Erdoğan'dan beklenen açıklama
Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Meclis Grup toplantısında konuşuyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Meclis Grup toplantısında konuşuyor. Erdoğan'ın açıklamalarına Meclis ve millet iradesini tanımlayarak başladı.
Saygıdeğer misafirler saygıdeğer milletvekili arkadaşlarım hanımefendile beyefendiler.. hepiniz en kalbi uygularımla selamlıyorumn.
Burası TBMM. Millet iradesinin tecelli ettiği çatı. İstiklalimizin sembolü olan bu Meclis hiç bir vesyeti hiç bir gölgeyi kabul etmedi. Bundan böyle de kabul etmeyecek. Bu Meclis milletimizin kurtuluş destanıdır. Burası milletin evidir. Bu evin 70 milyon sahibi vardır. Bu evde hiç bir ayrıma tabı tutulmaksızın herkesin hukuku savunulur. Milletimizle aynı kader çizgisinden yürüyeceğiz.
Milletimizin emanetine sahip çıkan tüm milletvekillerimi kutluyorum. Milletimizin iradesine saygı duyan ve onu savunan diğer milletvelkillerini de aynı gönülle kutluyorum. Hiç bir sorun çözümsüz değildir. Dönemsel sorunlar istikametimizi çeviremez. Rotamızı millet belirlemiştir. Biz milletin tarihi yürüyüşüne tanıklık ediyor eşlik ediyoruz. Milletimiz bu ülkeyi yönetenlerde adalet ve demokrasi istiyor. Ne bir eksik ne bir fazla. Hiç bir zaman bulunduğumuz mevki ve makmları kendi malımızın zannetmedik zannetmeyiz. başarı milletin başarısıdır. Bizi oy versin vermesin bütün vatandaşlarımızın hukukunu savunacağız. Bu sözler siyaseten söylenmiş sanılabilir.
Şu kısacık hayatımızda gölgelerin üzerimize geldiği zamanlarda güneşin doğuşuna binlerce kez şahit olduk. Ümitlerimizi taze tutmak zorundayız. Bu milletin aklına ve sağ duyusuna saygı duymalıyız. Esas mesele siyasetin alanını daraltmaya çalışan erkler arasındaki bir anlayışımn hala siyasetin içinde var olmasıdır. özellikle ana muhalefet partisi siyaseti içöeriden kuşatmaya siyasetin alanını daratlttığını herkes biliyor. Bir tek CHP Meclis'in yetkilerini aştığını savunuyor. Yüksek Mahkemeyi tehdit eden de CHP'dir. Dün mahkemeyi tehdit edenler bugün Meclis'i tehdit ediyor. Bu CHP ne istiyor peki. Erkeleri karşı karşıya getirip yetki çatışması meydana getirmek. Dokunulmazlıkları kaldırmadaki ısrarın sebebi de budur arkadaşlar. Siyasetteki kutuplaşmanın bedelini millete ödetiyorlar. kuyu kazma siyaseti bu millete hiç bir şey kazandırmadı. CHP'nin korku siyaseti bu millete ciddi zararlar veriyor. Bu korku siyaseti halkın ekmeğini büyütmez, milletin itibarını yükseltmez. İdeolojik hukuk kuralları ile TBMM'nin iradesini bloke etmek milli iradeye tavır almaktır.
Her karar her uygulama Anayasa'ya uygun olmalıdır. Anayasa'ya uygun olmayan hiç bir karar uygulanamaz. Anayasa'ya dayanmayan kararlar anlam taşımaz.
Anayasa'da bu hükümler yokmuş gibi davranmak bir sistem yetmezliğine yol açar. Bir sistem yetmezliği olduğunu düşünecek Türkiye'nin vakti yoktur.
Arkadaşlarımıza zaman zaman Anayasa'yı okumasını tavsiye ediyorum. Türkiye'nin erkler arasında çatışma yaşayacak zamanı yoktur. Anayasa'yı ideoljik gözle okumamalıyız. Egemenliğin uygulanması hiç bir kişiye ve kuruma bırakılamaz.
Yasama yetkisi Türkiye Büyük Millet meclisi'ne verilmiştir. bu yetki kimseye verilemez devredilemez.
kanun koyma yetkisi sadece ve sadece seçilmiş Meclis'e verilmiştir. Bu yetkiyi kimse yüce meclis'in elinden alamaz. Kimse kendini yasa koyucu yerine koyamaz..
Ayrıntılar gelecek...