Çocuk Ticareti Korkunç Boyutta
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Orta ve Doğu Avrupa Bölge Direktörü Maria Calivis, çocuk ticaretinin tüm dünyada...
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Orta ve Doğu Avrupa Bölge Direktörü Maria Calivis, çocuk ticaretinin tüm dünyada korkunç boyutlara ulaştığına işaret ederek, küresel bir tedbir mekanizması kurulması gerektiğini belirtti.
Maria Calivis, çocuk haklarının ihlallerine ilişkin soruları cevapladı. Calivis, Birleşmiş Milletler’in çocuk ticaretinin küresel ölçekte 1 milyon 200 bin kişiye ulaştığını duyurduğunu hatırlatarak, problemle mücadele için yeni yasalar çıkarılmasının, çocuk ticaretinin yapısı ve seyrinin devamlı bir değişim halinde olduğu için çözüm getirmeyeceğini söyledi.
Maria Calivis, bu noktada “çocuk tüccarlarından” daha hızlı davranıp problemin köküne inmenin şart olduğu görüşünü ifade etti. “Tek başına bir ülke bu konuda bir şey yapamaz” diyen Calivis, çocukların ve kadınların cinsel meta olarak alınıp satılmasının küresel bir sistem tarafından gerçekleştirildiğini belirterek, konunun çözümünün de küresel işbirliği ile mümkün olabileceğini kaydetti. Calivis, çocuk ve kadın ticaretini, “9 başlı canavara” benzeterek, şöyle konuştu: “Çocuk ticareti, korkunç boyutlara vardı. 14-18 yaş arasındaki çocuk ticareti, insan ticaretinin yüzde 10’unu oluşturuyor. Çocuk ticaretinin yüzde 25’i Doğu Avrupa, Orta Asya ve Rusya’dan gerçekleştiriliyor. Daha az nüfusa sahip bölgeler ama ticarette çok önemli paya sahipler. Ülke, tedbir alıyor, ama sektör, daha güçlü bir şekilde başka bir ülkede hortluyor. Problem, küresel olarak ele alınmalı ve küresel bir çözüm bulunup uygulanmalı. Bölgemizdeki bütün ülkeler, zincirin bir halkası olmak üzereler.”
Calivis, devam eden savaş ve çatışmaların, çocukların “çocukluklarını çaldığını”, ailelerin birbirlerinden uzaklaşmalarına ve parçalanmalarına sebep olduğunu kaydetti.
“Çocuklar için en iyi yer aile ortamı”
Yurtlarda barınmanın çocuklara çok fazla zarar verdiğini belirten Calivis, yurt ve yuva sisteminin çocukları “daha kırılgan, insan ticaretine açık hale getirdiğini ve madde bağımlısı olmaları ihtimalini artırdığını” söyledi. Topluma mali olarak büyük yük getiren yurt ve yuvalar yerine aile ortamında kalan çocukların daha iyi bireyler olarak yetiştiklerini anlatan Calivis, bu konuda Slovenya’nın çok iyi bir reform süreci geçirerek, çocuklara yararlı bir sistem kurduğunu bildirdi. Calivis, Sırbistan, Bulgaristan ve Arnavutluk’ta da konuyla ilgili köklü değişikliklerle ilerleme sağlandığını ifade etti.
Vakit