Mehmet GÖKTAŞ
Helâlleşmeye Yunan’dan başladılar
On günden fazla bir zaman geçmesine rağmen İzmir büyükşehir belediye başkanı Tunç Soyer’in 9 Eylül günü yaptığı konuşma gündemdeki yerini koruyor, kolay kolay da unutulacağa benzemiyor.
Anadolu insanı İzmir’in Yunan işgalinden kurtuluş gününde bir defacık olsun işgal kuvvetlerini ağzına almadan Osmanlı’yı hedefine koyup saldıran belediye başkanının karakterini, cibilliyetini dile getiren çok şey söylediler.
Fakat biz bunu şahsen hiç yadırgamadık çünkü biz onun ve mensubu olduğu güruhun ne idüğünü ta baştan biliyorduk ve hiç şaşırmadık.
Hatta şaşırmak bir yana, bu adamlar verdikleri sözü yerine getiriyorlardı. Hani helâlleşme demişlerdi ya, helâlleşmeye Yunan’dan başlamışlardı vesselam.
Bakalım daha nerelerden devam ettirecekler bu helâlleşmeyi.
Helalleşmenin gereği olarak Antalya’nın görünür alanlarına 59 adet Yunan Tanrıçalarının heykelleri dikilecekmiş.
Mesela helâlleşme işini kökünden halletmek için bir 26 Ağustos günü Malazgirt’ten başlayabilirler, Alparslan’ın kabalığından, gaddarlığından, işgalciliğinden, Romen Diyojen ve ordusunun barışseverliğinden söz edebilirler.
Helâlleşme Malazgirt’ten başlayınca artık bunun gerisi çorap söküğü gibi gelir. Az mı okuduk İstanbul’un duvarlarındaki “zulüm 1453’te başladı” yazılarını.
Fakat CHP zihniyetinin Yunan ve Batı ile helâlleşmesinin ardının arkasının kesilmesi mümkün değil, zavallıların epeyce bir vakitlerini alacağı görünüyor.
En iyisi ellerine bir Avrupa haritası ve kronolojik bir cetvel alıp Viyana’dan, Belgrat’tan bu tarafa vaktiyle Osmanlı sınırları içinde kalmış ne kadar şehir varsa her biri için özür ve helâlleşme dilemeleridir.
Bu millet de bekliyor ki CHP bu ülke insanıyla helâlleşecek.
Darağaçlarında sallandırdığı İslam âlimleri, Kur’an okuttuğu için zindanlarda çürüttüğü hocalar adına özür dileyip helâllik isteyecek.
Şapka giymiyorlar diye Karadeniz sahillerinden topa tuttuğu, katlettiği sayısız insan adına özür dileyip helâllik isteyecek, İskilipli Atıf Hoca için, Muhammed Es’ad Erbili için, zindanları mekân edinen Bediüzzaman için özür dileyecek.
Uçaklarla kana buladığı Dersim ve Zilan katliamları için, Şeyh Said ve Seyyid Rıza için helâllik isteyecek.
Ve Kemalizm adına yapılan bütün darbelerden dolayı, idam edilen başbakan ve bakanlardan dolayı, mağdur edilen yüz binlerce insandan dolayı helâlleşeceğini bekliyordu insanımız.
Acaba biraz acele mi ediyoruz? Önce Yunan’dan başladı ya. Acaba daha sonra mı içeriye gelecek bu helâlleşme?
Belki de hocalardan biri CHP’nin kulağına okumuştur ki; “Kul hakkı çok önemlidir ama Müslüman olmayanların kul hakları daha önemlidir”, onun için CHP işe Yunan’dan başlamış olabilir.