Herkes casus deyince 007 gibi bir ajan sanıyor. Yok canım bir insani yardım gönüllüsü, profesör, öğretmen, insan hakları savunucusu, çevrecide olabilir. Hatta din adamı..

Barış gönüllüleri neyin nesi idi. Ya da şu demokrasi için çalışan Avrupalı, Amerikalı vakıflar.. O örgütler bir Truva atı olmasın sakın.

Kimse kendinden emin olmasın.. “Bizim temelimiz sağlam. Kaç göbekten beridir helal süt emmiş hocalarımız idare ediyor, bir doğru yoldanız, Allah bizi korur” diye gaflet içinde olmayın. Allah cahilleri ve zalimleri korumaz..

Hazreti İbrahim’in oğlu,İshak’ın oğlu, Yakub aleyhisselamın çocukları haram süt mü emmişti.. Şeytan sizi Allah’la aldatmasın..

Sizin şeyhiniz Hz. Musa’dan, Hz. Davud’dan, Hz. İsa’dan daha fazla bir koruma altında mı? Hz. İsa’ya gönderilen İncil’i Şeytan nasıl değiştirdi, İsevi avcısı Saul, Hz. İsa’nın yerine geçip, Hıristiyanlık diye bir din uyduruverdi ve insanlar Hz. İsa’yı bırakıp ya da O’nu İlah ve Rab ilan edip, ikonlarla süsleyip, Saul’un peşine takılıp gittiler.. Bu işler Hz. İsa’dan 50 sene sonra oldu..  Aman dikkat! Sık sık yazıyorum ya, ağuyu altın tas içre sunarlar, bal da onun suç ortağı..

Her hareket yoldan çıkabilir. Her kitap tahrif edilebilir. Metni de değiştirilebilir, metni değiştiremiyorlarsa anlamını değiştirebilirler..

Ekvator Ginesi’nin başkenti Malabo’daki 2. Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi’nde Afrika ülkelerini paralel yapıyla ilgili de uyaran Erdoğan, şunları söylemiş: “Bazı Afrika ülkeleri ile Türkiye arasına sivil toplum örgütü ya da eğitim gönüllüsü maskesiyle çeşitli tehlikeli yapılanmaların nüfuz etmeye çalıştıklarını görüyoruz, bunu da dikkatle izliyoruz. Faaliyet gösterdikleri hemen her ülkede gizli yapılanma içine giren ve ajanlık faaliyetleri artık daha da somutlaşan bu örgütlere karşı devlet ve hükümet başkanı dostlarımızın daha hassas olacaklarını umuyoruz. Eğitim ve insani yardım görüntüsü altında Türkiye dahil olmak üzere faaliyet gösterdikleri her ülkede ciddi tehdit teşkil eden bu örgüt veya örgütlere karşı her türlü bilgi paylaşımına ve ortak mücadeleye hazır olduğumuzu vurgulamak isterim.”

Bunların kadrosunda şeyh de var fahişe de. Partileri de var, televizyon kanalları da.. Tarikatları da var, kadrolu müridleri de.. Ve ben söylüyorum: Bilmediğiniz bir şeyin peşine düşmeyin.. Nasıl her insanın nefsine taht kurmuş oturan bir Şeytan varsa, her tarikat ve cemaat içinde de oraya yerleşmiş Şeytanlar fırsat kolluyorlar..

Şeytanın meyhanede ne işi var, onun işi camide.. Meyhanedeki zatenŞeytanın evine misafir olmuş.. Şeytanın medresesinde Şeytanlık öğreniyor..

Uyarma gereği duyuyorum. Şeytan Hz. İbrahim’den vazgeçmedi, Hz. Hacer’den de, Hz. İsmail’den de.. Benden de vazgeçmiyor.. Şeytan sizin şeyhinizden, liderinizden, örgütünüzden de umudunu kesmedi ve o çok sabırlı ve ısrarcı bir şekilde kapımızı çalmaya devam ediyor..

Hz. Ali’yi, Hz.Hasan, Hüseyin’i şehid edenler kimlerdi. Hz. Osman’ı şehid etmeye gelenler kimlerdi.. Gaflete düşmek yok..

Çevrecilik de önemli, insan hakları savunuculuğu da. Şeytan bütün değerli kavram ve kurumların çevresinde dolaşır.. Ve bugün uluslararası çevre veinsan hakları hareketleri önemli ölçüde Şeytani yapıların kontrolünde ya da paralelinde faaliyet göstermektedir ve bu şekilde dünyadaki insan hakları, insani yardım örgütleri ve çevre hareketlerini yönlendirme çabasındadırlar. Media da öyle. Sağlık ve hukuk örgütleri, iktisadi faaliyetler.. İlaç fabrikaları mesela.. Temiz gözüken kimi yapıların arkasında Mafiavari örgütlenmeler olduğunu görmek çok zor değil. Finans örgütleri de aynı şekilde. Finans örgütleri içindeki tetikçi yapılarla ilgiliFİTEM diye bir platform kuruldu geçen gün. “Finansal Tetikçilikle Mücadele Platformu” diye.

Hatırlarsanız Amerika’dan gelen barış gönüllüleri barış için gelmiyorlardı..Türkçe olimpiyatları ile tanıdığınız cemaat okulları da paralel dinin misyoner okulları olmasının yanında, arkadaki derin yapının istihbarat faaliyetlerini kamufle etmek için kullanılan bir Truva atı idi aynı zamanda. Hedef ülkelerin sermaye takımını ele geçirmek ve paralel yapının bürokratik ve politik kadroları ve cemaat burjuvazisini örgütlemek ve finansa etmek üzere düşünülmüş bir altyapı hareketi idi..

Tarsus’ta, Harput’ta Amerikan kolejleri niçin açıldı ise bu okullar da onun için açılıyordu..

Kendilerine göre ruhani bir konsey ve gizli bir loca örgütlüyordu.. Bu arada herkesi dinliyor ve izliyorlar, kimin hangi yönde kabiliyet vebeklentisi ya da nasıl bir zaafı olduğunu öğrenip, ona göre bir yol haritası çiziyorlardı..

Ankara’da 20.000 dolara takım elbise satan butik kimlere hizmet veriyor aceba! Ahiretinizi satarak dünya malının peşine düşmeyin, öyle yaparsanız varacağınız yer ne kötü bir yerdir!

Bizimkiler kardeşleri, oğulları, kuzenleri, oğulları, kızları kimlerle iş tutuyor farkındalar mı? Melek maskeli Şeytanlara dikkat!

Ha! Bu arada KılıçdaroğluKureyşiymiş, Peygamber soyundan geliyormuş.. Dini bütün bir Müslümanmış. O da İsmet Paşa gibi dini istismar etmemek için galiba Cuma namazlarını evinde gizlice kılıyor olmalı.. Dini bütünMüslümanın din bilgilerini test etmek istemem bu arada. Bana gelince ben de Hz. Adem’in torunuyum. Peygamber torunu olmayan var mı? Habilde Kabil de Peygamber çocuğu idi.. Yusuf’u kardeşleri kuyuya attı. Hz. Osman’ı öldürmeye gelenlerin başında Hz. Ömer’in oğlu vardı. Hz. Ali’yi kim şehid etmişti.. Neyse yorma kendini be Kılıçdaroğlu, “ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz”.. CHP milliyetçi bir hareket değildi. Siz Arap milliyetçisi misiniz yoksa. Esad sevginiz oradan geliyor olabilir mi? Hz. Muhammed laik biri mi idi.. 

Selâm ve dua ile..

yeniakit