Partinin Diyarbakır Büyükşehir Belediye başkan adayı Remzi Sayılan, bazı camilerde hutbelerin Kürtçe okunmasını istedi.

Sayılan, Kürtçe mevlide destek veren CHP lideri Deniz Baykal'ın, "Herkes dinini kendi dilinde yaşayabilmeli." şeklindeki çağrısını hatırlatırken, "Vatandaş talep ediyorsa hak ve özgürlükler çerçevesinde camilerde Kürtçe hutbe okunabilmelidir." dedi. Aynı uygulamanın farklı etnik kökendeki insanlar için de devreye sokulabileceğini söyleyen Sayılan, devletin artık korku politikalarından vazgeçmesi gerektiğini vurguladı. CHP'li başkan adayı, partisinin özgürlükler ve dinî konulardaki açılımlarının bölgede olumlu yankı bulduğunun da altını çizdi.

Özgürlüklere ve dini konulardaki sorunlara duyarsız olmakla suçlanan CHP, yerel seçimler öncesinde önemli açılımlara imza atıyor. CHP önce çarşaflı kadınlara parti rozeti taktı, ardından her mahalleye Kur'an kursu açacağı vaadinde bulundu. Meclis'e Nevruz'un resmi bayram olması için önerge sunulurken Baykal, Diyarbakır'da okunan Kürtçe mevlide destek verdi. CHP'nin Diyarbakır Büyükşehir Belediye başkan adayı Remzi Sayılan ise bir adım daha attı. Sayılan, camilerdeki hutbelerin dilinin o bölgedeki vatandaşların talepleri doğrultusunda düzenlenmesini istedi. Doğu ve Güneydoğu'da insanların ağırlıklı olarak Kürtçe konuştuklarına işaret eden Sayılan, "Cami cemaatlerinin talebi doğrultusunda camilerde Kürtçe hutbe de okunabilmeli. Bu tür talepler, bireysel hak ve özgürlükler çerçevesinde değerlendirilmeli. Bunu yapmak için kanuna da gerek yok. İnsanların tabii ve doğal hakları verilmelidir." şeklinde konuştu. Aynı uygulamanın farklı etnik kökendeki insanlar için de devreye sokulabileceğini belirten Sayılan, devletin artık korku politikalarından vazgeçip vatandaşlar arasındaki farklılıkları zenginlik olarak kabul etmesi gerektiğini söyledi. Sayılan, CHP'nin özgürlükler ve dini konulardaki açılımlarının bölgede olumlu yankı bulduğunun altını çizdi. İnsanların demokratik hak ve özgürlükleri tam olarak kazanması durumunda sorunların büyük oranda çözüleceğini kaydederken, "Ülkemiz çok farklı etnik yapıyı ve dili barındırıyor. Demokratik hak ve özgürlüklerin gelişmesi bireyleri, bireyler de bu ülkeyi geliştirir. Farklılıklar, asla bir bölücülük unsuru olarak görülmemeli. Devlet, yurttaşının sağduyusuna ve vatan sevgisine inanmak zorundadır. Kaygılara dayalı anlayışlar bugüne kadar ülkeye bir şey kazandırmadı." ifadelerini kullandı. Kürt kökenli vatandaşların Türkiye'nin bölünmez bütünlüğünün bir teminatı olduğunu anlatan Sayılan, Kürtlerin farklı bir ülkede veya coğrafyada yaşama düşüncelerinin olmadığını sözlerine ekledi.