Lübnan'da yayınlanan el-Ahbar gazetesi, Velid Canbolat'ın Beyrut havaalanına Hizbullah'ın hakim olduğunu belirterek yaptığı çıkışın ABD ve İsrail tarafından Beyrut havaalanına yönelik planının uygulanması için atılmış bir adım olduğunu yazdı.

2006'daki Temmuz Savaşından bu yana ABD ve İsrail'in Lübnan havaalanını kontrol etme peşinde olduğunu belirten el-Ahbar, hükümet yanlılarının havaalanındaki tüm güvenlik personelinin hatta hükümet yanlısı olmayan sıradan görevlilerin dahi temizlenmesini öngören bir planı uygulamaya çalıştığını yazdı.

CIA tarafından söz konusu edilen bu planın uygulanmasının ardından havaalanına Batılı istihbarat servislerinin casuslarının yerleştirileceğini öne süren el-Ahbar gazetesi, Velid Canbolat'ın son açıklamalarının bu planı hayata geçirmeye yönelik olduğunu belirtti.

Hükümet yanlısı grupların Hizbullah'ın havaalanı çevresine kameralar yerleştirdiğine ve gizli telefon şebekesinin bulunduğuna dair suçlamaları sürerken, iktidardaki el-Mustakbel partisinin lideri Sa'ad Hariri, Beyrut Havaalanı çevresinde bulunan kameraların ülkenin ulusal güvenliğiyle ilgili bir mesele olduğunu ve yargının böylesi bir şeyin tekrar etmemesi için gerekli adımları atması gerektiğini söyledi.

Hizbullah müttefiklerinden Ulusal Özgürlük Hareketi Lideri Mişel Aun ise hükümetin Hizbullah'ın gizli telefon şebekesi olduğunu söyleyerek özel güvenlik gerektiren bölgelerdeki dinleme şebekelerinin bulunduğunun üstünü örtemeyeceğini söyledi.

Hizbullah'ın silahını doğru kullanma konusundaki disiplinini 25 yıldır ortaya koyduğunu belirten ve "keşke başkaları da Hizbullah gibi olsaydı" diyen Aun, Hizbullah'ın gizli telefon şebekesi konusunda söylenenleri şaşkınlıkla karşıladığını ifade etti.

Kendisinin Fransa'da bulunduğu dönemde bile bu meseleden haberdar olduğunu belirten Aun, "Eğer Hizbullah'ın güneyi İsrail işgalinden kurtarmaya hakkı varsa, bunun için yaptığı görüşmeleri gizli yapmaya da hakkı var" dedi.

Hükümet yanlılarının Hizbullah'ı havaalanı çevresine kamera yerleştirmekle suçlamasına da değinen Aun, havaalanı çevresindeki yüksek binalardan da burada neler olup bittiğinin izlenebileceğini belirterek "sorun buradaki kameralar değil, Google'un insanı balkonda kahve içerken bile gösteren uydularıdır" dedi.

YDH