Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Fuat Avni’den şarlatanlık

O her şeyi biliyor ya, eee, MOSSAD da, CIA de, MI5 de paralelin olunca. Onlar bilmeyecek de kim bilecek..

Hem zaten bilmese de uyduruyor..

Hani iki âmâ dolma yiyormuş, biri ötekine “Bakıyorum çift çift götürüyorsun” demiş. Beriki de ona “Hayırdır yoksa sen de mi?” demiş.

Paralel Yapı bilişim konusunda usta. Her yerde adamları var. Daha önce sınav yolsuzluklarını onlar yapmıyor mu idi? Hem memur alım, hem üniversiteye giriş sınavlarında da bunu yapıyorlardı.. Dershanelerindeki başarı derecelerinin arkasındaki derin gerçek bu şekilde ortaya çıkmıştı. Seçimlere ilişkin bu iddiaları bilgiden değil, “Biz olsak böyle yapardıko zaman onlar da bunu yapabilir” diye düşünüyor olsalar gerek. Basit psikolojik harp taktikleri bunlar. Şaibe oluşturma teknikleri.. Bunlar bilinen şeyler.. Paralel yapı için bunlar hep yapageldikleri ve en iyi bildikleri konular. 

Bir kısım internet siteleri bu manipülasyon haberini “Fuat Avni’den şoke eden iddia” diye verdi. Buna benzer iddialar geçen seçimde de vardı. Sonuçlar böyle çıkınca seslerini kıstılar. HDP oy gaspı yapmıştı. Bazı sandıklarda seçmen sayısının tamamı, eksiksiz ve iptalsiz, sandık başında memur, AK Parti temsilcisi, CHP temsilcisi olmasına rağmen HDP’ye çıkmıştı. Tabi bu konuda malum çevrelerden ses yok.. İddia şöyle: “İstedikleri oyu sisteme girebilecekler. Twitter fenomeni Fuat Avni uyardı:SEÇSİS sistemine paralel çalışacak bir simülasyon yapıldı. İstedikleri oyu girebilecekler. 1. İsrafsaray’daki ‘oy hırsızlığı’ toplantılarına her gün yeni bir hırsızlık projesi getiriliyor. Oylar düşüşte olunca her yol deneniyor. 2. SEÇSİS yazılımına paralel çalışacak bir simülasyon yapıldı. Gizli tutulan bu çalışmayla istedikleri oyu sisteme girebilecekler. 3. son seçimde benzer bir hazırlık yapmış, oluşan yüksek duyarlılık ve planın deşifre olmasından ötürü uygulamaya cesaret edememişlerdi. 4. plan gerçekleşirse, YSK’nın sitesine girenler kendi sandık sonucunu doğru görecek ama genel sonuçAKP’nin ayarladığı şekilde olacak. 5. seçim sonucunu AKP’nin % 44 küsur alacak şekilde ayarlamaya çalışıyorlar. İlk testlerin sonuçları Yezid’in yüzünü biraz olsun güldürdü.”

Madem bu kadarını söylüyorsa, bu işin nerede, kim tarafından yapılacağını da söylesin. Ya bu işin yapılmasını engellesin ya da o gün bir operasyonla bu çete deşifre edilsin. Eğer söylemeyecekse o zaman ya yalan söylüyor ya da iftira ediyordur.

Sanki seçimleri manipüle etmek için o naylon partileri kuran, kurduran kendileri değil. Bu iş için milyonlar harcıyorlar.. AK Parti’den % 1 değil, % 0.1 koparsalar kâr sayacaklar. O kadar partileri var elleri altında. Bir partinin seçime girmeyi haketmesi için aylık ortalama 1 milyon liralık gider gerek.. Kira, personel, elektrik, su, cari giderler.. Birilerinin önce bunun hesabını vermesi gerekir.

Birileri bugüne kadar toplayıp dağıttılar. Geldiği gibi gitti paralar.. Özel sektör, kamu sektörü, halk bunlara çalıştı.. 3. sektör de bunların, belediyeler, merkezi hükümet, özerk kuruluşlar, yetmedi uluslararası fonları da aldılar ceplerine, parayı koyacak yer bulamıyorlardı.. Özgül ağırlık sandıkları şey banka çekleri, kredi kartları, banka cüzdanlarından ibaretti aslında. Bu kadar büyük servetin açıklaması ise manevi bir tasarruf ve ilahi bir planla açıklanmaya çalışıldı..

Türkiye’yi değil, İslam dünyasını yöneteceklerdi. Onun için tüm dünyada örgütlenme yoluna gittiler..

Sahi, Gülen dün Pensilvanya’ya gitmeden önce aleyhinde bunca yayın yapanlarla bugün nasıl kol kola girdi.. Ya da daha dün KCK’ya operasyon yaparken bugün nasıl HDP’ci oldu..

Siz “otoriteye itaat” etmeye devam edin.. ABD’ye itaat  edin, İsrail’e itaat edin, Vatikan’a, İngiltere’ye itaat edin.. Kim kimlere arz-ı ihlas ediyorsa onlarla haşrolsun. Ezher Şeyhi de Mursi’ye değil, Sisi’ye itaat ediyor.. Mısır’ın Suud beslemesi Vehhabi hocaları da.. İyi, Sisi Sina petrolünü, kendi halkına verdiği fiyatın onda bir fiyatına İsrail’e satmaya devam etsin.. Yahudi hahamların bir diyecek sözleri yok bu işe…. Vatikan’ın da.. Bu tezgâhı kuran adam İspanya’da yaşıyor, MOSSAD ajanı, onun kılına dokunan yok. Hem zaten İngiltere’nin halkçı Başbakanı Tony Blair deSisi’nin danışmanı değil mi idi? Amerika, Baradey’Sisi’ye danışman yapmamış mı idi, hani şu Nobel Barış Ödülü verdikleri bilim adamı var ya, sahi şimdi nerelerde o zat. Bu işin hesabını “Domuz aşığı” Cameron mu soracak, yoksa gençken “özgür kız” havalarındaki Merkel mi?

Çocuk yuvasında belge, silah filan bulunmaz değil mi? ABD, İngiltere, Fransa, Almanya insan hakları ihlali yapar mı? İnsan hakları ve hukuk devletinin patenti onlarda değil mi?

Stalin devrim günlerinde nerede gizlenirmiş biliyor musunuz? O zaman şu habere bir gözatın: “Lenin bir yana, devamcısı Stalin de sosyalizme engel gördüğü İslam ile başa çıkmak için sadece Kur’an-ı Kerim okumakla kalmamış, kendisini arayan Çar polislerinden saklanmak için sığınak olarak camilerdeki minberin altını kullanmıştı. Kim bilir Stalin bu şekilde Azerbaycan’da Novhani Camii’nin minberinin altında kaç hutbe, kaç vaaz dinlemiştir. Çünkü camiler Hıristiyan Çarlık polislerine göre bir dinsizin asla kullanamayacağı, Stalin’e göre ise gayrimüslimlerin girmeyeceği en güvenli barınaktı..”

Hitler’in namaz kılan resimlerine bakıp Müslüman olduğuna, Lawrance’ın hidayet hikâyelerine inanıyorsanız, size söyleyecek bir sözümüz  yok.. SizFuat Avni’ye inanabilirsiniz.

Selam ve dua ile..

yeniakit

Bu yazı toplam 1174 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar