İhvan-ı Müslimin basın sözcüsü Talat Fehmi, Mısırlı Selefi liderlerden olan Muhammed Hassan’ın, Mısır’daki krize çözüm arayışı kapsamında, İhvan hareketine Rabia olaylarında öldürülenler için tazminat ödemeleri yönünde yaptığı çağrıyı tepkiyle karşıladı.

Salı akşamı canlı telefon bağlantısıyla katıldığı “Vatan Kanalı”nda açıklama yapan Fehmi “Dinin muhafızı, risalet mücadelesinin savunucusu sandığımız niceleri en kritik zamanlarda dahi sessizliklerini bozmadılar. Sonra da çıkıp hain Sisi’yi aklamaya çalıştılar. Bu da yetmedi, bu yangını söndürmek için tazminat ödeme çağrısı yaptılar. Belli ki bazı eli kanlı dostlarının paraya ihtiyacı var. Şeriatın sunduğu çözüm bu mudur?” ifadelerini kullandı.

“Bizim böylelerine ihtiyacımız yok” diyen Fehmi, “Mesele tazminat ödeme meselesi değil. Rabia olayları bu ülkenin geleceğine asker tarafından el konulduğunun bir göstergesidir. Asker halkın iradesini tanımamıştır. Bu sorun taraflar arasında barışın sağlanmasıyla çözülecek bir sorun değildir. Böyle bir ortamda namaz kılmak bile haramdır. Ordu ülkeyi gasp etti ve kan döktü” şeklinde konuştu.

“Ali-Muaviye orduları” benzetmesi yapan Muhammed Hassan’ı eleştiren Talat Fehmi “Onların arasındaki anlaşmazlık Hz. Osman’ın öldürülmesi hususundaydı. Ancak bugün Rabia olaylarıyla bir ülkenin geleceği elinden alınmış durumda” ifadelerini kullandı.

Hassan’ın öldürülenlerin İslam dünyasından ve Körfez ülkelerinden hayır ehli kimseler olması sebebiyle tazminat ödenmesi çağrısına cevaben Fehmi “Evet, çok hayırlı insanlardı, o kadar ki, Sisi’yi ve avanesini milyarlarla desteklediler. Mısır’ı, Yemen’i, Suriye’yi, Libya’yı yerle bir ettiler” ifadelerini kullandı.

Talat Fehmi sözlerini şöyle sürdürdü: “Ey şeyh! Sen ilahi düsturlardan söz ediyorsun. Aynı ilahi düsturlarda “Sabredin, sebat edin, karşı durun ve Allah’tan sakının, umulur ki, kurtuluşa eresiniz” şeklinde bir emir yok mu? İlahi düsturlara göre batıla karşı hakkı savunma emri yok mu? Allah’ın koyduğu ilahi düsturlarda zillete, boyun eğmeye yer yoktur! Kim fakir bir halde ölürse o şehittir diyorsunuz. Peki, ben de soruyorum: Özgürlüğünü ve şerefini kaybetmiş bir halde ölen de şehit olur mu?”

“Siyaseti bırakın ve davet çalışmalarına devam edin” diyen Muhammed Hassan’a hitaben konuşmaya devam eden Fehmi şunları söyledi: “Hangi davetten söz ediyorsun? Ulü’l emre itaate davetten mi? Davet müminlerin kanlarının aktığı Uhud gününe olmalı değil mi? Rabia günü evde oturma çağrısı yapmak, ancak Allah’tan başkasına kulluk etmekten kaynaklanabilir” ifadelerini kullandı. 

islamianaliz