"Ey Türk Faşisti"
Birinci vazifen Türk matbaalarını yıkmak, makineleri ısırmak, demirleri dişleyip duvarlara saldırmaktır...
Başbakan Erdoğan, TBMM'de Anayasa değişikliği oylamaları devam ederken grup toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi.
Erdoğan, grup toplantısında, Tan Gazetesi'nin yakılmasını CHP'den bilen Aziz Nesin'in 5 Şubat 1948'de CHP'için Gençliğe Hitabe'den uyarladığı ağır sözlerle dolu metni okudu...
Erdoğan CHP'yi Aziz Nesin'in, Tan Gazetesi'nin yakılmasından sonra 5 Şubat 1948'de Zincirli Hürriyet'in birinci sayısında kaleme aldığı ilginç uyarlamayı okudu.
İşte Nesin'in Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi'nden uyarladığı, "Ey Türk Faşisti" başlıklı yazısı...
Birinci vazifen Türk matbaalarını yıkmak, makineleri ısırmak, demirleri dişleyip duvarlara saldırmaktır. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli, gazeteleri çamurlara serip, üzerlerinde ağzın köpürünceye kadar tepinmektir. Bu temel partinin hazinesidir..
Bir gün nümayiş yapmak için emir alırsan, bütün polisleri yanı başında bulacaksın.
Meydanlarda, kitaplarını yaktığın, namuslu insanlar, bütün dünyada eşi emsali görülmemiş şekilde işkenceye tabi tutulabilirler. Emniyet müdürlüğümüzde dövülebilir. Demir ahmet tarafından sövülebilir. Bütün malları mülkleri zaptedilmiş, matbaaları yakılmış, gazeteleri kapatılmış, evleri tarumar edilmiş , çoluk-çocuğu dağıtılmış , haneleri işgal, kendileri perişan edilmiş olabilir.
Bütün bu şartlardan daha elim ve daha vahim olmak üzere, Amerika'dan borç dahi alınabilir. hatta bu borç alınan paralar ziyafetlerde yenebilir.
Ey faşist yumurcakları ! İşte bu ahval ve şerait içinde dahi bütün bu yapılanları kafi görmeden, vazifen matbaaları yıkmak, makineleri ısırmak, namuslu vatanperverleri parçalamaktır. Muhtaç olduğun kazma, balta halk partisinin ambarlarında mevcuttur..'
BU GRUP; OYUNLARA, SİNSİ GİRİŞİMLERE ASLA BOYUN EĞMEYECEKTİR
-Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti içindeki birlik ve beraberliği kıskananların türlü oyunlar içine girdiğini, kardeşliklerini zedeleme cüretini gösterdiklerini belirterek, "Bu grup bundan sonraki süreçte bu oyunlara, bu sinsi girişimlere asla ve asla boyun eğmeyecektir." dedi.
Erdoğan, AK Parti grup toplantısında yaptığı konuşmada, Anayasa değişikliği görüşmelerinde 8. maddenin paketten düşmesiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. TBMM'nin bugünlerde tarihi oylamalar yaptığını, tarih kararlar verdiğini belirterek, "Statüko devam mı edecek yoksa Türkiye değişecek mi? Demokrasi az gelişmiş mi kalacak yoksa standartları yükselecek mi? Türkiye küçük mü düşünecek yoksa kendisine büyük hedefler belirleyecek? Bu milletin makus talihi değişecek mi yoksa bu milletin değişmez gibi görünen kaderi değişecek mi? Bu ülke zincirlerinden prangalarından kurtulacak mı yoksa 'böyle gelmiş böyle gider' denilip ülke yerinde saymaya mahkum edilecek? Oylanan budur." dedi.
Erdoğan konuşmasında, oylamalara milletvekillerinin katılmasına izin vermeyen CHP ve BDP'yi eleştirerek, "AK Parti Genel Başkanı'na, yönetimine 'dikta' diye hitap edenler dün diktanın olmadığını gördüler." dedi.
CHP'nin milletvekillerinin konuşmalarına izin vermesine rağmen oylamaya katılmamasını milletvekillerine olan güvensizliğe bağlayan Erdoğan, "Bir lider kendi milletvekiline güvenmezse neye güvenecek? O zaman sen bu siyaseti niye yapıyorsun. Hani demokrattın? Aynı şeyi BDP de yapıyor. Onlar da güvenemiyor. Bunun neresi demokrasi. Diğeri de bakıyorsun iskartaları getirin diyor. Milletvekilleri üzerinde milletin hür iradesine saygısızlık değil mi?" sorularını yöneltti. Erdoğan, bugüne kadar Türkiye'de en son DTP ile birlikte 26 partinin kapatıldığına işaret ederek, şunları söyledi:
"Kapatma şartlarına dokunmadan, kapatma kararına etki etmeden, bu süreçte siyasetinde söz sahibi olması gerektiğini savunduk. CHP bu değişikliğe destek olmayarak hem kendisini, hem milletin kendisen verdiği desteği inkar etti. MHP bu değişikliğe destek olmayarak kendisine verilen oylara, millet emanetine ihanet etti. BDP parti kapatmaları mağduru siyasetin temsilcisi olarak hem kendisini inkat etti. Hem de reva görülen haksızlıklara alkış tutmuş, statükoların safında yer almıştır. Ben emin gibi milletvekillerine saygı duysa bu sonuç ortaya çıkmayacaktır. Takdir yüce Meclis'in. Milletim hesap günü geldiğinde tüm olup bitenleri en iyi şekilde değerlendirecektir. Seçmenin talebini göz ardı edenler yatağa yattıklarında vicdan azabı çekmeseler hesap günü geldiğinde milletin takdiri ile yüzleşeceklerdir. "
AK Parti içindeki birlik ve beraberliği kıskananların türlü oyunlar içine girdiğini, kardeşliklerini zedeleme cüretini gösterdiklerine işaret eden Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu grup bundan sonraki süreçte bu oyunlara, bu sinsi girişimlere asla ve asla boyun eğmeyecektir. Bu grubun uyumu, dostluğu, kardeşliği, birlik ve bütünlüğü asla zedelenmeyecek, bu kadro, bu hareket tarih yazmaya devam edecek. 8. madde ile ortaya çıkan manzara AK Parti grubundan daha ziyade diğer partilerin tabanlarında tartışılmaya devam edecektir. Türkiye'yi tartışmasız rahatlatacak, tartışmasız demokrasi standartlarını değiştirecek böyle bir değişikliğe destek olmadıkları için tarih de, millet de CHP'yi, MHP'yi, BDP'yi yargılayacaktır. "
"Durmak yok yola devam" diyen Erdoğan, "Birlik içinde, bütünlük içinde, kardeşlik ikliminde yola devam. Millet için, memleket için, ülkemiz için, ülkemizin genç nesilleri, gözleri umutla parlayan çocukları için çıktığımız bu yola yılmadan, yorulmadan, sarsılmadan devam. Alla yolumuz açık etsin. Allah bahtımızı açık etsin." diye konuştu