Erdoğan'ın Anayasa değişikliği planı

Erdoğan'ın Anayasa değişikliği planı

Venedik kriterleri esas alınacak. Parti kapatılmayacak cezalar kişiye.. Çift daireli Anayasa Mahkemesi yolda. Üyelerin bir kısmını TBMM seçecek.

Sabah gazetesi yazarı Nazlı ILICAK'ın aktardığı Erdoğan'ın ağzından önemli ayrıntılar

Venedik kriterleri esas alınacak. Şahıslar, düşüncesini ifade ettiği için değil, şiddete başvurduğu takdirde siyasi yasak kapsamına girecek. Erdoğan, yüzde 50'yi hedef olarak önlerine koyduklarını belirterek, anketlere göre kesin tahmin yapacağını söyledi..

İzmir-İstanbul arası uçuşta, Tayyip Erdoğan, gazetecileri uçağın ön bölümüne davet etti. Sanki sabahtan itibaren peş peşe iki miting yapan o değildi. Terütaze görünüyordu. Herhalde politikacılar, halkla buluşunca, vücutlarındaki adrenalin yükseliyor; bu da onlara, hem dinamizm kazandırıyor, hem de mutluluk veriyor. Bana kilo kaybetmiş gibi geldi. Arkadaşlardan biri özel bir beslenme yöntemi olup olmadığını sordu. "Tamamen yerel gıdalar alıyorum" dedi. Hangi vilâyete giderse, oranın özelliği olan yemeği yiyormuş. İki mitingden sonra, biz gazeteciler evlerimize dönüp, rahat bir uyku çekmeye hazırlanıyorduk. Ama onun önünde daha üç randevu vardı:

1) Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman,

2) Japon Prensi Naruhito Kotaishi

3) Irak Cumhurbaşkanı Celâl Talabani.

İzlenimlerimi yazayım: Erdoğan'ı zayıflamış ama dinç gördüm. Mutluydu ve partisinin zaferinden emindi. yüzde 50 olamasa dahi, yüzde 45'in altını hiç düşünmüyor gibi geldi. Seçim sonrası, özellikle siyasi partilerin kapatılması hususunda önemli bir tartışma çıkabilir. Zira Erdoğan, partiler kapatılmasın, sadece sorumlu bulunan kişiler cezalandırılsın istiyor. Bunun yanı sıra, Anayasa Mahkemesi'ne kişisel başvuru hakkının tanınması, Yüksek Yargı'nın yapısında da değişiklik getirecek. Artan iş yükü sebebiyle, Anayasa Mahkemesi bünyesinde, ikinci bir daire daha kurulacak; üye sayısında artış ve üyelerin bir kısmının TBMM tarafından seçilmesi söz konusu. Tayyip Erdoğan, bu konuda, eski Başkan Mustafa Bumin'in önerisini hatırlatıyor. Bumin, hem ikinci bir daire kurulmasını, hem de üyelerin bir kısmının TBMM tarafından seçilmesini istemişti.

Nisan içinde, yepyeni bir anayasa paketine değil ama tartışma yaratabilecek, can alıcı düzenlemelere hazırlıklı olalım.

Tayyip Erdoğan, pazar akşamı, İzmir mitingi dönüşünde, Ata uçağında gazetecilerin sorularını cevapladı.
İşte toplu mülâkattan satır başları:

* Seçimlerde yüzde 50'yi hedef olarak önümüze koyduk. Bu hafta, kamuoyu araştırmaları geliyor; kendi gözlemlerim de var, önümüzdeki günlerde seçim sonuçlarına ait daha kesin rakamlarla bir değerlendirme yapabilirim.

* "Türk Silâhlı Kuvvetleri'nin Kuzey Irak'a operasyonu olumlu havayı dağıtmaz mı?" sorusu üzerine: Türkiye Cumhuriyeti'nin muhatabı Irak'ın merkezi yönetimi. Ben Talabani ile görüşüyorum. Yakında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Irak/Bağdat ziyareti var. Ama tabii ki, Kuzey Irak ile de alt düzeyde temaslar devam ediyor. Sınırın iki tarafındaki halk akraba. Operasyonlar, Türkiye-ABD ve Irak arasında, istihbarat paylaşımı bağlamında gerçekleşiyor.

* "Abdullah Gül, İran yolculuğunda 'İyi şeyler olacak' diye konuştu. Ne demek istedi?" sorusu üzerine: İyi şeyleri Diyarbakır'da açıkladım. Ama şunun da altını çizeyim: Biz kimlik siyasetinden yana değiliz. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı birleştirici bir kimlik. Buna mukabil herkes, her etnik unsur, kendi kimliğiyle övünmeli. Her etnik unsur saygı görmeli. Sadece Kürt kökenli vatandaşlarımız değil, Alevilere yönelik de olumlu gelişmeler gerçekleşti. Din Kültürü ve Ahlâk dersine Alevilerle ilgili 32 sayfa ilâve ettik. Beğenilmiyorsa, bir komisyon oluştursunlar; üzerinde mutabakata vardıkları metni ders kitabına koyalım.

* Seçimden sonra Siyasi Partiler Kanunu ile Seçim Kanunu'ndaki değişikliklerle birlikte, Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru hakkının tanınmasını ve Ombudsmanlık müessesesini getireceğiz. TBMM Başkanı Köksal Toptan, 'Uzlaşma komisyonu kurulsun' diye partilere çağrıda bulundu. CHP katılmazsa, gene anayasa değişebilir. Diğer partilerle bunu Meclis'ten çıkarabiliriz ama CHP yeni düzenlemeleri Anayasa Mahkemesi'ne taşırsa, nasıl bir netice doğar bunu bilemiyoruz.

* Siyasi partilerin kapatılması Venedik kriterlerine uydurulacak. Sadece, şiddete başvuran ya da şiddeti tahrik edenler cezalandırılacak. Tüzel kişilerin, yani siyasi partilerin cezalandırılması doğru değil. Yalnız eylemi yapan kişiden hesap sorulmalı. O kişi teröre mi başvurmuş, ya da teşvik mi etmiş, mahkeme bunu tesbit eder, o zaman, elbette söz konusu şahsa siyasi yasak getirilir. Fikirlerinden dolayı, şunu konuşmuş, bunu konuşmuş, kişiler cezalandırılamaz.

* Seçim yasasında, bizim projemiz, 100 kişilik Türkiye milletvekilliği. 450 kişi bugünkü sisteme göre seçilecek, 100 kişi için baraj tamamen kaldırılacak. Bir parti, yüzde 5 aldı diyelim; 5 milletvekili çıkaracak.

* Nisan başında Türkiye'de toplanacak Medeniyetler İttifakı yemeğine Obama da katılacak. Onun katılımıyla, dinler ve kültürler arası diyalog daha sağlam bir zemin kazanacak.

* "İzmir'den ümitli misiniz?" sorusu üzerine: Ne demek ümitli miyiz? Zaten geçen seçimde CHP ile arada az bir fark vardı. Adayımız Taha Aksoy, İzmir için büyük şans. İzmir'i AK Parti kazanırsa, Ankara, İstanbul, Antalya'da yaşadığımız büyük değişim sürecini İzmir de yaşayacak.

* Diyarbakır'da AK Parti'nin oyları tırmanıyor. Önümüzde bir hafta 10 günlük bir süre var. Türkiye genelinde, hem Diyarbakır'da, hem diğer illerde de, partimizin lehindeki olumlu havanın devam edeceğini sanıyorum.

Sabah