Brüksel'de bir öğretmenin başörtüsü nedeniyle okuldan uzaklaştırılması olayını karara bağlayan danıştay, din dersi öğretmeninin itirazını haklı buldu.

Danıştay 12. dairesi, geçen yıl Brüksel'de başörtüsünden dolayı okuldan uzaklaştırılan din dersi öğretmeninin itirazını görüşerek başörtüsünü çıkarmak istemeyen öğretmeni haklı buldu. Karar aynı durumda olan ülkenin değişik şehirlerindeki öğretmenler için emsal teşkil ederken, din hürriyeti ile devletin tarafsızlık ilkesi tartışmalarını yeniden alevlendirdi.

Belçika'da şimdiye kadar okul idarelerine bırakılan dini sembollerin okullarda mevcudiyeti kararının okul idarelerinin yetkisinde olmadığına karar veren danıştay, Brüksel'in Sint-Pieters-Woluwe belediyesindeki devlet ilkokulunun, 2005 yılında sınıf haricinde okulda başörtüsünü yasaklayan kararını bozmuş oldu. Buna göre söz konusu okulda çalışan başörtülü iki din dersi öğretmeninin başörtüsünü çıkarmak istemedikleri gerekçesiyle 2006 Ocak ayında işlerine son verilmişti. Flaman toplum yönetimine şikayette bulunan iki öğretmen, 31 Temmuz 2006 tarihinde burada da 'haksız' bulununca, öğretmenlerden biri dosyayı danıştaya taşımıştı. Danıştay 12. dairesinin önceki günkü kararı Belçika'daki birçok uygulamayı yakından etkileyecek biçimde gerçekleşti. Yüksek yargıçlar kurulu, okullarda başörtüsünü yasaklama yetkisinin okul idarelerinde olmadığına, bu yetkinin ancak Flaman ve Valon toplumundaki devlet okullarının başı olan Yüksek Eğitim Konseyi'ne ait olduğuna hükmetti. Danıştayın vermiş olduğu kararla ülkede başörtüsü konusu yeniden gündeme taşınırken hukuk çevreleri, yüksek yargıçların aslında başörtüsü sorununun federal düzeyde ele alınması gerektiğine işaret ettiklerini söylüyor. Anayasa ile güvence altına alınan din ve inançların yaşanması ilkesiyle, kamu görevinde bulunanların tarafsız (nötr) olma şartının pratik hayatta birbiriyle bazen kesiştiklerine dikkat çeken uzmanlar, devletin şimdiye kadar çok hassas olan başörtüsü tartışmasını yerel yönetimlere havale ederek bir şekilde işin içinden sıyrıldıkları eleştirisinde bulunuyorlar.

Danıştayın kararını değerlendiren Türk avukatlar kararın çok önemli olduğu; ancak bunun okullarda başörtüsüne serbestiyet anlamına gelmediğini söylediler. Hukukçular, danıştay kararıyla artık okul idarelerinin kendi inisiyatifleriyle aldıkları başörtüsü yasağının geçerliliğini yitirdiğini; fakat iki toplumlu Belçika'daki toplum yönetimleri idaresindeki Yüksek Eğitim konseylerinin bu yönde muhtemel bir karar almaları halinde ancak bütün okullarda bunun geçerli olacağını kaydediyorlar.


zaman/vedat denizli