Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle;

-Dün Afganistan'da hayatını kaybeden 3 Türk vatandaşımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Afgan yetkililerle görüşmelerimiz oldu. Ciddiyetle soruşturulması ve faillerin bulunması talimatını verdik.

-1 Haziran'da yenilenen seçimler oldu. En önemli merkezler Ağrı ve Yalova oldu. Ağrı'da önce BDP kazandı itirazlarımızı yaptık. Pazar günü yenilenen seçimlerde BDP adayı kazandı.

-Yine Yalova'da seçimler yenilendi. CHP adayı kazandı. 14 merkezden 5'in AK Parti seçimleri kazandı.

- 30 Mart seçimlerinde AK PArti yüzde 43 oranında oy aldı. 1 Haziran'da ise partimizin oyu 2 puan artarak yüzde 45 oldu. CHP ve MHP de de artış oldu MHP'de düşü oldu.

-Ağrı ve Yalova'da AK Parti'ye karşı ittifak yaptıklarını gördük. CHP ve MHP'nin toplam oy oranı AK Parti'ye yetişemedi.

-Biz bu seçimleri analiz ediyoruz. MHP ise 1 Haziran'da esamesi silinmiştir. CHP ise genel manzaraya bakmaktan çok Yalova'yı başarı sayıyor.

-MHP son seçimde kimliğini CHP'ye teslim etmiştir. Kendi varlık ve kimliğini inkar etmeye dönüşmüştür.

-MHP adeta vagon parti olmuştur.

-2010'da MHP terör örgütleriyle beraber hareket etmiş ağır bir yenilgi almıştır. 2011 ve 2014 seçimlerinde de CHP'nin oy deposu olmuştur.

-MHP'li kardeşlerimiz partilerinin durumunu sorgulamalı. 

-Hakkari'de Türk bayrağı sallayamayan ama Ankara'ya gelip bozkurt işareti yapıyorlar. Bunlarda her tür yol var.

-Bir MHP'li nasıl olur da Ankara'da Türk bayrağını yakan zihniyetle beraber olabilir. İstanbul'da 'Zulüm 1453'te başladı' diyen bir gençliğe sahip çıkan CHP ile hareket edebilir.

GEZİ'NiN YILDÖNÜMÜ

-CNN'nin dalkavuğu gelmiş Gezi'ye ülkemi dünyaya farklı tanıtacaktı. Suç üstü yakalandı.

-Gezi'nin yıldönümünde günler öncesi isyan çağrısı yapanlar avuçlarını yaladı.

-Polis şamar oğlanı değildir. Polisin savunma hakkı yok diye birşey olabilir mi?

-Geçenler de polisler için 'Bu ne sabır' dediğimde başta Kılıçdaroğlu rahatsız olmuş.

-Neden rahatsız oluyorsun. Git bu yaptıklarını ABD'de Avrupa'da yap bakalım.

-Polisimizin dik duruşu sayesinde eylemciler Taksim'e çıkamadı.

-1 yıl önce milletin iktidarına karşı malum çevreler ellerindeki tüm imkanları seferber ettiler.

-Yazarlar, medya, yorumcular, sözüm ona gazeteciler sanatçılar, tüm objektifleri Türkiye'ye çevirdi.

-İş dünyası, işverenler, örgütler, başta CHP olmak üzere umudunu kaosa bağlamışlar bu eylemin içinde yer aldı.

-Ancam milletimiz amacın ne olduğunu gördük.

-Hatta bir sanatçı müsveddesi 'Hala bunu bir ağaç meselesi olduğunu anlamadınız mı' yazıyor.

-Caminin içine girip orada her türlü bira şişelerine varıncaya kadar, nasipsizlieri savunan nasipsizler var.

-Ellerine dozerleri geçirip kaldırımları söktüler, başbakanlık ofisini yakmaya yıkmaya çalıştılar.

-Duvarlara yazılan ahlaktan yoksun yazıları yazanları milletimize anlatmayacak mıyım?

-Demokrasi sadece sandık değildir diyenlere katılmıyorum. Demokrasinin yolu sandıktan geçer.

SIRRI SAKIK'A SERT SÖZLER

-Şu an Ağrı'da seçimi kazanan zat, 'Devlet terörü' diyor. Bir milletvekili olarak bu ülkede devlet teröründen bahseden kişi önce aynaya baksın. Sen terör desteğiyle seçildin.

-Kan varsa sizde var. Diyarbakır'da annelerin sesine tahammül edemediniz. Anneleri oradan kaldırdınız.

-Belediyenizin önünden yıkama bahanesiyle oradan kaldırdınız.

-Tehditlere başladınız. Biz iktidar olarak bunu takiple sorumluyuz.

-Çocukları pikniğe götürüyoruz diye alıp kaçırıyorsunuz. Bu nasıl barış.

-Bizim çözüm sürecimiz farklı olacak. Bir taraftan çözüm süreci, barış diyeceksiniz. Diğer taraftan çözüm sürecini  engellemeye çalışacaksınız.

-Ama bizim de B ve C planımız devreye girecek..

-AK Parti iktidarını Demokrat Parti iktidarının akibetiyle birleştireceklerini sandılar. 

-Hukuktan asla taviz vermedik. Sokakları vandallara teslim etmedik. Geldikleri gibi dönüdüler.

PARALELLERE KARŞI DA DİK DURDUK

-Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan' diye geçen fezlekeyi paralel medyaları yalanlıyor.

-Bu fezleke ortaya büyük oranda ortaya çıkarıldı.

-Hepsi bunların hesabını verecek. İnlerine artık girdik.  Bütün pisliklerini ortaya dökeceğiz.

-Bu fezleke silinmek üzereyken ortaya çıkıyor. 

-Türkiye'de artık hiçbir darbe girişimi hesapsız kalmayacak. Sorumluları adalete teslim edeceğiz.

-Pensilvanya, CHP genel müdürünün eline bir belge verdi. O da doğru mu yalan mı bilmeden ortalarda salladı.

-30 Mart'ta millet hem Pensilvanya'daki ihanet cephesine hem de CHP'ye dersini verdi.

-Şimdi CHP'de hesaplaşma başladı. Hem Pensilvanya'yla işbirliği yapıp hem de seçimi kazanamayacaksın diye sormaya başladılar.

-Bir rapor hazırlamışlar gündem değiştirmek için. Balyoz raporunda Pensilvanya'ya en ufak eleştiri yok. Herşeyi hükümetin üstüne yıkmışlar. 

-Belli ki CHP artık haşhaş almaya başlamış.

-Gezi olayları ve 17 Aralık Türkiye'ye 1 yıl kaybettirdi.

KAÇIRILAN ÇOCUKLAR

-Terör de sokak eylemleri de bugüne kadar hiçbir netice alamadı. Bundan sonra da alamaz. Şiddet hiçbir meselenin çözüm aracı değildir. Arkasında kandan gözyaşından acıdan başka bir şey getirmez. 

-2010 yılında terör örgütü içindeki 5 kadın terörist dağdaki zorbalığa dayanamayarak örgütten kaçma kararı aldı. Diyarbakır kırsalında örgüt mensuplarınca yakalandılar. Bu beş kadını bir mağaraya hapsettiler.

-Günlerce işkence yaptılar. Ardından acımasızca katlettiler. Cansız bedenlerini bilinmeyen yerlere gömdüler. Anneleri babaları yavrularının öldüğünden habersizdi. Bu katliama şahit olan İranlı bir kadın terörist dayanamadı.

- Anneleri aradı yavrularının katledildiğini duyurdu. Bu olayı haber aldığımız anda güvenlik güçlerimizi görevlendirdik. Çeşitli vesilelerle olayı gündeme taşıdık. Terör örgütü bir açıklama yaptı. Kış hazırlıkları sırasında jeneratör gazından zehirlendiler dedi.

- Vicdansızlık bununla da kalmadı. 1 yıl geçtikten sonra bu kadın teröristler için cenaze düzenlediler. Şu hale bak. Çünkü karakterleri cibilliyetleri bu. HDP'nin bazı kadın milletvekilleri bu alçakça cinayete sahip çıktı. Bu cenaze törenlerinde boy gösterdiler. BDP bunu sorgulamadı. Güya özgürlük yanlısı barıştan yana olan güya kadın hakları yanlısı vekilleri bu katliamı sorgulamadı. Bunu gizlemeye çalıştılar.

- 2011 yılında Cudi dağındaki operasyonda şuna şahit olduk. Teröristler mağarada kıstırılıyor iknaya çalışılıyor. Nihayet teslim oulyorlar. Bir tanesine subayımız soruyor. Annen baban sağ mı? Terörist bilmiyorum diyor. Kaç yıldır görüşmüyorsun diye soruyor, 5 yıl diyor.

- Değerli arkadaşlar bunlar üzeri örtülemeyen yüzlerce hikayeden sadece bir tanesi. Buna benzer çok acı yaşandı. 

-Çocukları aldılar dağa götürdüler. Yıllarca ailelerinden gizlediler. İşlerine gelmeyince de vahşice katlettiler. Genç bir çocuğun annesiyle babasıyla 5 yıl boyunca görüşmesini engelleyerek neyin mücadelesi veriliyor? Buradan mı özgürlük ve barış gelecek? Vicdanın olmadığı yerde özgürlük olur mu? Biz terör örgütünden ne vicdan ne insaf bekliyoruz.

-Ama ben BDP'nin şimdi HDP'nin yöneticilerine soruyorum.

-Sizin çocuğunuz insafınız vicdanınız yok mu? Maalesef. Kaçırıyorlar dağa götürüyorlar kendi çocuklarını da ABD'ye götürüyorlar. Fark bu. Benim doğudaki Kürt kardeşimin bunu bilmesi lazım.

-Bizim yavrularımız dağlara kaçırılırken şu anda bölücülerle el ele olan BDP'nin başındakiler veya milletvekilleri veya belediye başkanlarının çocukları da ABD'de Avrupa'da eğitim alıyorlar veya turistik seyahat ediyorlar.

-Doğuda yoksul halkın çocukları dağda insanlık dışı bir hayata mahkum edilirken, ey HDP vekilleri siz evde çocuklarınızın yüzüne nasıl bakıyorsunuz?

-Annler babalar, bunlara karşı sesini yükseltiyor, artık terör örgütü karşısında susmuyorlar.

-30 yıldır susturdunuz, artık daha fazla susturamayacaksınız. Zorbalıkla onları susturdunuz. Artık bastıramayacaksınız.

-O bölgedeki vatandaşlarım barışın tadına vardı. 1,5 yıldır anneler babalar akşam sofrada bir araya geliyor, barışın huzurun tadının çıkarıyor.

-Polis taşlayarak, yol keserek şımarık tavırlara asla tahammül etmeyiz.

-Biz bu taşın altına elimizi değil vücudumuzu koyduk. Bu meseleyi ne olursa olsun çözeceğiz.

-Bu yol kesmeler insani midir? Yol kesmek tarihimizde eşkiyalık diye bilinir. Terörist eşkiyanın çok daha ötesinde.

-Haraç kesiyorlar. Devlete bu kadar vergi veriyorsun, bize de vereceksin diyorlar. Biz bun sürecin sabote edilmesine izin vermeyiz.

-BDP-HDP bu yol kesmelere evet diyor mu? Bu insani mi?

-Biz siyaset dışı yöntemlere başvurmak istemiyoruz. Eğer korkuyorlar ve tehdit ediliyorlarsa BDP'liler bize söylesinler. 

-Diyarbakır'daki anneler kadar yürekleri yoksa söylesinler bilelim. Anneliğini siyaseti, sağı solu yoktur.

-Biz süreci tüm anneler ve babalar için başlattık. Ve inşallah sonuna kadar götüreceğiz.

-Tüm annelerin kan tüccarları ve terör baronlarına itiraz etmelerini istiyoruz. Annler ne kadar bu sürecin içinde yer alırsa sonuç daha iyi alınır.

-Ben şahsım ve partim adına Diyarbakır'daki o anneleri yürekten selamlıyorum.