Erdoğan: 'Bizim inancımızda dinleme, gözetleme yoktur'
CHP'nin Said-i Nursi'nin hem dirisine hem ölüsüne zulmettiğini vurgulayan Erdoğan, yine CHP'nin bütün kutsalları ayaklar altında çiğnediğini, Kur'an kurslarını kapattığını, Kur'an öğretmeyi yasakladığını, camileri ahıra, depoya çevirdiğini söyledi
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisince Kent Meydanı'nda düzenlenen mitingte yaptığı konuşmada, aşkları, sevdaları, ahde vefaları için Aksaraylılara teşekkür etti.
Erdoğan, 30 Mart seçimlerinin Türkiye, Aksaray, millet ve demokrasi için hayırlara vesile olmasını dileyerek, ülkenin demokrasi tarihinin en önemli ve en zor seçimlerinden birine hazırlandığına dikkati çekerek, "Sandıktan umudunu kesenlerin, kaybedeceğini anlayanların, farklı yollara tenezzül ettikleri bir süreçten geçiyoruz. Milletin iktidarından rahatsız olanların kendi iktidarlarını kurmak için, eski Türkiye'ye dönmek için çok kirli tuzaklar kurduğu bir dönemden geçiyoruz" dedi.
"Bunların meselesi millet"
Bu durumun birilerini çok ciddi şekilde rahatsız ettiğini, içeride ve dışarıda birilerinin milletin iktidarından ciddi şekilde rahatsız olduğunu dile getiren Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Ne diyorlardı biliyor musunuz? 'Aksaraylı çoban nasıl ülkeyi yönetir? Aksaraylı esnaf nasıl Türkiye'yi yönetir? Aksaraylı çiftçi nasıl Türkiye'ye istikamet çizer, Aksaraylı öğretmen, Aksaray'daki ev hanımı nasıl olur da Türkiye'nin geleceğinde söz sahibi olur. Bunlar bidon kafalı, bunlar göbeğini kaşıyan adamlar' diyorlardı. Eski Türkiye'de olduğu gibi ülkeyi manşetler yönetsin istiyorlardı. Eski Türkiye'de olduğu gibi ülkeyi holdingler, işverenler, elitler, bir avuç seçkin yönetsin istiyorlardı. Bunların meselesi biz değiliz, bunların meselesi AK Parti değil, bunların meselesi millet, bunların meselesi sizsiniz siz. Görüyorsunuz hiçbir zaman bir araya gelmemiş ve gelemeyecek olanlar şu anda aynı safta buluştu mu? Allah aşkına MHP ile eli kanlı devlet düşmanı DHKP-C'nin bir araya geleceğini söyleseler inanır mıydınız? Artık inanın, zira bir araya geldiler, ittifak yaptılar, aynı safta, aynı hizada buluştular. Birbirlerine en ağır ifadeleri kullanan CHP ile Pensilvanya'nın bir araya gelebileceğini hiç düşünür müydünüz?"
"CHP ile Pensilvanya aynı safta buluştu"
CHP'nin Said-i Nursi'nin hem dirisine hem ölüsüne zulmettiğini vurgulayan Erdoğan, yine CHP'nin bütün kutsalları ayaklar altında çiğnediğini, Kur'an kurslarını kapattığını, Kur'an öğretmeyi yasakladığını, camileri ahıra, depoya çevirdiğini söyledi.
Erdoğan, CHP ve onun zihniyetinin, yıllarca başörtülü kızlara zulmettiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"İmam hatip okullarının orta kısmını kapattılar. Pensilvanya'ya en ağır sözleri bu CHP söyledi. Meclis'te bizzat Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkanı, Pensilvanya'ya militan yetiştiriyor öyle dedi. Soru önergesi verdi, Meclis araştırması istedi. Şimdi bu CHP ile Pensilvanya aynı hizada, aynı safta buluştu. Sadece bunlar değil, başka kesimleri, marjinal örgütleri, terör örgütlerini de yanlarına çekiyorlar. Medya bunlara destek veriyor. Pensilvanya'nın medyası terör örgütüne destek veriyor. 6 ay önce böyle değildi. Ama şimdi dünkü başlıklara bakın, onu göreceksiniz. İş adamları, işveren kuruluşları bunlara destek veriyor. Hep birlikte sokakları ateşe vermek, yıkmak, tahrip etmek, huzuru bozmak için ellerinden geleni yapıyorlar."
Başbakan Erdoğan'ın konuşmasında öne çıkan diğer başlıklar ise şöyle:
Sokakları tahrip etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Dün İstanbul'da gördünüz itfaiyeciyi tekme tokat dövdüler.
Dün askerden yeni gelmiş bir gencimizi maalesef öldürdüler. Dün üzüntü belirtenler Burak yavrumuz için ne diyecek?
Bakın dünkü olayı DHKP-C olayı üstlendi. Bunlara karşı uyanık olmak zorundayız bunlara karşı dimdik durmaya mecburuz.
Halkı taşıyan belediye otobüslerimize saldırıyorlar, yakıyorlar. Bu ihanet değil de nedir soruyorum size.
Filistin, Mısır, Suriye'nin çocukları için vicdanı sızlamayan Pensilvanya sokakları tahrik için mesaj yayınlıyor.
Pensilvanya montaj konusunda da usta. Şu anda durumları çok berbat. Şimdi siyasete montaj yapmaya çalışıyorlar.
Bu montaj tutmaz, bu montaj 30 Martta dağılır. Siz bu tahrik siyasetine son noktayı 30 Martta koyacaksınız.
Takiye, yalan, iftira bunlarda her yol meşru. Mayıs'ta çevrecilik tutturdular, çevrecilikte kimse bizimle yarışamaz.
Kılıçdaroğlu seçimde 1. olamazsa görevi bırakacak mı? Evet diyemiyor. 4 yılda 3 seçim yaşadık hepsinde nal topladı.
Pensilvanya yıllardır kaydettiği hukuksuz sesler ve görüntülerle bu saldırıda baş rol oynuyordu.
Pensilvanya'daki zat en yakınındaki kişiyi 15 yıl dinliyor. O zata soruyor, "Ne yapıyorsun takip etmem lazım" diyor.
Bizim dinimizde dinleyemezsin. Gözetlediler, her pisliği işlediler. Bunlarda iftiranın ötesinde fitne fesat var.
Bunların evlerinden, yurtlarından bunlar gibi düşünmeyenler şimdi atılıyor, geceleri beddua seansları yapılıyor.
Dün sadece YURTKUR'a müracaat eden öğrencimizin sayısı 811. Düşünebiliyor musunuz neler yapıyorlar?
Hani bunlar hizmet kurumuydu, niye atıyorsunuz bu çocukları. Bunlar adeta makine ürünü istiyorlar.
Ya benim gibi düşüneceksin ya dışarıda sürüneceksin' diyorlar. Böyle bir hayır kurumu olmaz.
Siz bu gazetelerin ve televizyonların kasıtlı ve çirkin yayınlarına aldırmayın. Bunların İstanbul'un, Ankara'nın sokaklarından verdikleri o marjinal görüntülere inanmayın. Bu görüntüler Türkiye manzarası değil.
Bu Cumhuriyet Halk Partisinin aslında adını değiştirmek lazım. Buradan halkı çıkarmak lazım, bunun halkla alakası yok. Bunların alakası kimle biliyor musunuz? Bu ülkedeki kaymak takımıyla, kaymak. 'Beyaz Türkler' diyorlar ya. İşte bakıyorsun bir tanesi dün çıkmış, 'Mağazalarımın kapısı sonuna kadar açık' diyor. Bir zamanlar da siyasete soyundu bu, biliyor musunuz? Meydanlara çıktı, avucunu yaladı.
Bunların kim olduğunu anlıyorsunuz. Bunların mağazalarından alışveriş etmeyin. Bunlara dersi böyle vermek lazım."
(AA)