G7: Rusya'ya yaptırımlar artabilir
Brüksel'de toplanan liderler, Ukrayna'nın egemenliğine yönelik ihlalin sürmesi halinde Rusya'ya yeni yaptırımlar uygulayacaklarını açıkladı.
Kanada, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, İngiltere ve ABD'nin liderleri, Belçika'nın başkenti Brüksel'deki zirvede Ukrayna krizini görüştü. Rusya'nın Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini ihlal etmesini kınadıklarını açıklayan liderler, Moskova'nın bu politikasını sürdürmesi halinde artan yaptırımlarla karşılacağını ifade etti.
G7 ülkelerinin Moskova yönetiminden talebi, Ukrayna'daki cumhurbaşkanlığı seçiminin sonucunu tanıması, Ukrayna'ya silah akışını ve milislerin girişini durdurması ve isyancıların silah bırakması oldu.
ABD Başkanı Barack Obama "Putin kendisinden beklenen adımları atarsa, komşuları ve Avrupa ülkeleriyle aralarındaki güven ilişkisinin yeniden oluşması mümkün olabilir. Ancak bu adımları atmadığı takdirde karar verdiğimiz yaptırımları uygulamaya hazırız" dedi.
Almanya Başbakanı Angela Merkel ise, G7 ülkelerinin Ukrayna konusunda ortak bir tutum içerisinde olduğunu vurguladı.
Rusya'nın mart ayında Kırım'ı ilhak etmesinin ardından ABD ve AB bu ülkeye bazı yaptırımlar uygulamaya başlamıştı. Ancak bu yaptırımlar bazı Rus yetkililere seyahat hakkı ve mal varlıklarına yönelikti.
Rusya suçlamaları reddediyor
Soğuk Savaş sonrası en büyük kriz, Kiev üzerindeki etkisini kaybeden Rusya'nın ülkede Rusça konuşan nüfusun yoğun yaşadığı bölgelerde nüfuzunu artırmasıyla tırmandı. Yüzde 60'a yakını Rus olan Kırım'da 16 Mart 2014'te sadece Rusya'nın tanıdığı bir referandum düzenlendi. Moskova bu tartışmalı referandumla Kırım'ı ilhak etti.
Rus yanlısı gruplar nisan ayı başında da ülkenin doğusundaki bazı şehirlerde hükümet binalarını işgal etmeye başladı. Ukrayna bunun üzerine bölgede operasyon başlattı. Luhansk ve Donetsk'te yine tartışmalı referandumlar düzenlendi, bu iki bölge Kiev'den ayrılmaya 'evet' dedi.
Kiev yönetimi, Moskova'yı Kırım senaryosunu ülkenin doğusunda da tekrarlamakla suçluyor. Rusya ise böyle bir niyeti olmadığını ancak buralarda Rusça konuşan nüfusun haklarının da korunması gerektiğini savunuyor.
Kaynak: Reuters, AA