Cihad Kavramı Kirletiliyor

Cihad Kavramı Kirletiliyor

Bakan Davutoğlu, "mücahid ve cihad" kelimeleri üzerinde büyük oyunlar oynandığını belirterek "Hele bunu İngilizceye "Jihadist" diye çevirip. Sayın Başbakanımızın başka bir kodla anılmasına sebep olmak bir haçlı zihniyetidir" dedi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "cihad ve mücahid" kavramlarının "terör" kavramıyla bilinçli bir şekilde ilişkilendirilmek istendiğini belirterek, bunun üzerinden Müslümanlar'a yönelik bir operasyon yapıldığını söyledi. 
 
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, dün akşam Kanal 24'te katıldığı bir programda, "mücahid ve cihad" kavramlarıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. 
 
Bakan Davutoğlu, hem batı medyasında hem de Türk medyasında bazı kesimlerin bilinçli bir şekilde "mücahid ve cihad" kavramlarının içini boşaltarak, onları "terör"le eş değer hale getirmeye çalıştığını söyledi. Mücahid kelimesinin batı medyasında "terörist" kelimesiyle neredeyse aynı anlamında kullanılan "Jihadist" kelimesiyle kirletilmeye çalışıldığını belirten  Bakan Davutoğlu, "Malesef. Belli çevrelerin, İslamofobik çevrelerin bu kavramı kirletmeye çalışmasını anlarız da, Türkiye'de bu kültür içinde yetişmiş çevrelerin bu cihat kavramını böyle kirletmesini, kendi gazetelerinde kullanmasını anlamak mümkün değildir." dedi. 
 
Bakan Davutoğlu, bu kavram üzerinden Başbakan Erdoğan'a yönelik bir operasyon yapıldığını vurgulayarak, "Hele bunu İngilizce'ye çevirip. "Jihadist" diye çevirip. Sayın Başbakanımızın başka bir kodla anılmasına sebep olmak hiçbir ahlaki temeli olmayan saldırgan bir tutumdur, açık söylüyorum. Bir haçlı zihniyetidir. Veya bir neo-oryantalist zihniyetin bir yansımasıdır." diye konuştu.
İşte Davutoğlu'nun konuyla ilgili konuşmasından satırbaşları:
Türkiye'nin Suriye'den gelen mültecilerle ilgili tavrının örnek gösterilen bir tavır olduğunu vurgulayan Ahmet Davutoğlu, bir başka kesim tarafından mülteci politikası üzerinden Türkiye'nin radikal örgütlere yardım ettiği algısının oluşturulmaya çalışıldığını söyledi.
Gerek tırla ilgili oluşturulan hava, gerekse de uluslararası medyaya pompalanmak istenen ve malesef Türkiye içinde de bazı kesimlerin destek verdiği bu kampanya herşeyden önce Türkiye'nin bu başarı hikayesini karartarak Ortadoğu halklarını harekete geçiren bu güzel örneği başka bir yere çekme çabası.
Bunun en çarpıcı örneklerinden birisi, heyecana gelerek, oradaki hissiyat içinde Türk halkının "mücahit" kavramına verdiği anlamı da düşünerek Sayın Başbakanımıza bir slogan atılıyor. Niye atılmasın ki? Kıbrıs'taki direnişi yapanların adı da "mücahit"ti. Benim gerçekten de bir Müslüman olarak da, bir entelektüel olarak da son dönemde neo-oryantalistlerin yaptığı operasyonun en can alıcı kavramlarından birisi, cihat kavramı üzerinde yapılan operasyondur. Bu, tekrar söylüyorum, neo-oryantalist bir tavırdır.
Bu kavram yıpratıldı. Malesef. Belli çevrelerin, İslamofobik çevrelerin bu kavramı kirletmeye çalışmasını anlarız da, Türkiye'de bu kültür içinde yetişmiş, ve her Hint müslümanıyla karşılaştığında "Anadolu'dan cihat fetvası gelince istiklal harbimizde yardım ettiniz" diye onlara övgüyle, iltifatla, kadirşinaslıkla bakan çevrelerin bu cihat kavramını böyle kirletmesini, kendi gazetelerinde kullanmasını anlamak mümkün değildir.
Hele bunu İngilizce'ye çevirip. "Jihadist" diye çevirip. Sayın Başbakanımızın başka bir kodla anılmasına sebep olmak hiçbir ahlaki temeli olmayan saldırgan bir tutumdur, açık söylüyorum. Bir haçlı zihniyetidir. Veya bir neo-oryantalist zihniyetin bir yansımasıdır.
Kimse buna tolerans gösteremez. "Jihadist" kavramının Batı'da ne anlama getirildiğini, bu kavramın nasıl kirletildiğini bileceksiniz. Ve o derecede önemli bir kavram, İslam kültürü içinde kendi nefsine karşı yapılan ahlaki mücadeleyi içeren bir kavramın böylesine kirletilmesine isyan etmeyeceksiniz, orada saf, aşkla, saygıyla bu kavrama önem vermiş bazı kimselerin "mücahit" diye Başbakanımıza slogan atmalarını "Jihadist" diye çevirip, terörle cihadı yanyana getirmeye çalışacaksınız, bunun ne eleştiri boyutu vardır, ne iyi niyet boyutu vardır. Bu açık bir şekilde, sadece Sayın Başbakanımıza değil, İslam medeniyetine, inancına karşı saldırgan bir tutumdur.