Bağdat cesur kadınların şehri oldu

Bağdat cesur kadınların şehri oldu

Kadınlar, siyah örtüleriyle hapishaneler, devlet daireleri ve morglarda kocalarını, babalarını, evlatlarını aramaya başladılar. Irak’ta ölüleri kadınlar gömüyor.



İşgalin dördüncü yılı geride kalırken Iraklı kadınların rolleri de önemli bir değişim geçirdi. "Bağdat-Londra hattı: Kadın yolcular" kitabının yazarı, Iraklı sürgün Hayfe Zangana, İngiliz The Guardian gazetesi için kaleme aldığı makalesinde, kadın ihtihar eylemcilerinden yola çıkarak Irak kadınının rolünü anlattı.
Zangana, "İşgalin ilk 3 yılına kadar evlerine hapsolan kadınlar, koşulların vahşileşmesi sonucu aile reisi olmak; dışarıda yaşamlarını riske atmak zorunda kaldılar. Kadınlar, siyah örtüleriyle hapishaneler, devlet daireleri ve morglarda kocalarını, babalarını, evlatlarını aramaya başladılar. Irak"ta ölüleri kadınlar gömüyor. Bağdat cesur kadınların şehri oldu" ifadelerini kullandı. Hayfe Zangana, baskı ve zulma maruz kalan, tecavüze uğrayan ve gözaltına alınan kadınların sayısını artmaya başladığını da vurguladı ve "Direniş, işgali sona erdirmek için ortaya çıktı" dedi.



Iraklı yazar, "Direniş, sadece ideolojik ve dini gerekçelerle ya da vatanseverlik duygularıyla ortaya çıkmadı. İşgalcilerin zalimce davranışlarına duyulan tepkiyi de hesaba katmak gerekiyor. Keyfi gözaltılar, aşağılayıcı baskınlar ve işkence direnişi güçlendirdi. ABD"liler ve İngilizler, direnişçilerin işgali sona erdirmek için savaştığını anlamak zorunda" yorumunu yaptı.
Iraklı yazar, halkın doğrudan veya dolaylı desteği olmasaydı, direnişin bu seviyeye gelemeyeceğini de dikkat çekti.