Direnişe Kesintisiz Destek
İran'ın başkenti Tahran'da düzenlenen Filistin konferansında Hamas ve Hizbullah'ın direnişine kesintisiz destek kararı çıktı.
Şeyh Muhammed Hasan Ahteri başkanlığında İran'da düzenlenen Filistin konferansında İslam topraklarının işgalden kurtarılabilmesi için tek yolun direniş olduğu, direnişin tüm uluslar arası kanun ve şeri esaslar tarafından da meşru olarak kabul edildiği vurgusu yapıldı.
Üç gün süren konferans sırasında yapılan konuşmalarda ayrıca bölge halklarının kurtuluşu için Amerika ve batılı ülkelere bel bağlanılmaması çağrısı yapıldı ve "Siyonist rejim, kendisini tehlikede hissetmemesi için bölgedeki direniş hareketlerini tasfiye etmeyi planlamaktadır" Toprakların kurtarılması için direnişin dışında başka bir yol yoktur. Siyonist işgal rejiminin, "bölgede kendisini hezimete uğratacak" hiçbir gücün olmadığı iddiası, tarihin çöplüğüne atılmıştır" denildi.
Konuşmacılar ayrıca, Lübnan ve Filistin direnişine desteğini esirgemeyen İran İslam Cumhuriyeti'ne teşekkür etti.
Hizbullah: Direniş ve İran, Herzamankinden Daha Güçlü
Konferansın önemli isimlerinden birisi de Hizbullah liderlerinden Şeyh Muhammed Yezbek'ti. Yezbek, İsrail'in Lübnan'a yaptığı tehditlerinin, İsrail'in büyük bir kriz içerisinde bulunduğunun delili olduğunu belirterek "Siyonistlerin hiçbir şeye gücü yetmez. Çünkü Temmuz 2006 savaşı sonrasında tüm dengeler değişti. Bugün İran İslam Cumhuriyeti ve Lübnan İslami Direnişi, her zamankinden daha güçlüdür. Şayet düşman, yeni bir maceraya kalkışırsa şüphesiz ki İslam ümmeti yeni zaferlerin kapılarını aralayacaktır" dedi.
Emel: Direniş, İsrail'in Tüm Emellerini Çökertecek
Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri'nin temsilcisi Cemil Haiki de İsrail'in tüm tehditlerinin hedefinin psikolojik savaş olduğunu belirterek "Bu düşmanın bugünden sonra zafer elde etmesi mümkün değildir. Sadece kaos ve istikrarsızlık üretir. Netice olarak İran İslam Cumhuriyeti ve bölgedeki direniş, Siyonist düşmanın tüm emelini çökertecektir. Siyonist düşmanın saldırılarına yanıt verebilmesi için direnişin her zamankinden daha güçlü olması bir zorunluluktur" dedi.
İran: İsrail'in Bize Saldırması Sonu Olur
İran'ın Lübnan elçisi Seyyid Zeyn el Musevi de bir önceki konuşmacılar gibi İsrail'in tehditlerinin, psikolojik savaşın bir parçası olarak yorumladı. El Musevi "İsrail'in hezimete uğramasından sonra Lübnan direnişini yenmesi mümkün değildir. Fakat Siyonist düşman bu tehditleriyle, Lübnan'da ulusal uzlaşı hükümetinin kurulmasını engellemek istemektedir" İran'a gelince, İsrail'in İran'a saldırısını imkansız buluyorum. Fakat saldırırsa da bu İsrail'in sonu olacaktır" dedi.
Hamas: Direniş Kültürü Yayılmalı
Hamas'ın İran temsilcisi Ebu Usame Abdulmuti, ise konferansta yaptığı konuşmasında konferansı şöyle değerlendirdi: İran'ın direniş projesine destek amacıyla düzenlediği bu konferansı son derece önemsiyoruz. Bu konferansın, Filistin topraklarının geri alınmasına önemli katkıları olacaktır. Bazılarının teslimiyetçilik ve hezimet ruhunu yaydığı bir dönemde bu konferans direniş kültürünün yayılmasını hedeflemektedir. Direniş kültürünün yayılması için bu tür konferanslara daha fazla ihtiyacımız var."
Kuntar: Siyonist Düşman, Stratejik Zaferi Unutmadı
Lübnanlı lideri Semir Kuntar ise İsrail'in Lübnan'a saldırması halinde 2006 Temmuz savaşında elde edilen zaferden daha büyük zaferlerin elde edileceğini, "Siyonist" rejimin ise büyük bir hezimeti tadacağını söyledi.
Kuntar "Siyonist düşman, Lübnan İslami Direnişi'nin 2006 Temmuz savaşından çok çok daha güçlü olduğu iyi bilmektedir.Bunun için Siyonistlerin yakın bir zamanda Lübnan'a ve direnişe karşı bir ahmaklığa kalkışacağını sanmıyorum. Siyonist düşman, Lübnanlı direnişçilerine eliyle aldığı hezimeti unutmadığı gibi unutmayacaktır da.. Zafer, tüm Lübnanlıların olduğu gibi aynı zamanda tüm özgürlerin de" dedi.
isra haber