israilin, liderleri hedef alarak Lübnan'ı kontrol etme fırsatı bulacağını umduğunu belirten Husi, ancak Hizbullah'ın sert direnişiyle karşılaşarak umduğunu bulamadığını belirtti.

Husi açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:

"israil düşmanı, Lübnan'daki sivilleri kapsamlı bir şekilde hedef alarak ve meskun mahal ve köyleri yok ederek suç teşkil eden davranışlara başvurmuştur.

israil düşmanı Amerikalılarla birlikte Lübnan hükümeti ve bileşenlerinin siyasi durumunun ve duruşunun değişmesi için baskı yapmaya çalışıyor.

Düşman, Lübnan'ın sorunu gibi göstererek herkesi Hizbullah'a karşı kışkırtmaya çalışıyor.

Lübnan'ın güvenliğine, emniyetine, bağımsızlığına ve Lübnan halkının özgürlüğüne yönelik asıl tehdit israil düşmanıdır.

Düşman, en azından Lübnan'ın bir bölümünün kendi kontrolünde olmasını, geçmişte olduğu gibi güvenlik kuşağı haline getirilmesini ve nehir kaynaklarının kontrol altına alınmasını hedefliyor.

Zafere ulaşmak ve israil düşmanını püskürtmek için İslami Direniş etrafında toplanan Lübnan halkının deneyimi, mevcut ve doğru çözümdür.

Düşman, Arap rejimlerinin desteğiyle "Gazze'de ikinci gün" kisvesi altında kendi çıkarlarına hizmet edecek seçenekleri dayatmaya çalışıyor.

Filistinli gruplar ve Filistin halkı, israil düşmanına hizmet edecek seçenekleri kabul etmeyecektir ve Amerika'nın Mescid-i Aksa Tufanı operasyonundan bu yana yaptığı aldatmacanın farkındadır.

Amerikalılar, israillilerle işbirliği içinde, İran İslam Cumhuriyeti'ne karşı saldırgan bir operasyona hazırlanıyor, Dışişleri Bakanlarını barış ve gerilimin durdurulması konusunda konuşma yapması için gönderiyorlar.

Amerika'nın yaklaşımı israil pozisyonuna hizmet etme taktiğinin bir parçasıdır ve ümmetimiz Amerika'nın tutumuna aldanmamalıdır.

Filistin ve Lübnan'daki cihat cepheleri çatışmanın zirvesinde

El Kassam Tugayları israil düşmanına ağır kayıplar veriyor ve Şeyh Sinwar'ın şehadeti onların kararlılığını, ilhamını ve metanetini daha da artırdı.

Şeyh Sinvar'ın (Allah ona rahmet etsin) şehadeti, hem Filistin hem de küresel düzeydeki etkisini, israil düşmanının, onun fedakarlığını çevreleyen kahramanca ve ilham verici duruşu çarpıtma çabaları ile silip atamaz.

Kudüs Tugayları ve diğer Filistinli gruplar, cesurca El Kassam Tugayları'nın yanında yer alıyor ve günlük kahramanca operasyonlar gerçekleştiriyor.

Lübnan cephesi Yafa (Tel Aviv) denklemini kurarak Hayfa'yı işgalcilerin zamanlarının çoğunu barınaklarda geçirdiği terkedilmiş bir şehir haline getirdi.

Hizbullah'ın, düşmanın savunma sistemlerini aşarak suçlu Netanyahu'nun yatak odasına ulaşan önemli cihad operasyonu, tüm "İsrailli" liderlerin kalplerine korku saldı.

Irak'taki destek cephesi, medya saldırılarına, ABD ve müttefiklerinin siyasi baskılarına aldırış etmeden istikrarlı bir şekilde yükselmeye devam ediyor.

İman ve hikmet diyarı Yemen'deki cephemiz, vaad edilen açılım ve kutsal cihat savaşında dimdik ve dirayetli olmayı sürdürüyor.

Denizdeki operasyonlar ve işgal altındaki Filistin'e yönelik israil düşmanının roket ve drone'larla bombardımanı devam ediyor.

Yemen'deki yoğun halk etkinliklerinin dünyanın hiçbir yerinde eşi benzeri yok.

Amerikalıların ve israillilerin başvurabileceği her türlü gerilimi tırmandırmaya hazırlanarak pratik bir yoldayız.

Yemenli halkımızın taşıdığı Allah yolunda cihad sancağı yüksek, sarsılmaz ve köklüdür.

Hiçbir zayıflık, yorgunluk ya da yenilgi yok; yalnızca Yemen halkının haftalık milyonluk yürüyüşlerinde gösterdiği konum ve fedakarlıklarla ifade ettiği kararlılık ve dayanıklılık var."

doğruhaber