Gül'ün "Kürt sorununda iyi şeyler olacak" sözünden sonra AKP kulislerinde, Kürtçe yer isimlerinin iadesi ve dağlardaki milliyetçi sloganların silinmesi konuşuluyor. Plan iki aşamadan oluşuyor: Kürtçe isimlerin iadesi için yasal düzenleme gerekiyor. "Ne Mutlu Türküm Diyene" gibi sloganların Güneydoğu'daki dağlardan silinmesi ise psikolojik adım. Kulislerde iki öneri üzerinde birleşildiği gözleniyor. Ancak partinin resmi organlarının gündemine getirilmiş bir konu yok. İçerik ve zamanlama önümüzdeki günlerde netleşebilir. Öte yandan Bülent Arınç tartışılacak bir çıkış daha yaptı: Resmî bayram ve törenler dışındaki toplantı ve törenlerde İstiklal Marşı okunması gereksiz. Bu, 12 Eylül'den kalma bir şart

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün "Kürt sorununda iyi şeyler olacak" açıklaması, AKP kulislerinde biri yasa değişikliği, ikincisi ise psikolojik adım olmak üzere iki başlıkta karşılık buldu. AKP'liler arasında, Kürtçe yer isimlerinin iade edilmesi, Doğu ve Güneydoğu illerindeki "Ne Mutlu Türküm Diyene" gibi sözlerin silinmesi yönünde adımların atılabileceği seslendiriliyor. Ağırlıkla partililerin üzerinde birleştikleri bu iki adam henüz partinin resmi organlarının gündemine gelmedi.

Kürtçe isimler iade edilmeli
Partinin resmi organlarında görüşülmediği için zamanlaması ve içeriği tam tanımlanamayan iki başlık AKP'liler arasında şöyle ifade ediliyor: "Kürtçe yer isimleri iade edilsin: Kürtçe isim yasağının kalkmasının ardından bu açılım Kürtçe yer adlarıyla da sürdürülebilir. Bir 12 Eylül uygulaması olarak Doğu ve Güneydoğu'da ağırlıkla köy ve mezraların isimleri Türkçeleştirildi. Hatta Türkçeleştirilen ilçeler de var. Ancak aradan 30 yıl geçmesine karşın kimse buraların Türkçe ismini kullanmıyor. Buraların ismi sadece kağıt üzerinde Türkçe. İnsanlar yüzyıllardır kullandıkları Kürtçe isimlerle yerleşim yerlerini tanımlıyorlar. Dolayısıyla insanlara memleketlerinin, köylerinin, şehirlerinin Kürtçe isimleri iade edilmeli."

Sloganlar değişebilir
"İkinci adım ise yasa çıkarmadan atılabilir. Psikolojik bir açılım olarak Doğu ve Güneydoğu şehirlerinde, 'Ne Mutlu Türküm Diyene', 'Türk, Öğün, Çalış, Güven' gibi simgesel sloganlar yazılmasından vazgeçilebilir. Herhangi bir tartışma nedeniyle değil, doğrudan bölgede yaşayan vatandaşlar söz konusu sloganları kendilerine yönelik tutum kabul ettiği için bu psikolojik adımlar atılabilir. Şehirlerin en merkezi yerlerine, meydanlarına valiliklerce yazılan bu sloganlar kaldırılabilir. İlle yazı yazılacaksa asla politik nitelik taşımayan örneğin ağaç sevgisini doğa sevgisini anlatan sloganlar yazılabilir."

Arınç'tan bir çıkış daha
TBMM eski Başkanı, AKP Manisa Milletvekili Bülent Arınç, resmi bayramlar, resmi törenler ve milli maçların dışında özel toplantılar ve törenlerde saygı duruşunda bulunması ve İstiklal Marşı okunmasını gerek olmadığını söyledi. Adana'da konuşan milletvekili Arınç, "Ama biz bunu yapmak zorunda hissediyoruz. Birileri acaba ne der diye korkuyoruz, endişe ediyoruz. Sivil bir toplantıda bunu yapmak 12 Eylül'lerden kaldı. Her kürsüye çıkan bununla başlamak ihtiyacını duydu. Bu bir rehin, bu bir korku" dedi.