Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Ha Mısır Ha Türkiye!

Hep diyorlar ya, Erdoğan İslam ülkelerine gidip aday olsa, orada da en az Türkiye'deki kadar oy alır diye
 
Bunun bir de öbür tarafı var. Kılıçdaroğlu da gitse, özellikle daha önce CHP gibi tek parti rejimi ya da diktatörlükle yönetilen ülkede en az CHP'nin Türkiye'deki aldığı oy kadar oy alır..
 
Hemen hemen durdukları yer, hayata bakışları, dinle ilişkileri aynı düzeyde..
 
Biz bize benziyoruz. Sanki tarih yeniden uyanıyor. Bir ırmak yatağını arıyor..
 
Yükselen değer dindarlar, kaybedenler laikçiler..
 
Onlar hâlâ güçlü gözüküyorlar ama, içleri boş. Söyleyecek fazla sözleri yok. Kullandıkları dil savunma dili, ya da tehdit ediyorlar, meydan okuyorlar. Saldırgan bir dil kullanıyorlar.. Kendilerinden çok emin gözüküyorlar ama, derin bir korku içindeler.. Bir türlü olanları kabullenmek istemiyorlar..
 
Söyledikleri hep aynı şeyler: Hepimizi çarşafa sokacaklar. İçki içirmeyecekler, plaja gidemeyeceğiz. 7 yaşındaki kızları 70 yaşındaki şeyhle evlendirecekler. Dört eş alacaklar. Bunlar yoksulları para ile kandırıyorlar.. Dağdaki çobanla aydının oyu bir olur mu?
 
Cami avlusunda sakallı bir adam dana kesmiş et satıyor, Mısır'daki rehberimiz, bize adamı göstererek, "Bu sakallı İhvan'dan biri, cami avlusunda insanlara et dağıtarak oy topluyorlar" dedi. Zaten biz de camiyi ziyarete gelmiştik. Hemen adamın yanına gittik sorduk.. Adam kasap ve et satıyor.. dedik; "bu kasap", "ama" dedi; "ucuz satıyor, böyle böyle adam kandırıyorlar.." Yani, biz gelirsek her şey ucuzlayacak diye cami avlusunda et satarak propaganda yaptıklarını iddia ediyor. Kaldı ki, bizdeki gibi adak ve sadaka kurbanları da kesilir, dağıtılır. Her namaz kılan gösteriş için kılmaz ki! Dindarlara "sahtekar", "münafık" demek için bahane arıyorlar.
 
Bu insanlar bir garip, şecaat arz edeyim derken sirkatlerini söyleyen adamın haline benziyor halleri.. Söyledikleri şeyin, dinleyen tarafından nasıl anlaşıldığını hiç hesaba katmıyorlar.. Onun için de konuştukça batıyorlar.
 
Yine de konuşmaları iyi. Sabretmek bazan çok zor da olsa, bunların içlerindeki fikirlerini, niyetlerini anlamak açısından konuşturmak lazım bunları..
 
Bilmiyorlar, ama konuşuyorlar.. Bilmediklerini de bilmiyorlar..
 
Demokrasi istediklerini söylüyorlar ama, hiç de demokrat değiller..
 
Aynı bizim ulusalcılar, CHP'liler gibi.
 
Mısır'daki bu son olaylar, bizdeki cumhuriyet mitinglerini hatırlatıyor..
 
Halka karşı büyük öfke duyuyorlar aslında, dindarların peşinden gittikleri için..
 
Tarihi de, gelecek vizyonunu da kendilerinin statüleri ve haklılıkları üzerine kurgulamışlar. Din algıları da öyle.. "Ben merkez"ci bir anlayışları var..
 
Bizimkiler gibi, onların da öfkeleri akıllarından büyük.. Öfkeleri ağızlarından taşıyor.
 
Sanki biraz da kıskançlık duyuyorlarr. Dünki hizmetçileri, dışlanmışlar, horlananlar bugün iktidardan ve servetten pay istiyorlar. Bunu kabullenmek zorlarına gidiyor..
 
Nefretleri sevgilerinden daha büyük.
 
Bir de her gelen gün, geçen günü daha da fazla aratmıyor mu! Buna tahammül edemiyorlar..
 
Türkiye tecrübesi Mısır'a örneklik ediyor. Mısır tecrübesi, bütün Arap dünyası için örnek olacak..

Zor ama bereketli bir mücadele olacak bu dönem.
 
Mursi kalsa da gitse de, iktidar ve muhalefet anlaşsa da anlaşmasa da, Mısır'ın geleceğinde söz sahibi olacak ana unsur Müslümanlar olacak.. Bugün ya da yarın, sonuçta olacak olan bu. Bunun dışında bir yol yok..
 
Arap dünyasının geleceği, Suriye, Filistin, Mısır ekseninde şekillenecek.
 
Mısır Arap dünyasının lider ülkesi olmasının yanında Jeopolitik ve Jeostratejik özellikleri, nüfusu ve büyüklüğü, potansiyel olarak 10 yıl içinde dünyanın ilk 10'una girmeye aday bir ülke..
 
Tarihi arka planı açısından çok zengin. Afrika'nın köşe taşı gibi bir ülkeden söz ediyoruz..

Türkiye için Mısır, Mısır için Türkiye eşsiz bir fırsat..

Bizim yaşadığımız güçlükler Mısır için altın değerinde bir yol haritası sunuyor. Bizim önümüzde böyle bir örnek, rehber, tecrübe yoktu. Ama Mısır'ın önünde bir Türkiye tecrübesi var. Ve Mısırlılar bunun farkında..
 
Selâm ve dua ile..

yeniakit

Bu yazı toplam 1498 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar