Erdoğan, Başakşehir'de, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin, Bağlarbaşı Kültür Merkezi, 29 kavşak ve yol ile Başakşehir yatırımlarının toplu açılış ve temel atma törenine katıldı.

Başbakan Erdoğan, ''İşte onlar, gördüğünüz gibi partilerinin hesaplarını bile veremeyecek kadar yanlış yolların içerisindedir. Çevirdikleri hileler, dolaplar bir bir ortaya çıktıkça, bunlar milletimizin nezdinde çok daha rezil olacaklardır'' dedi.

Başbakan Erdoğan, törenin yapılacağı alana gelişinde alkışlar ve karanfillerle karşılandı. Konuşmasını yapmak üzere kürsüye, ''Türkiye seninle gurur duyuyor'' sloganlarıyla gelen Erdoğan, törene katılanlara ''Biz, sizlerle gurur duyuyoruz'' diye seslendi.

Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, İstanbul'un ve Başakşehir'in, ülke sevdalarının en iyi şahidi olduğunu belirterek, 1995 yılında Başakşehir'deki evlerin temelini atıp da 18 ayda sahiplerine teslim edeceklerini söylediklerinde kendilerine gülenlerin, bu konutları sahiplerine teslim ettiklerinde şok olduklarını söyledi.

Konutları o dönem 4 yıl vadeyle yaptıklarını, şimdi ise 10, 15 ve 20 yıl vadeyle Türkiye'nin 81 ilinde konut inşa ettiklerini anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''İş bilenin, kılıç kuşananındır. Hayatında bir dikili ağacı olmayanlar onu hayal edemez. Bu ülkeye hizmet aşkı olmayanlar bunu hayal edemez. Bunun için onlar sadece engel olmanın yollarını ararlar. Onların işi iftiradır. Onların işi engel koymaktır. Onların işi 'Acaba ne yaparız da bu hizmeti durdurabiliriz?' bunu yapabilmektir. Onun için de işte onlar, gördüğünüz gibi partilerinin hesaplarını bile veremeyecek kadar yanlış yolların içerisindedir. Zaman bizi çok daha haklı çıkaracaktır. Çevirdikleri hileler, dolaplar bir bir ortaya çıktıkça, bunlar milletimizin nezdinde çok daha rezil olacaklardır.''

İSTANBUL'DA SUSUZLUK YOK

Başbakan Erdoğan,''Şimdi çıkmış bu CHP, İstanbul'un su sorununa yönelik sempozyum düzenliyor. Bunlar şaşırmış, şaşırmış'' diyerek, İstanbullunun 1994 yılında yaşadığı susuzluğu hatırladığını söyledi.

Erdoğan, şunları kaydetti:

''Biz o zaman İstanbul'u CHP zihniyetinden teslim aldık. İstanbul'un susuzluğunu biz giderdik. İstanbul'un nasıl çöp dağlarıyla yüklü olduğunu İstanbullu biliyor. Yıllardır İstanbul'da CHP zihniyeti vardı. İstanbul'un hava kirliliğini de İstanbullu biliyor. Belki 14-15 yaşındaki, 20 yaşındaki gençler bilmeyebilir. Gençler; annelerinize, babalarınıza sorun. '1994'ün İstanbul'u nasıldı?' diye sorun. 'Hava kirliliği neydi, çöp dağları var mıydı?' diye sorun. 'Anne, banyolardaki su bidonlarından dolayı küvetler ne durumdaydı?' diye sorun.

İstanbul su istasyonlarından geçilmiyordu, o hale gelmişti. Neden? Çünkü İstanbul'da su yoktu. Ama biz geldik, iktidar olduk ve Ferhat'ın dağları deldiği gibi Istranca Dağları'nı deldik. 180 kilometreden Terkos'a su getirdik. Ve işte o gün bu gündür, İstanbul'da susuzluk yok. Bugün de yok, Allah'ın izniyle yarın da olmayacak.''

BUGÜNE KADAR SUSTUM

Başbakan Erdoğan, bu konuda tüm tedbirleri aldıklarını vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Kısa bir süredir bu CHP tutturmuş, 'Ankara susuz, Ankara susuz. Ankara'nın suyu şöyle, Ankara'nın suyu böyle.' Önce sen kendine bir bak. Bak ben bugüne kadar sustum, konuşmadım ama şimdi bunu kendime dert edindim. Bakanlar Kurulunda da Sağlık Bakanı ile Çevre ve Orman Bakanına talimat verdim. Pazartesi günü son çalışmalarını yapıyorlar. 81 vilayetin tablosunu önümüze getirecekler. Sonra bütün belediyelerde suyun kalitesini, değerlerini ortaya koyacağız. O zaman her şey meydana çıkacak, merak etme. Böyle burada bu tür toplantılar yapmak suretiyle 'İstanbullu benim peşime takılır' diye bekliyorsan Baykal, boşuna uğraşıyorsun boşuna. Bu ülkede CHP'ye iktidar yok.''