "vatandaşlık hakkı" tanınması konusundaki belirsizlik de Arakanlı Müslüman mültecilerin geri dönüş şartlarına ilişkin memnuniyetsizliklerinin temel sebeplerinden birini oluşturuyor.
MÜSLÜMANLARIN VATANDAŞLIK HAKKI YOK
Heyete öncülük eden Bangladeş Mültecilere Yardım ve Geri Gönderme Şefi Muhammed Mizanur Rahman, ırkçı Myanmar hükümetinin, geri dönecek Arakanlı mültecilere vatandaşlık sağlanması konusunda somut bir adım atmadığını ve vatandaşlıklarının onaylanması işleminin uzun zaman alacağını bildirdiğini söyledi.
Buna karşılık Rahman, Maungdaw ilçesine ve çevre köylere yaptıkları ziyarette bölgede kalan birçok Arakanlının iş kurduğunu gözlemlediğini ve Myanmarlı yetkililerin geri dönüşe ilişkin ev, iş yeri ve okul inşasının olduğu pilot projeler geliştireceklerini ileri sürdüğünü anlattı.
Mültecilerin Arakan eyaletindeki şartlardan memnun olmamalarına ilişkin ise Rahman, uzun yıllara dayanan sorunların bir günde çözülemeyeceğini ve geri dönüş sürecini bir an evvel başlatmak istediklerini ve Arakan krizinde "tek çözümün" geri dönüş olduğunu ifade etti.