Devrim Muhafızları'ndan Seçim Değerlendirmesi

Devrim Muhafızları'ndan Seçim Değerlendirmesi

Devrim Muhafızları Komutanı Tuğgeneral Muhammed Ali Caferi, İran'daki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ortaya çıkan tablonun İslam inkılabını daha da güçlendirdiğini söyledi.

Devrim Muhafızları Komutanı Tuğgeneral Muhammed Ali Caferi 26. Siyasi Sorumlular Toplantısında yaptığı konuşmasında 10. devre cumhurbaşkanlığı seçimlerinin hassasiyetine, duyulan endişelere ve karışıklıklara dikkat çekerek "İnanıyoruz ki Devrim Muhafızları (Sipah), kendi görevi olan İnkılabın korunmasında ve sürdürülmesinde belirleyici bir rol oynar, bu durum hiçbir şekilde siyasete karışma anlamına gelmemektedir" dedi.

İslam İnkılabı Muhafızları Genel Komutanı, seçimlere hile karıştırıldığı iddiasıyla sokaklarda çıkarılan olayları "kanun çiğneyicilerinin fitneleri" şeklinde tanımlayarak "bu kişilerin son birkaç aydır uygun ortam oluşturmak için çalışmış olmalarının ve herkese kara çalmalarının şartların daha da karışık hale gelmesinde etkili olduğunu" belirtti ve "halkın seçime görülmemiş katılımının ve İslam nizamına oy vermelerinin; bilinçli ve İslami değerlere, rehberliğe bağlı olan halkın yoksulluk, ayrımcılık ve iktisadi yolsuzlukları geride bırakma anlayışına dayalı düşünceye rağbetini göstermek suretiyle verdiği cevabı" olarak tanıttı.

Komutan Caferi, devrimci akım karşısındaki cereyanın muhalefet sebeplerinden biri olarak halkın oy sandıklarındaki olağanüstü katılımı olduğunu belirterek şöyle devam etti: "Bu macerada pek çokları olayı doğru dürüst analiz edemediler. Zira gece karanlığındaki kargaşalıklara ve yıkıcılıklara tevessül ettiler, zira tahlillerinde şu noktaya varmışlardı: eğer bu defa da yenilirsek bizi nasıl bir geleceğin beklediği hiç belli olmaz."

General Muhammed Ali Caferi, durumun kontrolünün sorumluluğunun Devrim Muhafızlarına bırakılmasından sonra pratik yaratıcılığın gösterilmesinin ardından durumun yatışmasına da işaret ederek, son macerayı "derin bir fitne" şeklinde değerlendirdi ve "Her ne kadar ortamda biraz toz kalkmışsa da bu durum İslam İnkılabı'nın daha da canlanıp nizamın ilkesel duruşunun içerde ve dışarda daha belirginlik kazanmasına, temellerinin daha da kuvvetlenmesine neden olmuştur" şeklinde konuştu.

Tuğgeneral Muhammed Ali Caferi şöyle devam etti: "Şunu bilmemiz gerekir ki İslam İnkılabı Rehberinin yaklaşık olarak 15 yıl önce kaldırdığı bayrak; yoksulluk, ayrımcılık ve adaletsizlikle mücadele bayrağı idi ve halk verdiği yüksek oyla bu davetin kendisinde karşılık bulduğunu göstermiş oldu. Batılıların isteklerine uygun bakışlar hiç şüphesiz cevapsız kalacaktır."

İslam Devrimi Muhafızları Genel Komutanı Caferi devrimin dördüncü on yılını Rehberlik makamının buyurduğu gibi "ilerleme ve adalet dönemi" olarak adlandırdı ve İslam İnkılabı Muhafızlarının da bunun bayraktarı olması gerektiğinin altını çizdi.

Oturumun sonunda söz alan Veliyy-i Fakih'in Devrim Muhafızlarındaki temsilcisi Hüccetül İslam Saidi de "şeri vazifelerinin Rehberliğin hedeflerinin gerçekleşmesi olduğunu ve son seçimin, halkın buradaki göz alıcı katılımının ve şaşırtıcı zaferinin de bu vazifenin sonucu olarak gerçekleştiğini" kaydetti.

Saidi, İslam İnkılabı Muhafızlarının Rehberliğin hedeflerinin tahakkuku yolunda hareket eden ve Rehberliğe en yakın kurum olduğunu belirterek "Devrim Muhafızları ülkenin en zor şartları altında bile vazifesiyle amel etmiş ve yolunu kaybetmemiştir ve bunu da muhafızların siyasi biriminin ve siyasi sorumlularının irşadına borçludur" dedi.

israhaber


Etiketler: Devrim Muhafızları Komutanı Tuğgeneral Muhammed Ali Caferi İslam inkılabı