Bağımsızlık ilanını 15 yılında Çeçenistan / Mehmet Koçak

Bağımsızlık ilanını 15 yılında Çeçenistan / Mehmet Koçak

Çeçen halkı işgal altında bağımsızlık gününü kutluyor. Ancak bugün yukarıda saydığım kahramanların hiçbiri yok.

Budan 15 yıl evveldi. Ogün Kafkaslarda yeni bir yıldız parlıyordu. Asırlar süren kazavattan sonra Çeçenler, uğruna milyonlarca evladını verdiği özgürlükle yeniden kucaklaşmıştı. Güçlü komutan Musa oğlu Cohar  Dudayev"in liderliğinde başlatılan mücadele, Milli Çeçen Halk Kongresi kararı daha sonra halkın büyük desteği hedefine ulaştı. Referandumla onaylanan bağımsızlık tüm dünyaya resmen ilan edilecekti. Ogün bir başkaydı. Herkes onurunu kazanmanın haklı gururunu yaşıyordu. Tarihinde ilk defa Devlet başkanlığı binasının tepesine Çeçenlerin karakterini taşıyan bayrak çekilmişti. Özgürlük meydanı hınca hınç dolu, müritler tekbirlerle halkalar halinde zikirlerini çekerken, Yaşlılar gözyaşları içinde sevinç ve şükür duaları yapıyordu. Ogün herkes ordaydı. Çünkü o gün Çeçenleri bayramı, o gün onların kurultayı ve o gün onların tarihi günü idi. Çünkü onlar asırlardık bekledikleri bağımsızlığın ilan edileceği anı sabırsızlıkla bekliyorlardı. Bağımsızlığın öncülerinden Cumhurbaşkan yardımcısı  Zelimhan Yandarbiyev, Genelkurmay Başkanı Aslan Mashadov, Cephe komutanlarından Şamil Basayev, Aslan (Hamzat) Gılayev başta olmak üzere daha birçok kahraman ve siyasi şahsiyet orda yerini almıştı. (Üzülerek ifade etmek zorundayız ki, o günün fotoğraflarında ve video görüntülerinde  Ogünlerde en ön saflarda kendini gösterenlerin bazıları, bu büyük davaya ve çeçen halkına ihanet ederek işbirlikçi olmuşlardır. Rusyanlısı ilk Devlet başkanı olan Ahmet Kadirov ise bağımsızlık düasını yapan kişiydi. Çeçenistan"da ikinci işgale karşı direniş devam ederken işgalcı güclerle işbirliği yapanları ne tarih nede Çeçen halkı affetmiyeçektir)  Gençlerin heyecanı gözlerinden okunuyordu. Kısacası bir halk topyekün ayaktaydı ve tarihinin en mutlu anını ve heyecanını yaşıyordu.  Büyük sevgi gösterileriyle halkın arasından kürsüye gelen güler yüzlü, cesareti, mertliği ve kararlılığıyla dünyanın tanıdığı özgürlüğün öncü komutanı, büyük lider ve Çeçenistan İçkeriye Cumhuriyeti"nin kurucu Devlet başkanı Cohar Dudayev, halkını selamlayarak onlarla bu tarihi günü şu sözlerle paylaşıyordu.



"Asırlar sonra halkımıza özgürlüğü nasip eden yüce rabbe hamt olsun. Çeçenistan"ın bağımsızlığı ve islamın bu topraklarda ebediyen varolması uğruna kanlarını akıtan, aziz şehitlerimizi İmam Mansurları, İmam Muhammedleri, İmam Hamzatları, İmam Şamilleri rahmet ve şukranla anıyoruz. Dağılan Sovyetler Birliği"nden sonra her halk gibi bizimde uluslar arası hukukun gereği doğan bağımsızlık hakkımızı kullanarak gerçekleşen referandumla da halkımızın % 97.6 sının onayı ila bağımsız elde edilmiş oldu. Çeçen halkının bu kararını BM ve tüm uluslar arası kuruluşlara ve tüm dünya milletlerine ilan ediyorum. Çeçenistan bugünden sonra müstakil bir ülkedir ve dünya var oldukça hep öyle kalacaktır.



Özgürlüğün sevgilileri,



İmam Mansurları, İmam Hamzatları, Şeyh Şamillerin torunları



Kafkas halklarının öncü güçleri,  Ey kahraman halkım.



Allahın huzurunda ve sizin önünüzde yemin ediyorum ki",İlan edilen bu bağımsızlık ve egemenliğimizi hedef alan her türlü saldırı ve işgale karşı bir nefer olarak kanımın son damlasına kadar, savaşacağım. Üzerimdeki Üniformam kefenim şahadet ise rütbem olacaktır"



 Yeşili islami, Yeşil zemin üzerindeki beyaz iki şerit doğruluğu ve temizliği, kırmızı çizgi, vatan uğruna dökülen şehid kanını ve tam orta kısmında yer alan keskin bakışlı kurt, cesaret ve özgürlüğe olan düşkünlüğü sembolize eden Çeçen bayrağı istiklal marşı eşliğinde göndere çekilirken,  herkesin kalbi birlikte çarpıyor ve herkes aynı marşı haykırıyordu.



Gece kurt yavrularken çıktık dünyaya
Sabah kükrerken arslan, ismimiz konuldu
Lailahe illallah



Kartal yuvalarında analarımız emzirdi
At üstünde kavgayı babalarımız öğretti
Lailahe illallah



Halk için vatan için yetiştirdi
Onlara bir zarar geldiğinde yiğit kesildik
Lailahe illallah



Dağların şahinleri zaferle yetişti,
Zorluğun bozgunundan gururla çıktık
Lailahe illallah



Tunçtan dağlar kurşun gibi erise de
Yaşamdan ve savaştan onursuz çıkmayız
Lailahe illallah



Ey kara toprak her zerren baruttan ağlasa da
Hüzünlü bir şekilde sana dönmeyeceğiz
Lailahe illallah



Hiçbir zaman hiçbir kimseye pes etmedik biz
Ecel veya zaferden biridir seçeneğimiz
Lailahe illallah



Yaralarımızı ağıtlarla sararken bazılarımız
Değerli gözlerimiz maharetle canlanır
Lailahe illallah



Açlık kıvrandırırsa ot yeriz
Susuzluk bezdirirse sıkar suyunu içeriz
Lailahe illallah



Gece kurt kuzularken çıktık dünyaya
Hakka, vatana ve Allah'a sadığız biz
Lailahe illallah



Takvim yaprakları 6 Eylül 1991"i gösteriyordu. Milli Çeçen Halk Kongresinin aldığı karar ve referandumla halkın onayından sonra işte yapılan bu ilan töreni sonrası Çeçenistan bağımsızlığı resmen elde etmiş oldu. Bu küçük Kafkas ülksenin, cesur ve özgürlükçü halkına bu ilan fazla görüldü ve Rus emperyalizmi başlattığı saldırılarını katliamlarla halen sürdürmektedir.



Tam 15 yıl sonra   Çeçen halkı işgal altında bağımsızlık gününü kutluyor.  Ancak bugün yukarıda saydığım kahramanların hiçbiri yok. Onlar ogün yaptıkları yemine sadık kaldılar ve şanlı direnişin en ön saflarında savaşarak canlarından aziz bildikleri vatan topraklarına kanlarını akıtarak şehitler kervanına katıldılar. Aziz ruhları şad olsun.  



Dudayev'in 21 Nisan 1996'da öldürülmesinin ardından eski Devlet Başkanları Zelimhan Yardarbi ve Aslan Mashadov dönemlerinde de askeri geçit törenleri ve çeşitli etkinlikler yapıldı. İçinde bulunulan çetin şartlar önceki kutlamlar maalesef yapılamadı. Ancak 6 Eylül 'Bağımsızlık Günü' işgal altında da unutulmadı.

Çeçen-İçkerya Cumhuriyeti Devlet Başkanı Dokka Umarov, 15. bağımsızlık
yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayımlayarak, devletin inşa sürecinde geçerli tüm uluslararası hukuk kurallarına uyulduğunu belirttiği ve Çeçen internet sayfalarında yer alan  açıklamasını fevkalade değerli bulduğum için ve bu tarihi gerçeklerin yeniden hafızalarda yerini bulması için aynen alıyorum.

"
Yapılan referandum, ilan edilen Bağımsızlık Deklarasyonu, birinci devlet başkanının seçilmesi, Hasavyurt Anlaşması ve Mayıs 1997'de Rusya ile imzalanan barış anlaşması ve ikinci kez yapılan devlet başkanlığı seçimleri, uluslararası gözlemciliğinde Mashadov'un seçilmesi ve bunun sonuçlarının Rusya Federasyonu yönetimi tarafından da kabul edilmesinin bağımsızlığın meşruiyetini ortaya koyan adımlardır.



 



Tüm bunlara rağmen halkından kopmuş ve Kremlin'in duvarları arkasında saklanan ajan/mafya kalbur üstü takımının gayretleri ile 1999'da Çeçenistan'a karşı ikinci kez savaş başlatıldı. Geçen dört asır boyunca birçok imparatorluk yıkıldı, yeni devletler ortaya çıktı ama değişmeyen tek şey sadece Kafkasya bölgesindeki trajedi oldu. Değişmeyen bir başka şey ise Çeçen halkının özgürlük ve milli bağımsızlık mücadelesi oldu.

Rusya'nın Çeçenya'da başarısızlığa uğramıştır. Kremlin'in Çeçen-İçkerya Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri'nin mücadelesini 'uluslararası terörizme' bağlama gayretleri boşa çıkmıştır. Fitne ve fesat yayan İşgalcı gücler ve onların işbirlikçilerinin politikaları fiyaskoyla sonuçlanmıştır. Bu direniş Çeçenistan sınırlarını aşarak Kuzey Kafkasyaya yayılmıştır. Bugün Kuzey Kafkas halkları arasında Rus emperyalizmine karşı yeni cepheler açılmıştır. Kısacası Bağımsızlık ve egemenliğimizi koruma adına işgalcilere ve işbirlikçi vatan hainlerine karşı direnişimiz devam etmektedir. Barıştan yanayız ancak ülkemizin bağımsızlığını ve halkımızın özgürlüğünü asla pazarlık konusu yapmayız. Barışa evet ancak işgal son bulmadan ve Çeçenistan"ın bağımsızlığı kabul edilmeden asla"



 



İşte 6 Eylül 1991"den 6 Eylül 2006"ye Çeçenistan"da yaşananların kısa hikayesi.



 



Selam 6 Eylül bağımsızlık gününe,



Selam Çeçen halkına



Selam şehitler,



Selam şanlı direnişe""