Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Bu değirmenin suyu nereden geliyor?

50 siyasi parti var.. Bunun 20’si seçime katılıyor.. Bunlardan 5’i, Türkiye’nin tamamında örgütlü. Diğer 15 i, Türkiye’nin üçte ikisinde örgütlü olduğu için seçime katılma hakkına sahip.

Türkiye’de 1000’e yakın ilçe ve 81 il var.. Bu partilerin Genel Merkezleri Ankara’da. Çoğunun ayrıca gençlik ve kadın örgütlenmesi var. Hatta arka bahçelerinde STK görünümlü örgütleri var kimilerinin.

Her partinin bir şekilde 1000’e yakın teşkilatı var..

Gelin bir hesap yapalım. 1000 yerde daire kiralıyorsunuz.. 1000 daire, hadi tefrişatını bir kenara bırakalım. Arada bir partinin kapısını açıp kapayacak bir kişi düşünün, maaş almıyor. Elektrik, su, telefon, yol parası deyin hepsi için ayda bin lira giderleri olsun.. kırtasiye demiyorum. Hiçbir etkinlik yapmasınlar, hiçbir gazete ve dergiye abone olmasınlar. Ayda 1 milyon lira giderleri olur.

Bu parayı kim, niçin veriyor? Bugün barajı aşan 4 parti var. Hadi 5 parti baraj hayali kursun. Diğer oy pusulasında yer almayan 30 partiyi de unutun, oy pusulasındaki 15 partinin, ayda en az 15 milyon liralık giderini kim, niçin karşılıyor hiç düşündünüz mü?

Sahi bu değirmenin suyu nereden geliyor?

15 partinin nerede ise aidat ödeyen üyesi yok.. Sosyolojik bir tabanları yok. Çoğunun genel başkanının adını duyan yok.. Bu partileri kim kurduruyor.. “Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez” diyeceksiniz de, kazın filan da geleceği yok.. Bunlardan ne köy olur, ne kasaba.. % 0.5 oyları bile yok. 40 yıldır tabelası asılı olan partiler var bu şekilde..

Şu da var bu arada.. Birileri birtakım partileri uykuda bekletiyor... Uyanık olan 20 partiden 15’i %0.5 oy alsa %7,5 eder.. %7,5 oyu hangi partiye ekleseniz ya da hangi partiden çıkartsanız, iktidarı değiştirirsiniz.. Bu kadar harcama bu ham hayal için.

Eskiden biri 500 milyon dolarla borsaya girip, borsada kriz meydana getirebiliyordu. Bugün bir günde 5 milyar dolar piyasaya para enjekte edebilen bir Türkiye var.. %50’lerde oy alan bir partiden %7,5 çıkarsanız geriye %42,5 kalıyor. %25 oy alan bir partiye %7,5 ekleseniz %32,5 yapıyor. Onun için istikrar var.. Bu partilerin çoğu istikrarsızlık meydana getirmek için üretilmiş “sahibinin sesi” birer maşa maşa.. Yoksa, demokratik bir refleksle ortaya çıkan siyasi bir hareket değiller.. Bunlar yarın televizyonlara çıkıp, “parayı verenin düdüğü çaldığı” bu aleme kendilerine verilen görevin gereğini yerine getirecekler.. Konuştuklarında fedakârlık ve feragat konusunda  nefsini yok etmiş bir aziz sanırsın bunları. Gerçek ise görünenin tam tersidir.. Nasıl borsanın spekülatörleri varsa, bunlar da siyasetin spekülatörleridir..

Özal, batının kontrolünden çıkınca, seçimlerde ANAP’ı bitirmek için “Davul Delen Jaguar Partisi”ni kurdurtan da bu “siyaset Mafiası” değil mi idi. Bunların arkasındaki tetikçi media bunların tetikçiliğini üstlenmedi mi? Kayıtdışı ekonomi ile kayıtdışı siyaset kan kardeşidir.

Sağ - sol fark etmiyor. Bu derin yapıların ellerinin altında şeyh de var, fahişe de.. Mediası da var bunların, Mafiavari örgütleri de, işbirliği yaptıkları sermaye grubları da var, siyaset ve bürokraside adamları da var. Vakıfları, dernekleri de. Partileri de var, örnekte görüldüğü gibi.

Düne kadar “temsilde adalet, yönetimde istikrar” diye, “bu millet koalisyonlardan çok çekti, tek parti iktidar olsun” diye baraj sistemini getirdiler. Şimdi demokrasi adına koalisyonu istiyorlar..

Birileri seçimden de, sandıktan da umudunu kesecek bu gidişle. Baksanıza, batılılar da demokrasiden umutlarını kesip, Sisi’yi desteklemeye razı oldular.. Birileri kendi kurdukları, genel başkanı oldukları partiden ilk istifa eden kişi olarak tarihe geçiyor.

AK Parti korkusu birilerinin akıllarını başlarından aldı anlaşılan.. Korkunun ecele faydası yok.. Siyaset mezarlığı siyasi kadavraya dönen partileri bekliyor.. 

Selam ve dua ile..

yeniakit

Bu yazı toplam 1251 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar