Bağdat'ta Türkiye Elçiliğine Saldırı

Bağdat'ta Türkiye Elçiliğine Saldırı

Badğat'ta elçiliği korumakla görevli özel harekatçılara ateş açıldı bir polis memuru yaralandı.

Bağdat Büyükelçiliği'ni korumakla görevli özel harekat timi dün saat 11.00 sularında bir araçtan yapılan yaylım ateşle pusuya düşürüldü. Engin Kılıçarsan adlı özel harekat polisinin yaralandığı saldırıyı Türk polisi karşı ateş açarak püskürttü. Saldırının Türkiye'nin Irak Özel Temsilcisi Muraz Özçelik'in, Basra'ya Büyükelçilik açılması ve terör örgütü PKK'nın masaya yatırıldığı görüşmelerini sürdürdüğü sırada gerçekleşmesi dikkat çekti. Güvenlik kaynakları Özçelik'in hedef olabileceğini de değerlendiriyor. Türkiye'nin Bağdat Büyükelçiliğini korumak amacıyla görevlendirilen özel timin Musul kentinde pusuya düşürülerek 5 polisin hayatını kaybetmesinin ardından, özel tim dün kanlı bir pusuya daha düşürüldü. Olay dün sabah 11.00 sıralarında meydana geldi. Büyükelçilik binasından bir araçla ayrılan polislere otomatik silahlarla ateş edilmeye başlandı. Olayda ilk ateş sonrası Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Daire Başkanlığı personeli Ergin Kılıçarslan ayaklarına isabet eden üç kurşunla yaralandı. Özel harekat timleri bir araçtan yapılan yaylım ateşe, ateşle karşılık verdi. Türkiye'nin Bağdat Büyükelçiliği'ne 10 dakika uzaklıktaki çarşı yakınlarında yaşanan çatışmanın yaklaşık 4 dakika kadar sürdüğü öğrenildi. Saldırganlar, olay yerinden kaçarken, ABD askerleri ile Irak polisi bölgeye sevk edildi. Saldırganların yakalanması için geniş çapta soruşturma başlatıldığı bildirildi. Güvenlik kaynakları saldırganların asıl amaçlarının Bağdat Büyükelçisi Derya Kanbay ile Türkiye'nin Irak Özel Temsilcisi Murat Özçelik olabileceği üzerinde de duruyor. Özel Temsilci Elçi Murat Özçelik yaptığı görüşmelerde, Irak'ın iç durumunu, güvenlik konularını, terör örgütü PKK'yı, Türkiye ile Irak arasındaki ilişkileri ve Türkiye'nin Basra'da Başkonsolosluk açması ele alındı. Özçelik dün saat 13.30 sularında Bağdat'tan ayrıldı. Saldırının Özel Temsilci'nin ayrılmasından kısa bir süre önce gerçekleşmesi, beraberinde pusunun Murat Özçelik'e dönük hazırlanmış olabileceği kuşkusunu getirdi.