'İçki tüketimi düştü AKP kapatılsın'

'İçki tüketimi düştü AKP kapatılsın'

Başsavcı Abdurrahman Yalçınkaya içki tüketimindeki azalma nedeniyle AK Parti'nin kapatılması gerektiğini savundu.

Başsavcısı Yalçınkaya, Anayasa Mahkemesi'ndeki sözlü açıklamasında Venedik Kriterleri'nin AK Parti'ye uygulanamayacağını ifade ederken, içki tüketimindeki azalma nedeniyle AK Parti'nin kapatılması gerektiğini savundu.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, Anayasa Mahkemesi'ndeki sözlü açıklamalarında AK Parti'nin kapatılması için çok ilginç gerekçe ileri sürdü. Savcı açıklamasında, Venedik kriterlerinin AK Parti için uygulanamayacağını ifade ederek, Türkiye'de içki tüketiminin azaldığını ve partinin kapatılması gerektiğini söyledi.
Yargıtay Başsavcısı Yalçınkaya'nın sözlü açıklamasında, içki satışı ve tüketimi konusunda dinsel inanç kaynaklı kısıtlayıcı uygulamaların sürdüğüne dair basında haberlerin çıktığını ileri sürerek, "Halk sağlığı ve gençliğin korunması bahanesiyle adeta şer'i nizam uygulanırcasına alkollü içki satış ve tüketim alanlarının daraltılması ve giderek yasaklanması" dediği öğrenildi.

SİZİ KALDIRACAKLAR

Yalçınkaya'nın Anayasa Mahkemesi üyelerini etkilemek için "Anayasa Mahkemesi'ni kaldırmayı planlıyorlar" tezini işlemesi dikkat çekici bulundu. Yalçınkaya, "TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya'nın mahkemenizin kararlarını askıya alınması önerisi ile TBMM eski Başkanı Bülent Arınç'ın 2005 yılında sarfettiği Anayasa Mahkemesi'nin kaldırılmasına yönelik beyanları birlikte değerlendirildiğinde davalı partinin demokratik ve laik rejimin güvencesi olan kurumlar için neyi planladığı , rejimi ortadan kaldırmak için neleri göze aldığı açıkça anlaşılmaktadır" demesi dikkat çekici bulundu.

Siyasi değerlendirmeler yapan Başsavcı "İşsizlik, ekonomik kriz, kuraklık, çevre sorunları, katlanan dış borçlar ve büyüyen cari açık, tıkanan AB süreci, etnik ve bölücü terör gibi çözüm bekleyen onlarca temel sorun artarak büyürken, türban, son altı yılın en önemli sorunu olarak sunulabilmiş, bu uğurda Anayasa'nın 10. ve 42. maddeleri bütün sağduyulu çağrılara karşın değiştirilmiştir" dediği ortaya çıktı.

DELİLLERİ GÖRMEDİ

Başsavcı sözlü açıklamasında, Danıştay saldırganlarının Ergenekon çetesi ile bağlantıların görmezlikten ge-lerek, bu saldırının AK Parti'nin şiddet çağrısı nedeniyle gerçekleştiğini ileri sürdü. TBMM eski Başkanı Bülent Arınç'ın, eski milletvekili Mehmet Gül'ün cenaze namazı öncesinde gazetecilerin sorusu üzerine "Ölüm en büyük gerçekti" sözlerini şiddet çağrısı diye nitelendiren Yalçınkaya, "Danıştay saldırısı da gözetildiğinde davalı partinin şiddet çağrısı niteliğindeki beyanlarını sürdürdüğünü göstermektedir" görüşünü savundu.

DİKTATÖR SUÇLAMASI

Başsavcı Yalçınkaya, sözlü açıklamasında Demokrat Parti dönemini eleştirirken "Ülkemizde de 1950 ile 1960 yılları arasında 'tahkikat encümenleri' vasıtasıyla diktatörlüğe yönelmesi, erkler ayrılığı ilkesinin 1961 Anayasası ile demokrasimize kazandırılmasını sağlamıştır"açıklamalarında bulundu.


Hesabı tutmadı

Başsavcı Yalçınkaya sözlü açıklamasında dile getirdiği Türkiye'de içki tüketiminin azaldığına dair bilgilerinin doğru olmadığı ortaya çıktı. Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurulu'nun verilerine göre, Türkiye'de bira dışı içikilerin tüketiminde azalma görülürken, biradaki artışın, diğer içkilerin azalma oranının çok üzerine olduğu ortaya çıktı. 2007 yılında bira dışı içki tüketimi 5.5 milyon litre azalırken, bira tüketiminde ise 41 milyon litre artış olduğu belirlendi. Bira dışı içki tüketiminde meydana gelen azalma bira tüketiminden çıkarıldığında 2007 yılında içki tüketiminde 35 milyon litre artış olduğu ortaya çıkıyor. Tüketimdeki azalışın Yalçınkaya'nın iddialarının aksine, aşırı pahalılıktan meydana geldiği vurgulanıyor.


Başlıkları beğenmedi

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın Anayasa Mahkemesi heyetine yaptığı sözlü açıklamaya ilişkin haber başlıklarının "gerçek dışı yorum, ima ve değerlendirme" içerdiğini bildirdi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın internet sitesinde yayımlanan basın bildirisinde, "Sözlü açıklamaya ilişkin haberlerde, sözlü açıklama metninin ilgili bölümü aynen yer almakla birlikte, haber başlıklarında 'Menderes'i diktatörlükle suçladı, 27 Mayıs'ı övdü' ibarelerinin yer aldığı görülmüştür. Haber başlıklarının gerçek dışı yorum, ima ve değerlendirme içerdiği' ifade edildi.

(Yeni Şafak)