Enis Nakkaş İran'da Reformcuları Anlattı

Enis Nakkaş İran'da Reformcuları Anlattı

İran'daki muhalefet hareketinin akıbetini el Alem televizyonuna değerlendiren Lübnanlı fikir ve aksiyon adamı Enis Nakkaş, reformcular...



İran'daki muhalefet hareketinin akıbetini el Alem televizyonuna değerlendiren Lübnanlı fikir ve aksiyon adamı Enis Nakkaş, reformcular için "ya kendilerini düzeltirler, ya da terihin çöplüğüne atılırlar" dedi.

Lübnanlı fikir ve aksiyon adamı, İran'daki Amman Araştırma Merkezi Başkanı Enis Nakkaş, İran'da ıslahatçı olarak bilinen yeşil akımın önde gelen liderleri hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Nakkaş, İran'da kaybedecek olan tarafın İslam Cumhuriyeti olmayacağını, keybeden tarafının ıslahçı olarak bilinen liderler olacağını belirterek "Bu kişiler, ya içlerine sızan aşırılık yanlarını kınayarak ilişkilerini kesecekler ya da onlarla birlikte tarihin çöplüğüne gidecekler" dedi.

el Alem televizyonuna dün akşam yaptığı açıklamasında Nakkaş, Tahran'daki olayları ve bu olayların İran'ın geleceğini nasıl etkileyeceğini şöyle değerlendirdi:

"İran'da meydana gelen olaylarda hiçbir kapalı yön yok. Özellikle de seçim sonrasında meydana gelen olaylara karışanlar hakkında yapılan soruşturmalarla her şey açığa çıktı.

Aşura törenlerinde meydana gelen olayların temel hedefi polisle çatışmaktan ziyade batıya "rejime karşı mukavemet edebiliyoruz" mesajını vermekti. İran'da büyük gösterilerin olduğu ve göstericilerin polisle çatıştığı iddiaları gerçek dışıdır.

Bazı gruplar, belirli meydanlara çıkarak, kargaşaya yol açtılar, bölgedeki Aşura taziye merkezindeki öğle namazını kılanlarla çatışmaya girdiler. Bilindiği gibi öğle namazı Aşura'da önemlidir Aşura merkezindeki imamlardan birisini yaraladılar. Besij'in merkezlerine saldırdılar. Hükümet binalarını kundakladılar. Bu gruplar polisle çatışmaya girmediler, doğrudan olay çıkardılar. Rejim karşıtı sloganlar attılar. Onların sloganları, en başından beri netti. Buradan, hedeflerinin medyatik yönü olduğu açıktır.

İran'da olay çıkaran grupların sayısı çok azdır. 200 ya da 300 kişiyi aşmaz. Onlar, meydana çıkıp sorun çıkartılar. Onlar için önemli olan sadece dikkatleri, üzerlerine çekmekti. Sorun çıkırıp, telefon ve kameralarla çektikleri görüntüleri batıya göndermelerindeki temel amaç, sadece mesaj vermekti.

Bu mesajın batıda büyük yankı bulduğunu gördük. Obama, tatilini bölerek açıklama yapma ihtiyacını hissetti. Aynı şekilde İngiltere Dışişleri Bakanı.. Sanki batı, yeni bir propaganda sürecini başlatmak için İran'da böyle bir olayın çıkmasını bekliyordu.

Batının İran'ın içişlerine müdahil olmasının delili, batının hızlı bir şekilde bu olaylarla ilgili değerlendirmede bulunması, yanıt vermesidir. Şayet birkaç saat beklenilse, Tahran'da meydana gelen olayların, üzerine dış siyaset bina edilmeyecek kadar küçük olduğu anlaşılacaktı.

Bir çok devletle gösteriler ve çatışmalara şahit oluyoruz. Fransa'da her gece yüz araç yakılınca sanki rejim yıkılacak değerlendirmesinde bulunabiliyorsunuz. Tahran'da olanlar Fransa'da olanların çok çok azı. Avrupa'nın başkentlerinde meydana gelen olayların onda biri bile değil.

Bana göre İran'ın ahmak düşmanları kaybettikçe kaybediyor. İran'da meydana gelen olaylardan ötürü İran İslam Cumhuriyeti, kaybetmez. Kaybedecek olanlar, İran'daki reformcular olarak isimlendirilenlerdir. Reformcular ya kendi içlerine sızan aşırılık yanlıları kınayacak ve onlarla ilişkilerini kesecek ya da onlarla birlikte tarihin çöplüğüne gidecektir.

Batılılar, İran'daki bu tür olaylar üzerinden, "İran, istikrarsız bir ülke. Halk desteğine sahip değil" değerlendirmesinde bulunuyorlar. Bu büyük bir yalandır. Çünkü televizyonlardan bugün izlediğimiz görüntüler (Bugün İran'ın bir çok şehrinde milyonlar gösteri düzenledi. İsfahan'da, Zancan'da ve diğer şehirlerde) ve yarın Tahran'da izleyeceğimiz görüntüler, bu iddialara yanıt verecektir.

Köpükler gidecek ve inşallah hakikat açığa çıkacaktır."