Merve Kavakçı
Hebdo’culardan arda kalanlar
Evet evet sonunda bu da oldu... Amerika’da İslamofobi had safhaya ulaştı, zirve yaptı. Bilemiyorum, belki 11 Eylül saldırıları arkasından benzer haller tecrübe edilmiş miydi... O zamanki savaş ABD’nin çoğu cahil halkını farklı yönlere sevk etmiş, başında türban takılı Sih vatandaşı da Müslüman zannedip katleden çıkmıştı. Kaliforniya’da bir Musevi organizasyonu, Müslümanlara ait bir mekanı bombalamış, yanlış hatırlamıyorsam hiç de bir şey olmamıştı. Ne sokağa dökülen ABD’liler, ne Müslümanlara yapılana karşı duran Avrupalılar...herkes suspustu.
Şimdilerde de felaket aslında geliyorum der olmuştu. Basın Florida’da bir okula saldırıyor, fazla İslam öğretildiği iddiasıyla halkı kin ve nefrete kışkırtıyordu. “Fazla İslam...” ne demekse, birilerini rahatsız ediyor, durumdan vazife çıkaran medya da soluğu okul kapısında öğrenci ve velileri taciz etmekte buluyordu. Hiçbir katolik okulunda “çok fazla hıristiyanlık” öğretiliyor diye bir sorun yaşanmazken konu İslam dini ve Müslümanlar olunca birden değişiyordu.
Sonra Albuquerque’de Iraklı bir katolik; Müslüman zanni ile yine saldırıyordu. Evine zorla giren saldırgan, İslam aleyhtarı sloganlar atarak kadıncağızı oracıkta sindiriyor, bir taraftan küfrederken diğer taraftan da kadının vatandaşlık belgelerini yırtıyordu. Saldırganın gözünde Müslüman görünümlü Iraklı katolik kadının, Amerikan vatandaşı olma hakkı yoktu. Yabancı düşmanlığı, İslam düşmanlığı ile hemhal oluyor, hangisi önce gelir diye sorsanız kendisi de bilemeyecek durumda nefret saçıyordu.
Evet son ama çok acı bir son olarak, Chapel Hill North Carolina’da yaşananlar İslamofobinin bile izah etmekte zorlanacağı bir katliam gerçekleşti. North Carolina, zaten köyü hıristiyan, evanjelist halkı ile tevarüs etmiş bir eyalettir. KKK dediğimiz ırkçı grupların kendilerine yer edindiği ve alkışlanabildiği bir bölgedir. Yani çokça destekleri vardır. Bu bölgenin halkı çok yüksek oranlarda beyaz ırktan gelen anglosakson ve protestan kimlikleri temsil ederler. Dar görüşlü, dünyaya kapalı ve dışarıyı kendi perspektifinin dışında bir alandan göremeyen Orta-Batı Amerika dediğimiz yerin halkıdır.
Kendi halinde yaşayan insanlardır aslında. Siyasette hep Cumhuriyetçidirler. Hani vardır ya bizde de ezelden ebede CHP’li olanlar, ben North Carolina halkını bizim CHP’lilere benzetirim. Oradan Demokratlara bir oy bile çıkmaz. Geleneklerinde yoktur çünkü... Kapalı görüşlülüklerini de bizdeki CHP’lilere benzetirim.
Chapel Hill de bu eyaletin Ivy League dediğimiz dünyanın en iyi eğitim kurumları anlamına gelen sınıflandırmaya girebilmiş bir okula sahiptir. Chapel Hill’de okumak bir farklılık, bir imtiyazdır. Şimdi orada üç Müslüman genç katledildi. Bir aileden üç mümin hunharca öldürüldü. Hiçbir suçları, suça karışmışlıkları, şiddet taraftarlıkları yoktu. Ama bu üç Müslüman dünyanın gözleri önünde katledildi. Shaddy Barakat yirmi üç yaşındaydı. Yeni evlendiği eşi, Yusor Abu-Salha henüz yirmibirine basmıştı. Kız kardeşi Razan ise daha ondokuzundaydı. Kendi halinde üç genç, kendilerince hayatlarını yaşamaya devam ederken, bir cani, hıristiyan, beyaz bir cani adam, onları evlerinin sıcaklığında, korumasında, maneviyatında gözlerinin yaşına bakmadan katletti. Shaddy diş fakültesinde okuyordu, boş zamanlarında da fakir Amerikalılara doktor olarak hizmet ediyordu. Daha iki ay önce, kendisi gibi dişçi olmayı planlayan Yusor ile evlenmişti.
Üç güzel insan, üç Müslüman, üç masum yürek yine katledildi. Tek suçları Müslüman olmalarıydı. Mekanları cennet olsun...
Nerede insanlık...
yeniakit