Davutoğlu: Çinli Şirket Nihai Bir Tercih Değil
RUHBAN OKULUNUN AÇILMASINDA ÖN YARGIMIZ YOK
RUHBAN OKULUNUN AÇILMASINDA ÖNYARGIMIZ YOK
Davutoğlu, Ruhban okuluyla ilgili soruya; "Ruhban okulunun açılması hakkında herhangi bir önyargımız yok. Rum Ortodoks vatandaşlarımızın haklarını da gözetmek bizim görevimiz. Bu konuya Yunanistan'la aramızda mutlak bir mütekabiliyet meselesi olarak bakmıyoruz. Ancak, Yunanistan da evrensel hukuka saygı göstermelidir. Örneğin Batı Trakya'da müftülerin atanmasını kabul etmek mümkün değil. Selanik'deki cami kapalıysa, Atina'da bir cami bile yoksa, biz de Yunanistan'dan adım bekleriz. Yunanlı muhataplarıma her zaman karşılıklık adımlarla birbirimizin işini kolaylaştırılmamız gerektiğini söyledim" diye yanıt verdi.
ÇİNLİ ŞİRKET NİHAİ BİR TERCİH DEĞİL
Bakan Davutoğlu, Türkiye'nin uzun menzilli hava savunma sistemi ihalesiyle ilgili "Ortadoğu'daki son krizler bağlamında hava savunması alanında bazı eksikliklerimizin bulunduğu görüldü. Patriotların getirilmesiyle kısa vadede tedbirleri aldık. Ancak acilen kalıcı olarak hava savunma sisteminin güçlendirilmesi için çalışmalara başladık. Bu konuda maliyet, Türkiye'de üretim ve teknoloji transferi bizim için önemli kriterler. Verilen teklifler arasında bu kriterler ışığında bir sıralama söz konusu. Sıralamanın başında Çinli şirket var, ancak bu nihai bir tercih değil. Bu sisteme ilişkin kararımız ne olursa olsun NATO'yla çelişkili bir savunma yapısına girmemiz hiçbir şekilde sözkonusu değil" diye konuştu.
ABD-İRAN YAKINLAŞMASI, TÜRKİYE'NİN AVANTAJINA
Davutoğlu, ABD ile İran arasında son dönemde yaşanan olumlu gelişmelerin Türkiye'nin faydasına olduğuna dikkat çekerek; "Türkiye, ABD ve İran arasındaki yakınlaşmadan rahatsız olmaz, aksine bu hep teşvik ettiğimiz, desteklediğimiz bir gelişmedir. ABD ile İran arasındaki gerilimin düşmesi Türkiye'nin etki alanını daraltmaz, yeni imkanlar yaratır. Zira bölgede istikrarın gelişmesinden en fazla yararlanacak ülke Türkiye'dir. Aynı şekilde Türkiye ve İran arasındaki işbirliğinin gelişmesi de bölgedeki sorunların çözümü yönünde yeni alanlar yaratır" dedi.
EL-KAİDE'DEN EN FAZLA TÜRKİYE RAHATSIZ OLUR
Bakan Davutoğlu, Suriye'de yaşanan iç karışıklıkta radikal grupların etkinliğinin artması ile ilgili bir soruya ise şöyle yanıt verdi; "Suriye'de radikal gruplar ağırlıklarını artırmışsa, bunun nedeni ülkedeki krizin uzamasıdır. El Kaide ve benzeri örgütlerin bölgedeki varlığından en fazla rahatsızlık duyan Türkiye'dir. Türkiye, Suriye'deki yabancı unsurların hiçbirine destek sağlamamıştır. Suriye'de muhalefetin haklı mücadelesine bu radikal unsurlar gölge düşürmemelidir. Suriye'deki krizin uzaması insani durumu da giderek daha vahim bir hale sokmaktadır. BMGK'ya sunulacak Suriye karar tasarısının insani yardım hususunu da içermesi gerektiğini ilk günden itibaren vurguladık. İnsani yardım konusunda BMGK net bir tutum ortaya koymalıdır. Bu konuda çalışıyoruz."