Hizbullah: Savaş İstemiyoruz Ama Herhangi Bir Savaşa Tamamen Hazırız
Lübnan Hizbullah Hareketi Genel Sekreteri Yardımcısı, artık Hizbullah ile Siyonist rejim arasında bir yanıt dengesi olduğunu ve bu nedenle işgalcilerin savaş istemediğini söyledi.
Lübnan Hizbullah Hareketi Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah'ın Yardımcısı Şeyh Naim Kasım, verdiği bir röportajda, Hizbullah'ın içinde bulunduğu koşullar, bölge ve Lübnan direnişi ile İran İslam Cumhuriyeti arasındaki ilişkiler hakkında konuştu ve şunları söyledi: ‘İşgalcilerin sürekli çöküşü karşısında direniş büyüyor ve gelişiyor.
Siyonist rejimin birçok sorunla karşı karşıya olduğunu görüyoruz ve bunun birçok alametleri var, direniş ekseni ise işgalcilerin aksine büyüyüp güçlendi ve tüm bunlar bu rejimin gerilemesine ve yıkılışına dair olumlu işaretleridir Allah’ın izniyle.’
Şeyh Naim Kasım röportajında, 2006'da Siyonist rejimle 33 gün süren savaşa değinerek şunları söyledi: ‘O dönem Şehit Kasım Süleymani doğrudan çatışmanın merkezindeydi ve Seyyid Hasan Nasrallah ve Şehit İmad Muğniye'nin yanındaydı.
Savaşın tüm günlerinde merhum Süleymani olay yerinden sadece iki gün ayrıldı ve bu Ayetullah Hamanei'e rapor vermek ve bazı mali ve mali olmayan imlanlar sağlamak içindi. Burada Şehit Süleymani'nin rolünü ve hayatının sahadaki direnişle nasıl iç içe geçtiğini anlıyoruz.’
Hizbullah Genel Sekreteri Yardımcısı, Lübnan direnişinin mevcut durumu hakkında şunları söyledi: ‘Bugün 2006 ile 2023 yıllarını, yani zaferin üzerinden 17 yıl geçtikten sonra bir karşılaştırma yapmak istersek, bence doğru bir karşılaştırma yapamayız çünkü askeri yetenekler açısından daha güçlü hale geldik ve isabetli füzelere ve çok gelişmiş tesislere sahibiz. Özellikle 2006'dan sonra Suriye'de tekfircilere karşı savaşlar oldu ve kardeşlerimiz sahada etkisi büyük olan çok güzel tecrübeler kazandılar.
Lübnan Hizbullah’ı tesisler, savaşma becerileri ve asker sayısı açısından çok gelişmiştir ve Hizbullah güçlerinin sayısı her geçen gün artmaktadır ve bu direniş grubunun geleceği çok parlaktır ve bu bayrak bir gün bile yere inmeyecektir.
Hizbullah, sadece resmi ve kadrolu güçlerin bir toplamı değildir. Hizbullah, düzeyi resmi güçlerden çok daha geniş bir Gönüllü Kuvvetler Birliğidir.
Gönüllü Güçlerin kabiliyeti önemli bir kural ve ilkedir, gönüllü güçlerin şevki çok daha fazladır.
Hizbullah'ın aksine, İsrail rejimi 17 yılda önemli bir ilerleme kaydedemedi ve iç sorunlarla, sıkıntılarla ve içinde yaşadığı koşullarla karşı karşıyadır. İsrail ordusunun savaşmak için yeterli motivasyonu yok, tüm bu koşullar İsrail'in yeteneklerinin büyümesinin ve gelişmesinin sınırlı olduğunu ve direnişle kıyaslanamayacağını gösteriyor.’
Hizbullah'ın bu üst düzey yetkilisi, konuşmasının bir başka bölümünde Hizbullah'ın doğasına ve İran'la olan ilişkisine değindi ve bu direniş grubunu "Ulusal, Arap, İslami, insani ve küresel bir parti" olarak nitelendirdi ve şunları söyledi: ‘Hizbullah ulusal bir partidir, çünkü Lübnan içinde faaliyet göstermektedir ve tamamen Lübnan kanunlarına ve anayasasına tabidir ve herhangi bir ihlalde bulunun Hizbullah'ın herhangi bir üyesi bu kanunlara göre yargılanacaktır. Hizbullah, Lübnan topraklarının tamamının özgürleştirilmesi ilkesine inanıyor ve Hizbullah'ın bu topraklar için verdiği şehitler ve fedakârlıklar Hizbullah'ın milli olduğunu gösteriyor.’
Şeyh Naim Kasım, Hizbullah'ın doğasının İslami olduğunu belirterek şu ifadelerde bulundu: ‘Hizbullah, İslam'ın plan ve projesine ve İslam'ın mesajına inandığı için İslamidir. Bugün İmam Hamanei bir rehber, yol gösterici, temel bir ilke ve bir dünya lideridir ve onun bayrağı altında hareket ettiğimizde, kendi fikri sistemimizin, inancımızın ve düşüncemizin yolunda bir adım atmış oluyoruz ve bu Lübnanlı olmakla ve vatanseverlikle çelişmiyor.’(Ajanslar)