Direniş karşıtları kazdıkları kuyuya düştü
Hamud:"Amerika ve İsrail Direnişi sadece mezhepçilik yolu ile kuşatabilir dedi.
Said Hariri'nin son dönemde oynadığı tehlikeli oyunların Amerika ve Suudi Arabistan'ın izni dahilinde gerçekleştiğine dikkat çeken Hamud, "Suudi yönetimi kendi başına karar alamaz. Amerika'nın hizmetindedir.
Amerika ve İsrail ise Direnişi sadece mezhepçilik yolu ile kuşatabilir" dedi.
Lübnan İslâm Alimleri Birliği Başkanı Ehl-i Sünnet alimi Şeyh Mahir Hamud, Lübnan'da yaşananları "Zehiri pişiren yedi" ve "Kardeşine çukuru kazan kişi, çukura kendisi düştü" gibi veciz sözlerle anlattı. Genel siyasi tahlillere göre fitneyi çıkaran kişinin bu durumdan istifade etmesi gerektiğini fakat bu tahlilin son zamanlarda beklenen neticeyi vermediğini belirtti. Hamud, muhaliflerin metotları arasında mezhebî fitne çıkarmak olmadığını, bu metodun muhaliflerin karşıtları tarafından uygulandığını söyledi. Hamud'a göre bu metot 2005 yılındaki seçimlerde sonuç vermişti. "Bugün bu metot onlara bir fayda sağlamamaktadır. Fakat onlar, bu silahın hâlâ varlığını koruduğunu sanıyorlar" dedi. Hamud ayrıca Mustakbel Partisi'nin bugün Refik Hariri'nin projelerinden uzaklaştıklarını, üyelerini amaçsız ve hedefsiz bir şekilde silahlandırdıklarını belirti. 7-8 Mayıs tarihlerindeki çirkin olaylara karışanların uyanması gerektiğini vurgulayan Hamud, "Sonuç olarak bu olaylar, sadece Lübnan'ın düşmanlarına hizmet etti. Özellikle siyasi açıdan Sünnilerin çıkarlarına hizmet etmedi. Çünkü Lübnan'daki Sünnilerin projesi açısından baktığımızda bilinmesi önemli olan bir husus ise, hiçbir zaman dar bir mezhepçilik anlayışının olmadığıdır" dedi. Mustakbel Partisi'nin şu anki hedefinin asli hedeflerinden uzaklaştığına dikkat çeken Hamud, parti içerisindeki önemli kişilerden bazılarının Mustakbel Partisi'nin projesini desteklemediğini söyledi.
Diğer yandan Hamud, Said Hariri'nin son dönemde oynadığı tehlikeli oyunların Amerika ve Suudi Arabistan'ın izni dahilinde gerçekleştiğine dikkat çekerek, "Suudi kendi başına karar alamaz. Amerika'nın hizmetindedir. Amerika ve İsrail ise, direnişi sadece mezhepçilik yolu ile kuşatabilir" dedi.
Ahmedinejad ile Kral Abdullah'ın Riyad'da imzaladıkları anlaşmadan Suud'un geri adım atması hakkında da "Suudluları bu anlaşmadan geri adım attıran sebebin ne olduğunu bilmiyorum. Sonuç olarak Suudlular bu anlaşmaya geri dönseler ve bölgede cereyan edenlerin kendileri, Müslümanlar, Araplar, Lübnanlılar ve siyasetleri için kötü olduğuna ikna olsalar 24 saat içerisinde tüm gerginlik sona erer" dedi.
vakit
Amerika ve İsrail ise Direnişi sadece mezhepçilik yolu ile kuşatabilir" dedi.
Lübnan İslâm Alimleri Birliği Başkanı Ehl-i Sünnet alimi Şeyh Mahir Hamud, Lübnan'da yaşananları "Zehiri pişiren yedi" ve "Kardeşine çukuru kazan kişi, çukura kendisi düştü" gibi veciz sözlerle anlattı. Genel siyasi tahlillere göre fitneyi çıkaran kişinin bu durumdan istifade etmesi gerektiğini fakat bu tahlilin son zamanlarda beklenen neticeyi vermediğini belirtti. Hamud, muhaliflerin metotları arasında mezhebî fitne çıkarmak olmadığını, bu metodun muhaliflerin karşıtları tarafından uygulandığını söyledi. Hamud'a göre bu metot 2005 yılındaki seçimlerde sonuç vermişti. "Bugün bu metot onlara bir fayda sağlamamaktadır. Fakat onlar, bu silahın hâlâ varlığını koruduğunu sanıyorlar" dedi. Hamud ayrıca Mustakbel Partisi'nin bugün Refik Hariri'nin projelerinden uzaklaştıklarını, üyelerini amaçsız ve hedefsiz bir şekilde silahlandırdıklarını belirti. 7-8 Mayıs tarihlerindeki çirkin olaylara karışanların uyanması gerektiğini vurgulayan Hamud, "Sonuç olarak bu olaylar, sadece Lübnan'ın düşmanlarına hizmet etti. Özellikle siyasi açıdan Sünnilerin çıkarlarına hizmet etmedi. Çünkü Lübnan'daki Sünnilerin projesi açısından baktığımızda bilinmesi önemli olan bir husus ise, hiçbir zaman dar bir mezhepçilik anlayışının olmadığıdır" dedi. Mustakbel Partisi'nin şu anki hedefinin asli hedeflerinden uzaklaştığına dikkat çeken Hamud, parti içerisindeki önemli kişilerden bazılarının Mustakbel Partisi'nin projesini desteklemediğini söyledi.
Diğer yandan Hamud, Said Hariri'nin son dönemde oynadığı tehlikeli oyunların Amerika ve Suudi Arabistan'ın izni dahilinde gerçekleştiğine dikkat çekerek, "Suudi kendi başına karar alamaz. Amerika'nın hizmetindedir. Amerika ve İsrail ise, direnişi sadece mezhepçilik yolu ile kuşatabilir" dedi.
Ahmedinejad ile Kral Abdullah'ın Riyad'da imzaladıkları anlaşmadan Suud'un geri adım atması hakkında da "Suudluları bu anlaşmadan geri adım attıran sebebin ne olduğunu bilmiyorum. Sonuç olarak Suudlular bu anlaşmaya geri dönseler ve bölgede cereyan edenlerin kendileri, Müslümanlar, Araplar, Lübnanlılar ve siyasetleri için kötü olduğuna ikna olsalar 24 saat içerisinde tüm gerginlik sona erer" dedi.
vakit