Darfur ısrarı kötü niyetli / Ahmed Amrabi

Darfur ısrarı kötü niyetli / Ahmed Amrabi

ABD, Yahudi lobisinin etkisiyle Darfur krizini dünya gündemine oturtmaya çalışıyor. Amaç, Darfur'u Filistin sorununun önüne geçirmek.

ABD'de bir grup Kongre üyesi, Sudan'la çalışan dünya şirketlerine yaptırım uygulanmasını öngören bir yasa tasarısı sundu. ABD, Darfur konusunda histerik bir küresel kampanyanın başını çekiyor. Durum epey dehşet verici. Acaba Darfur, Filistin sorununun üzerini örtmek için dünya barışını tehdit eden asıl yüksek öncelikli sorun haline mi geldi?
Sadece bir hafta içinde Darfur çeşitli gelişmelerin ortak paydasına dönüştü. New York, Londra ve Brüksel'de Yahudilerin girişimiyle gösteriler düzenlendi. İsrail'den 'Yahudi Soykırımı Kurbanları Kurumu', uluslararası toplumu Darfur'daki 'soykırım'a karşı harekete geçmeye çağıran güçlü bir bildiri yayımladı.
Londra'da Başbakan Tony Blair, ilkinde Darfur'la ilgili 'yeni bir girişim' sunmak, ikincisindeyse 'şiddetin parçaladığı Darfur bölgesindeki krizin hafifletilmesi' amacıyla 'uluslararası bir zirve' düzenleme çağrısı yapmak için birkaç gün arayla iki defa çıktı meydana.
Blair'in ilk çıkışı ABD Başkanı George W. Bush'un BM Genel Kurulu'nda belirmesiyle aynı zamana denk geldi. Bush Sudan hükümetinin Darfur'a çokuluslu güç gönderilmesine muhalefetini sürdürmesi durumunda, BM'nin 'harekete geçmesi gerektiğini' anlatan bir konuşma yaptı.
'Darfur sebebiyle BM'nin güvenilirliği tehlikede'. İşte Bush, bir Shakespeare kahramanı rolüne soyunur gibi dramatik bir çığlık attı. Bush'un çığlığı AB'de de yankılandı. AB sözcüsü, Sudan hükümetini çokuluslu güce muhalefetini çekmeye teşvik ederken, BM'deki insan hakları sözcüsü de Sudan ordusunu Darfur köylerini bombalamakla suçlamak için Cenevre'de bir basın toplantısı düzenliyordu.
Sanat da bu dedikoduların dışında kalmadı. Zira ABD'nin BM temsilcisi John Bolton Güvenlik Konseyi üyeleriyle bir oturum gerçekleştirdi ve bu oturumda İngiliz şarkıcı Elton John ve İrlandalı şarkıcı Bob Geldoff Darfur'la ilgili konuşmalar yaptı. Darfur halkının bu Batılı sanatçıları dinlemek isteyip istemediğini tam kestiremiyorum, ancak bu şarkıcıların Darfur'un nerede olduğunu bildiklerini de düşünmüyorum.
Şu an atılan hukuki adım, Sudan'la ticaret yapan ve Amerikalı olmayan dünya şirketlerinin cezalandırılmasına yönelik. Sudan'a cephane, radar sistemi gibi teknolojiler satan şirketlerle petrol ve maden alanında çalışan şirketlerin isimleri listede. Bunlar arasında Kuveyt petrol kurumu, Alman Siemens ve Fransız Alstom yer alıyor.
Doğal olarak bu diplomatik ve ekonomik kampanya şu ürkütücü soruyu ortaya çıkarıyor: Darfur krizi dünya barışı açısından Filistin sorunundan ve Arap-İsrail çekişmesinden daha mı önemli? ABD'nin hedefi Sudan hükümetini Darfur'a konuşlanacak çokuluslu gücü kabule zorlamaksa, işgal topraklarındaki Filistin halkı, kendisini İsrail'in her gün kara ve havadan yaptığı saldırılarından korumak için uluslararası askeri bir güce daha fazla ihtiyaç duymuyor mu?
Yahudi hareketinin devreye girmesiyle birlikte, Darfur sorununa yönelik gizli bir Amerikan ajandası olduğunu görüyorum.
Bush yönetimi bir gün bu ajandayı ortaya çıkarmak zorunda kalacak.

(Birleşik Arap Emirlikleri gazetesi Beyan, 26 Eylül 2006)