Bugün Tahran"da Cuma namazını kıldıran Ayetullah Seyyid Ahmed Hatemi, yargı gücünün, toplumda şirretlik yapan canilerin cinayetlerinin ortaya çıkmasından sonra derhal idam etmesi gerektiğini söyledi.
Mehr Haber Ajansı"na göre, toplumda güvenin en önemli unsur olduğunu belirten Hatemi, adaletin keskin kılıcının toplumu rahatsız eden unsurlara karşı çok ciddi şekilde harekete geçmesi ve böylece toplumun adalete olan güveninin sarsılmaması gerektiğini hatırlattı.
Cuma namazının birinci hutbesinde takva ve ibadete temas eden Tahran Cuma namazı imamı, toplumda takvanın önemli bir unsur olarak kabul edilmesi gerektiğini belirterek, takva ve ibadetin olduğu toplumda sosyal sorunların da en aza ineceğini hatırlattı.
Ayetullah Hatemi ikinci hutbede ise ülke içi ve dış meseleler temas ederek, yetkililerin ve siyasilerin, her türlü görüş ayrılıklarının ve faaliyetlerinin, ülkenin milli birlik ve İslami dayanışma ruhunu etkilemeyecek düzeyde olması gerektiğini hatırlatarak; düşmanların her an fırsat kolladıklarını ve bunun için de ülke içinde birlik ve beraberliğin her zamandan daha da önemli olduğunu söyledi.
Yetkililerin ve özellikle de milletvekillerin, toplumda fakirliği yok etmek, iş sahaları oluşturmak, pahalılıkla mücadele gibi halkın sorunlarıyla yakından ilgilenmenin en önemli görevleri arasında olduğunu hatırlatan Tahran Cuma namazı imamı, hutbenin bir bölümünde de, 24 Mayıs Hürremşehr"in devrim Saddam rejiminin işgalinden kurtuluşuna da temas ederek, Hürremşehr"in kurtuluşunu, İslam gücünün zaferi olarak niteledi ve düşmana indirilmiş en büyük darbe olarak değerlendirdi.
Ayetullah Hatemi, hutbede Amerika ve İran müzakerelerine de temas ederek, iki ülke ilişkileri konusunda ABD ile müzakere edilmesi gibi gündeme doldurmaya çalışanların aslında İslam Cumhuriyetinin kurucusu rahmetli İmam Humeyni"nin, Büyük Şeytan olarak nitelediği Amerika"yla ilişkilerin ABD"nin zorba ölçülere çerçevesinde olmaması gerektiğine dair ilkesinden geri adım atılmış manasına geleceğini söyledi.
Amerika"yı yırtıcı kurda benzeten Tahran Cuma namazı imamı, "bu yırtıcı kurt asla müzakereden, diyalogdan yana değil, bunun asıl hedefi zorbalık ve sultadır" dedi.
Ayetullah Hatemi, İslam İnkılabının üzerinden geçen 27 yıl boyunca, İran aleyhinde çıkarılmak istenen her türlü fitne ve komplonun arkasında Amerika"nın ayak izine rastlandığını hatırlatarak, "İran İslam Nizamı karşıtı terör örgütlerine milyonlarca dolar yardım etmek, askeri eğitim vermek, ülke içinde mezhepler ve kavmiyetler arası fitne çıkartmak gibi sayısız entrikalar Amerika"nın İran"a karşı giriştiğin onlarca örnekten küçük bir bölümüdür" dedi.
Tahran Cuma namazı imamı, Amerika"nın uluslar arası arenada da zehrini İran"a karşı kullandığını belirterek, "Demokrasi vaadiyle Irak"ı işgal ettiler, Ebu Gureyb"de esirlere ve kadınlara neler yaptılar zaten bütün dünya gördü, Irak"ta güvenliği sağlayacaklarını iddia ettiler, durum bugün ortada. Ama Amerikalılar, Irak"ın güvenliği Amerikalıların güvenliğiymiş! Yani Iraklıların işgalciler tarafından öldürülmesi veya onlara bağlı terör odakları tarafından öldürülmeleri Amerikanın güvenliğiymiş!" diye konuştu.
Tahran Cuma namazı imam Irak"ta bütün fitnelerin başında Amerika"nın bulunduğunu hatırlatarak Amerika"nın bununla da yetinmeyip, nükleer silahlar üretmesi için desteklediği İsrail"in Lübnan"ı işgal etmesi için siyonist İsrail"i Lübnan"a kışkırttığı ve desteklediğini hatırlattı ve İsrail"in Lübnan"a yönelik saldırısıyla başlayan ve 33 süren savaşta Lübnan direniş evlatlarının, Hizbullah erlerinin İsrail"e ağır darbe indirmesinin acısını unutamadıkların ve bundan dolayı da hiçbir zaman güven ve huzur içinde görmek istemedikleri Lübnan"da yeni fitneler peşinde olduklarının bugünlerde yaşanan olaylarda açık bir şekilde görüldüğünü söyledi.
Amerika"nın bütün kötülüklerin anası olduğunu söyleyen Tahran Cuma namazı imamı, İran ve ABD arasında yapılacak Irak konusundaki müzakereye de temas ederek, "bu çerçevede bir görüşme isteği Irak hükümetinden geldi ve İslami İran da Irak halkının güvenliği ve Irak hükümetine yardımcı olmak için bu görüşme isteğini kabul etti" dedi.
Ayetullah Hatemi, Irak"ta öldürülenlerden ilk önce Amerikalıların sorumlu olduğunu hatırlatarak, elbette bu durumu 28 mayıs tarihinde yapılacak görüşmelerde İran heyetini Amerikan heyetine kesinlikle ileteceklerine vurgu yaparken ayrıca İran"ın nükleer faaliyetlerine ve son olarak Uluslar arası atom enerjisi kurumunun İran"la ilgili yayınladığı rapora temas etti.
Mehr ajansına göre, Tahran Cuma namazı hatibi, Beradei"nin raporunda, İran"ın artık nükleer klüp üyesi bir ülke olduğunu itiraf ettiğini ve bu gerçeğin artık dünya tarafından kabul edilmesi gerektiğini hatırlatarak, "Biz bunu daha önce de söyledik, bugün de söylüyoruz. İran artık nükleer bir güç dünya bu gerçeği kabul etmelidir" dedi.
Ayetullah Hatemi, Beradei"nin raporunda İran"ın nükleer faaliyetlerinde uluslar arası kanunları ihlal edici bir girişime rastlanmadığını bildirmesinin de, geç kalınmış bir itiraf olduğunu zira İran"ın bunu sürekli ilan ettiğini hatırlattı.
Hatemi, nükleer faaliyetlerinin açık ve şeffaf olduğu İran"a karşı ABD ve İngiltere"nin tutumlarının halen düşmanca olduğunu hatırlatarak, Amerikan başkan yardımcısı Cheney"in, Fars Körfezi"ndeki Amerikan savaş gemilerinin, dosta ve düşmana açık bir mesaj olduğuna dair ifadesinin de zorba ABD yönetiminin milletler ve devletlere karşı tutumunun en bariz örneği olduğunu hatırlattı.
İran halkı ve devletinin nükleer teknolojiden barış amaçlı yararlanma konumunda tek ses olduğunu söyleyen Tahran Cuma namazı imamı, "Düşmanlar, kalkınmakta ve ilerlemekte olan İslam ülkelerinin önünü almak için nükleer gibi toplumların refahını temin edecek teknolojiye karşı çıkıyorlar ama kendileri ise bu teknolojiden askeri olarak yararlanıyor ve milletleri yok ediyorlar. Fakat nükleer tesislerimizin Uluslar arası atom enerjisi kurumu denetimine rağmen nükleer enerji bize gelince yasak oluyor. Bu zorbalık anlayışının en bariz tezahürüdür" dedi.
Tahran Cuma namazı hatibi, siyonist rejim İsrail"in katliam, sulta ve ırkçılık üzerine kuruluşu ve Batının desteğine de temasla, son günlerde İsrail"in cinayetlerini arttırmasına vurgu yaptı ve "Siyonist rejim İsrail"in bizzat varlığı barış karşıtıdır, bu rejim sürekli olarak imzaladığı anlaşmaları bile hiçe saymıştır. Filistin"de sorunun hallolması gerekiyorsa bu rejim her şeyden önce 5 milyondan fazla Filistinli mültecinin evlerine dönmesine izin vermeli, Amerika gibi Batılı devletler cani rejime destek vermekten el çekmeli, serbest seçim yapılmalı, Filistinlilerin oylarıyla geleceklerini tayin etmelerine izin verilmelidir" dedi.