Oxford Üniversitesinde konuşma yapmak ve kendisine verilen ödülü almak, İngiltere Dışişleri Bakanı David Miliband ile görüşmek ve diğer bazı temaslar için İngiltere'ye gelen İhsanoğlu, verdiği demeçte, İslam-Avrupa ilişkilerini ve İKT'de değişim sürecini anlattı.

İhsanoğlu, Oxford'da yaptığı konuşmada 'Avrupa kimliği' üzerinde önemle durduğunu, Avrupa kıtasının Hristiyan bir kıta olup olmadığı sorusuna yanıt aranması gerektiğini belirtti. 'İslam'ın Avrupa'da misafir olup olmadığı, Avrupa'nın İslam için bir ev sahibi niteliği taşıyıp taşımadığı' sorularının yanıtlarının önem taşıdığını ifade eden İhsanoğlu, İslam'ın 8. asırdan beri Endülüs'te, Balkanlar'da var olduğunu hatırlattı.

'Avrupa demografik olarak sırf Hristiyan bir kıta değildir' diyen İhsanoğlu, İslami bilim ve felsefenin Batı medeniyetinin oluşmasında önemli katkıları olduğunu herkesin kabul ettiğini hatırlattı.

Prens Charles'ın 'İslam Avrupa'nın yabancısı değildir' sözüne atıfta bulunan İhsanoğlu, üçüncü unsurun ise coğrafi olduğunu, Avrupa kıtasının sadece Hristiyan dünyasını değil, İslam dünyasını da içine aldığını vurguladı. 'Kültürel, demografik ve coğrafi olarak Avrupa aynı zamanda bir İslam kıtasıdır' diyen İhsanoğlu, 'her ne kadar Avrupa'daki çoğunluğu Hristiyanlar oluşturuyorsa da ikinci büyük kitleyi de Müslümanlar oluşturuyor' diye konuştu.

İKT'DE REFORM

İKT Genel Sekreteri, teşkilatının yapısal ve işlevsel olarak geçirdiği değişim sürecini anlatırken de, bu değişimle, dünyanın en büyük ve en önemli ikinci teşkilatını İslam dünyasında işbirliğinin güçlü bir enstrümanı haline getirmeye çalıştıklarını söyledi.

Oxford Üniversitesi bünyesindeki Sosyal Bilimler Enstitüsü tarafından dün kendisine, daha önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Bosna-Hersek'in merhum Cumhurbaşkanı Alia İzzetbegoviç'e de tevdi edilen medeniyetler arası diyaloğa katkı ödülünün verildiğini belirten İhsanoğlu, bu ödülden büyük onur duyduğunu belirtti.

İhsanoğlu, İKT'nin yapısıyla ilgili olarak reform çalışmalarının teşkilatın yapısını, felsefesini, idari, mali ve diplomatik yönlerini kapsayan bir nitelik taşıdığını belirtti. Herkesin İKT'nin dünyanın BM'den sonraki ikinci büyük ve önemli teşkilatı olduğunu idrak etmesi gerektiğini belirten İhsanoğlu, teşkilatın 57 tam üyesi, 5 de gözlemci statüsünde üyesi bulunduğunu hatırlattı.

Teşkilatın 1970'li yıllardaki yapısıyla yoluna devam etmesinin imkansız olduğunu gördüklerini kaydeden İhsanoğlu, reform çalışmalarında üç yıl içinde önemli mesafe aldıklarını söyledi. İhsanoğlu, teşkilatın son yıllarda Filistin, Somali ve Irak gibi sıcak konularla ilgili her alanda uluslararası çözüm arayışlarında aktif bir tutum içinde olduğunu, değişik kurumlar ile İKT genel sekreterliği arasındaki münasebetlere dinamizm getirildiğini belirtti.

İKT'nin insani yardım, sağlık ve salgın hastalıklarla mücadele gibi konularda da son derece yapıcı adımlar attığına işaret eden Genel Sekreter, 'Bu arada üye ülkeler arasındaki ekonomik işbirliği ve ticaretin artırılması konusunda da önemli hedefler belirlendi. Önümüzdeki 10 yıl içinde üye ülkeler arasındaki ticaret hacminin yüzde 20'ye ulaştırılması önemli hedefimizdir' dedi.

İhsanoğlu, İKT'nin KKTC'ye yönelik ambargo ve izolasyonlarla ilgili tutumunun ne olduğunun sorulması üzerine de, 'Bu konuda çok aktif faaliyetlerimiz var. Genel Sekreterlik olarak Kıbrıs Türkü'nün maruz kaldığı haksız ve gayri insani ambargonun sona erdirilmesi için aktif bir tutum içindeyiz. Bu konuda önemli çalışmalar başlatıldı. KKTC ile ticaret, turizm ve kültür alanında ortak faaliyetler yapılmasına ilişkin çalışmalar başlatılmıştır. İKT, bu konudaki aktif tutumunu sürdürecektir' dedi.

İngiltere'de bulunduğu süre içinde Dışişleri Bakanı David Miliband ve İKT ülkelerinin büyükelçileriyle bir araya geleceğini bildiren İhsanoğlu, bu temasları sırasında dünyanın önemli sorunları üzerinde görüş alışverişinde bulunacaklarını ifade etti.