Etnik Ruslar'ın Kafkasya'dan Göçü

Etnik Ruslar'ın Kafkasya'dan Göçü

Kafkasyalı nufustan rahatsız olan Rus milliyetciler haziran ayında gösteriler yapmıştı

Kafkasya'nın kontrol altına alınması süreci içerisinde Rus yerleşimcilerin Rus ordularını takip ederek Kafkasya'ya yerleşmeleri 16. yüzyılda başlayarak 19. yüzyılda da devam etti. Bölgeye gelen ilk Ruslar eski yaşadıkları yerde kendilerine baskı yapanlardan kaçarak mülteci olarak geldiler ve buradaki insanlar arasına yerleşerek yerel elbiseler ve yaşam tarzını kabullendiler. Daha sonradan Sovyet ordusunun peşinden gelen Ruslar dağlılar tarafından hiç de hoş karşılanmadı ve ilk gelenlere nispeten oldukça farklı tepkiler gördü. Dağlıların tarihindeki en kanlı ve trajik dönem olan 19. yüzyılda bölgenin yerlileri dağlık bölgelere çıkmaya zorlandı ve toprakları Rus Kazaklarına verildi.




Bölgedeki Rus yerleşimi 19. yüzyılda zirveye ulaştı. 1941'de savaşın patlak vermesinden sonra Sovyet hükümeti, Ukrayna’dan ve Nazi Almanya’sının işgal ettiği Rusya'nın orta kesimlerinden insanları toplu şekilde yerleştirdi. İdeolojik sebeplerden dolayı Sovyet döneminde Kafkasya'ya yerleşen Rusların çoğu aydın kesimdendi. Hiç şaşırtıcı olmasa gerek, 1970'lerin ortalarında Kafkasya'da bir nüfus krizi patlak verdi. Bölge halkının açılan iş imkanlarını doldurması ve Rus aydınlarının çalışma fırsatlarının az olması bu krizin sebeplerindendi. 1970'lerin sonlarından itibaren sayıları oldukça fazla olan petrol uzmanlarından (kimyager, öğretmen, profesör vb.. dahil olmak üzere) değişik alanlardaki bir çok uzman bölgeyi terk etmeye başladı. Sovyet Birliği'nin dağılmasını takip eden olaylar Rusların Kafkasya'dan göç sürecini hızlandırdı ve Çeçen savaşı da Ruslar için Kuzey Kafkasya cumhuriyetlerinin terk etmenin geri dönülemez bir karar olmasına sebep oldu.




1990'larda daha önceden Kuzey Kafkasya cumhuriyetlerinde yaşayan Ruslar yeni şartlara adapte olmak için bu cumhuriyetlere yakın olan Stavropol, Krasnador ve Rostov bölgelerine yerleştiler. Bu üç bölgeyi çekici kılan şey Rusların eskiden yaşadıkları Kuzey Kafkasya cumhuriyetlerine yakın olmalarıydı. Çünkü Ruslar buralara göç etmeden önce yaşadıkları Rusya'nın orta kesimlerinde kendilerini yabancı gibi hissediyorlardı. Asırlarca dağlılarla birlikte yaşadıktan sonra onların psikolojik düşüncelerini ve günlük yaşam arzlarını içlerine çekmişlerdi. Yeni evlerinde kendilerini 'Rus' haricinde her şekilde isimlendiren (Çeçen, Dağıstanlı, Çerkes) yerli Kazaklar ile asla ortak bir payda da buluşamadılar.




Bugün bu bölgelerde kendilerine bir yer bulamamış olan ve kendilerine daha yakın olduğunu düşündükleri bir topluma entegre olamayanlar giderek kuzeye hareket ediyor. Bu göç korkutucu seviyelere ulaşmaya başlıyor. Mesele şu ki bu ezici Rus çoğunluğunun olduğu bölgelerde yaşayan Ruslara oluyor. Diğer taraftan dağlılar Kuzey Kafkasya cumhuriyetlerine komşu bölgelere (Stavropol, Krasnodar, Kalmuk bölgesi) göç ediyor. Stavropol Dağıstanlılarla dolu ve hatta yerli sayı olarak Rus nüfusundan çok daha fazla oldukları köyler bile var. Krasnodar ve Rostov bölgeleri Çeçenleri kayıt etmeyi reddederek bu göçleri engellemeye çalışıyor. Ve buna rağmen bu bölgelerdeki Çeçen nüfusu her sene artıyor. Yakın zaman öncesine dek buraya yerleşen Ruslar için mesele kültürel entegrasyon yada ekonomik fırsatlar değil çocuklarının güvenliğiydi. Şimdi mümkün olduğu kadar çok Kafkas dağlarından uzağa gitmeye çalışıyorlar.




Problem o kadar büyük bir hale geldi ki Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından bile itiraf edildi. 2005'deki bölgeye ziyaretinde Rostov bölgesindeki Veşenkaya Kazak köyünde atamanlarla yaptığı görüşmede "Etnik Rus nüfusunun göçünün tüm Kuzey Kafkasya için bir problem" olduğunu dile getirmişti.




Dürüst olmak gerekirse nüfus çoğunluğunu başka milletlerin oluşturduğu eski Sovyet bölgelerini terk ettikleri unutulmamalı.

Bir zamanlar Tacikistan, Kırgızistan, Özbekistan, Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan'da bulunan Rus kolonilerinde Rus varlığı küçük gruplardan ibaret. Bu Batlık devletleri ve Kuzey Kafkasya cumhuriyetleri (Rus nüfusunun uzun zamandır sabit kaldığı Adıgey Cumhuriyeti hariç) gibi bir zamanlar Rusların çoğunlukta olduğu bölgelerde de bir sorun. Rusların bu şekilde yer değiştirmeleri hükümeti rahatsız ediyor. Çünkü dışarı yapılan göçler Rusya Federasyonu'nun temel doğal hazinelerine ev sahipliği yapan ve toprakların geliştirilmesi için nüfusa ihtiyaç duyulan Sibirya ve Uzak Doğu’yu vurdu.




Son 15 yıl içerisinde Çeçenya ve İnguşetya etnik cumhuriyetler haline geldi. Durum bölgedeki diğer cumhuriyetlerde de (Dağıstan, Kabardey-Balkar, Karaçay-Çerkes) farklı değil. Sadece Adıgey'deki durum daha az dramatik ve var olan kanıtlara bakılırsa Rusça konuşanların tüm etnik cumhuriyetlerden göçünü beklemek mümkün. Onlar daha önce Çeçenya'da yaşayan Rusların kaderini paylaşmamak için kaçıyorlar. Bununla birlikte etnik cumhuriyetlerde etnik politikaların uygulanması da önemli bir konu ve Ruslar haklarının ihlal edildiğini hissediyor.




Rus yanlısı Çeçen hükümetine devlet başkanı olarak getirildikten sonra Ramzan Kadirov'un yayınladığı ilk kararnamede 1990'larda Çeçenya'dan kaçan Rusların geri dönmeleri ile ilgili bir madde de var. İnguşetya Devlet Başkanı Murat Zyazikov da benzer girişimlerde bulundu. Bölgedeki büyük işsizlik oranı, Caharkale'deki yıkım, altyapı eksikliği ve gelecek için neredeyse hiçbir garantinin olmaması göz önünde bulundurulduğunda Rusların geri dönmeleri konusunda yakın zamanda kayda değer sonuçlara ulaşılması mümkün görünmüyor. Üç etnik Rus'un vurulduğu ve bir cenaze törenine bombalı saldırı yapıldığı İnguşetya'daki yakın zamanda meydana gelen olaylar bölgedeki durumun hala çok kötü olduğunu ve gerçek bir tahlilin Moskova'nın bölgedeki kuklalarının romantik fikirleri için pek umut verici olmadığını gösteriyor. Hala küçük bir Rus nüfusuna sahip olan Dağıstan Ruslardan ev ve toprak satın alımını yasaklayarak bu konuya hükümet seviyesine çözüm getirmeye çalıştı.




Çeçenya'daki savaşın başlangıcında her sorun basın tarafından anti-Çeçen hissinin bir örneği olarak resmedildi. Bununla birlikte bugün açık bir şekilde etnik kökenli olan tüm olaylar 'Çeçenya'nın kontrol altına alınması' politikasından dolayı sıradan işlenen suçlar gibi gösteriliyor. Kısa bir süre önce Stavropol'da öğrencilerin öldürülmesi bölgeden Çeçenlerin çıkarılması için toplu bir gösteriye yol açmıştı ancak ulusal Rus basını tarafından etnik bir zıtlaşma olarak ele alınmamıştı.




Etnik Rusların Kafkasya cumhuriyetlerinden göç etmelerinin bazı sebepleri var ve bunlardan en önemlisi bölgelerdeki bağımsızlık yanlılarının faaliyetlerinden kaynaklanan politik istikrarsızlık. Ekonomideki düşüş, çeşitli uzmanlar için uygun iş imkanı olmayışı, yerli insanların artan etnik hassasiyeti ve etnik liderler tarafından kişisel yükselme için bir alet olarak kullanılan Rusların kötülenmesi bu göçte etkili olmuştur. Bu faktörler göz önünde bulundurulduğunda dağlıların yakın bölgelere toplu göçleri ile birlikte Stavropol ve Krasnodar bile etnik Rusların daha merkezi bölgelere toplu göç etmeleri ihtimali ile karşılaşabilir. Bu yüzden yakın bir gelecekte bölgede istikrarın sağlanmasından söz etmek oldukça zor. Bu faktörler bölgede yeni sorunlara yol açıyor ve bu sorunlar sadece Rus hükümetinin yeni bir politika seçmesi ve bölgeye büyük miktarda finansal yardım yapması ile çözülebilir. Etnik gruplar arasındaki anlaşmazlıkların yoğunluğu azaltılmalı. Aksi halde bu anlaşmazlıkları Putin'in görev süresince gerçekleştirdiği tüm ekonomik başarıların yok edilmesi ile sonuçlanabilir.


ajans kafkas