Camp David'in İptali ve Mısır Darbesi
Siyonist rejim araştırma enstitülerinden "Begin-Sedat"merkezi tarafından hazırlanan bir raporda Mısır'daki kanlı darbenin sebebi açıklanıyor...
Camp David anlaşmasını koruma ve şartlarının yerine getirilip getirilmediğini denetleme amacıyla kurulan "Begin-Sedat" merkezi tarafından Mısır'daki darbe ile ilgili olarak hazırlanan çalışmada Mısır'ın meşru Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin, 1978 yılında Mısır ile İsrail arasında imzalanan Camp David Barış Anlaşması'nı feshetmek üzere olduğu belirtildi.
Hazırlanan raporda Müslüman Kardeşler hareketinin anlaşmanın iptal edilmesi için gerekli ön hazırlıkları yaptığı, İsrail'i anlaşmanın gereklerini yerine getirmemekle suçladığı belirtildi.
Buna göre, Mursi'nin stratejisi bir yandan uluslararası kamuoyuna saygı göstermek, diğer taraftan danışmanlarına anlaşmanın iptalini haklı gösterecek sebepler bulmalarını söylemekti.
İsrailli Profesör Liad Borat tarafından hazırlanan çalışmanın başlığı "Müslüman Kardeşler yönetimindeki Mısır ile İsrail Arasında Barışın Zorluğu" idi. Çalışma, Bar Ian Üniversitesi'ne bağlı olan Begin-Sedat stratejik çalışmalar merkezi tarafından yayınlandı. Söz konusu raporda, Mursi'nin İsrail karşısında yer almasının dini sebepleri olduğu belirtiliyor ve Mursi'nin Mısır halkının kafasında İsrail'i "bir düşman" olarak yerleştirmek için "inatla" çalıştığı vurgulanıyor.
Çalışmada, Filistin meselesinde Mursi'nin yönettiği Mısır'ın İsrail'den yana değil Filistin'den yana taraf olduğu belirtiliyor ve 2012 Kasım ayındaki savaşta Mısır'ın Filistin'e yardım etmesi işaret ediliyor.
Yayınlanan çalışmada ayrıca bir başka açıdan Müslüman Kardeşler lideri Muhammed Badii de suçlanıyor, Bedii'nin "Özgür Filistin" çağrılarına ve -Müslümanların kutsal mekânlarının görüşme ve anlaşmalarla ya da BM'ye yapılan başvurularla değil-, cihad ile geri alınması gerektiğine dair açıklamalarına dikkat çekiliyor.
Raporda Mursi'nin İsrail düşmanlığının ideolojik altyapısından kaynaklandığı söyleniyor ve Mısır'da Mursi'nin yönetimde kalması durumunda ülkenin Badii'nin açık açık ifade ettiği bu fikirlerle yönetileceği söyleniyor.
Çalışmaya göre Müslüman Kardeşler bu fikirleri dolayısıyla Hamas'a destek veriyor ve Mısır'da kendi varlıklarını sağlama alarak gelecekte İsrail'e daha güçlü bir karşı duruş sergilemeyi planladıkları belirtiliyor.
Bu arada İsrailli yazar Dan Margarit bütün dünyayı Mısır'da Müslüman Kardeşlerin tekrar iktidara geçmesini engellemek için çaba sarf etmeye çağırdı. Yazar bu hedef için Mısır'a "limitsiz" maddi yardımlar yapılması gerektiğini iddia ediyor.
Hazırlanan rapor, Müslüman Kardeşler hareketinin Mısır yönetiminde söz sahibi olmasının yanı sıra Mısır sokaklarında da ciddi bir etki uyandırmaya başladığına ve İsrail'in bölgede istikrara fayda sağlayan bir ülke olmadığı izlenimini yaygınlaştırdığına dikkat çekiyor.
Siyonistleri en çok telaşlandıran şeyin ise Müslüman Kardeşler'in Mısır halkını ülkenin ulusal güvenliği ve iç istikrarı için İsrail'in bir tehdit olduğu noktasında ciddi oranda ikna etmeye başlamış olması hususu olduğu belirtiliyor.
1978 yılında dönemin ABD başkanı Jim Carter gözetiminde ABD başkanlık misafirhanesi olan Camp David'de İsrail başbakanı Menahem Begin ile Enver Sedat arasında imzalanan anlaşma gereği Mısır, İsrail'in varlığını resmen tanımıştı.
Hazırlanan raporda Müslüman Kardeşler hareketinin anlaşmanın iptal edilmesi için gerekli ön hazırlıkları yaptığı, İsrail'i anlaşmanın gereklerini yerine getirmemekle suçladığı belirtildi.
Buna göre, Mursi'nin stratejisi bir yandan uluslararası kamuoyuna saygı göstermek, diğer taraftan danışmanlarına anlaşmanın iptalini haklı gösterecek sebepler bulmalarını söylemekti.
İsrailli Profesör Liad Borat tarafından hazırlanan çalışmanın başlığı "Müslüman Kardeşler yönetimindeki Mısır ile İsrail Arasında Barışın Zorluğu" idi. Çalışma, Bar Ian Üniversitesi'ne bağlı olan Begin-Sedat stratejik çalışmalar merkezi tarafından yayınlandı. Söz konusu raporda, Mursi'nin İsrail karşısında yer almasının dini sebepleri olduğu belirtiliyor ve Mursi'nin Mısır halkının kafasında İsrail'i "bir düşman" olarak yerleştirmek için "inatla" çalıştığı vurgulanıyor.
Çalışmada, Filistin meselesinde Mursi'nin yönettiği Mısır'ın İsrail'den yana değil Filistin'den yana taraf olduğu belirtiliyor ve 2012 Kasım ayındaki savaşta Mısır'ın Filistin'e yardım etmesi işaret ediliyor.
Yayınlanan çalışmada ayrıca bir başka açıdan Müslüman Kardeşler lideri Muhammed Badii de suçlanıyor, Bedii'nin "Özgür Filistin" çağrılarına ve -Müslümanların kutsal mekânlarının görüşme ve anlaşmalarla ya da BM'ye yapılan başvurularla değil-, cihad ile geri alınması gerektiğine dair açıklamalarına dikkat çekiliyor.
Raporda Mursi'nin İsrail düşmanlığının ideolojik altyapısından kaynaklandığı söyleniyor ve Mısır'da Mursi'nin yönetimde kalması durumunda ülkenin Badii'nin açık açık ifade ettiği bu fikirlerle yönetileceği söyleniyor.
Çalışmaya göre Müslüman Kardeşler bu fikirleri dolayısıyla Hamas'a destek veriyor ve Mısır'da kendi varlıklarını sağlama alarak gelecekte İsrail'e daha güçlü bir karşı duruş sergilemeyi planladıkları belirtiliyor.
Bu arada İsrailli yazar Dan Margarit bütün dünyayı Mısır'da Müslüman Kardeşlerin tekrar iktidara geçmesini engellemek için çaba sarf etmeye çağırdı. Yazar bu hedef için Mısır'a "limitsiz" maddi yardımlar yapılması gerektiğini iddia ediyor.
Hazırlanan rapor, Müslüman Kardeşler hareketinin Mısır yönetiminde söz sahibi olmasının yanı sıra Mısır sokaklarında da ciddi bir etki uyandırmaya başladığına ve İsrail'in bölgede istikrara fayda sağlayan bir ülke olmadığı izlenimini yaygınlaştırdığına dikkat çekiyor.
Siyonistleri en çok telaşlandıran şeyin ise Müslüman Kardeşler'in Mısır halkını ülkenin ulusal güvenliği ve iç istikrarı için İsrail'in bir tehdit olduğu noktasında ciddi oranda ikna etmeye başlamış olması hususu olduğu belirtiliyor.
1978 yılında dönemin ABD başkanı Jim Carter gözetiminde ABD başkanlık misafirhanesi olan Camp David'de İsrail başbakanı Menahem Begin ile Enver Sedat arasında imzalanan anlaşma gereği Mısır, İsrail'in varlığını resmen tanımıştı.
isra haber