İKÖ'den İslamafobi Raporu
İKÖ, 11. liderler zirvesini bu hafta (13-14 Mart) Afrika ülkelerinden Senegal'in başkenti Dakar'da yapacak. Uluslararası en çok tartışılan konuyu masaya yatıracak.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de katılacağı toplantının en önemli gündem maddelerinden birini Batı'da yükselen İslam karşıtlığının önlenmesi ve İslam'ın dünyaya anlatılmasına yönelik çalışmalar oluşturuyor. Örgüt bünyesinde oluşturulan "İslamofobi Gözlemevi"nin hazırladığı ilk rapor, zirvede liderlerin bilgisine sunulacak. Son 8 ayda İslam karşıtı gelişmeler izlenerek hazırlanan raporda, İslam dünyasının atması gereken adımlar sıralanıyor. 56 sayfalık çalışmaya göre, İslam'ın barış ve hoşgörü dini olduğu, terörü desteklemediği anlatılacak. Asr-ı Saadet ve Müslümanların gelişimini anlatan film ve belgeseller hazırlanacak. Kültürler ve dinler arası diyalog çalışmaları güçlendirilecek. Batı dünyası, tahrik edici açıklamalar konusunda uyarılacak.
Gözlemevinin dünyadaki gelişmeleri ve gerekli önlemleri kaleme aldığı raporun hazırlanması, 2007 yılı Mayıs ayında Pakistan'ın başkenti İslamabad'da yapılan İKÖ Dışişleri Bakanları toplantısında kararlaştırılmıştı.
56 sayfalık rapor, "Günümüzde uluslararası ilişkilerin en önemli sorunlarından biri olan İslamofobi konusu, İslam'ın ilk günlerinden beri gündemde." ifadesiyle başlıyor. 11 Eylül saldırılarının ardından da çok olumsuz gelişmelerin olduğu sıralanıyor. Gelecekte İslamofobi konusunun uluslararası alanda bir tartışma konusu olmaya devam edeceği öngörülen raporda, sorunun çözümü için bir dizi önlem dile getiriliyor.
Raporda, ABD ve Avrupa'da yaşayan Müslümanların karşılaştığı sorunlar da anlatılıyor. Değişik zamanlarla çeşitli uluslararası kuruluşların yaptığı araştırmalarla desteklenen bu bölümde, "ABD'de yaşayan Müslümanlar, İslamofobi'nin kurbanlarıdır. Birçok kamuoyu araştırması, Amerikan toplumunda İslamofobi'nin yükseldiğini gösteriyor. 2006 Ağustos ayında USA Today-Gallup için yapılan bir araştırmada, Amerikalıların en azından yüzde 39'unun Müslümanlara karşı birtakım önyargıları olduğu görülüyor." ifadeleri dikkat çekiyor.
Bunun hemen ardından, Batı'da İslamofobi karşısındaki kimi olumlu gelişmeler, yapılan çalışmalar sıralanıyor. Birleşmiş Milletler (BM) ve AGİT gibi uluslararası kuruluşların çalışmaları, ABD'nin İKÖ özel temsilcisi ataması, Medeniyetler İttifakı çalışmaları hatırlatılıyor. İKÖ Genel Sekreteri Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu'nun, karikatür krizi, Hollandalı parlamenter Wilder'in filmi ve İsviçre'deki minare krizi gibi olumsuzlukların ardından yaptığı girişimler dikkate getiriliyor. Raporun gelişmeleri izlediği 8 aylık süre içinde İslamofobik 34 olayla ilgili olarak da ayrıntılı bilgi aktarılıyor.
İslam'ın teröre karşı olduğu bilinmeli
Raporun sonuç bölümünde, İslam ülkelerine bir dizi öneride bulunuluyor. İslam ülkelerinin teröre karşı açıkça karşı çıkmadıkları yönünde Batı'da bir ortak yanlış kanının bulunduğu vurgulanarak, "Bu durum vakit geçirilmeksizin düzeltilmelidir. Batı toplumu, terörizmin hiçbir dinin yolundan gitmediği ve İslam'ın ruhuna aykırı, çok boyutlu ve çok yüzlü bir bela olduğu yönündeki İKÖ bakışı doğrultusunda ikna edilmeli. Bunun da ötesinde, Batı sivil toplumu, İslam'ın terörün ve teröristlerin hedefinde olduğunun farkına varmalı. Teröre karşı savaş, İslam ülkelerinin desteği olmaksızın başarıya ulaşamaz." ifadeleri kullanılıyor.
Asr-ı Saadet ve Müslümanların inkişafı, film ve belgesellerle Batı'ya anlatılmalı
İKÖ bünyesindeki 'İslamofobi Gözlemevi'nin raporunda, kısa ve uzun vadede yapılması gerekenler şöyle sıralanıyor:
- Batı ülkelerindeki Müslüman düşünce kuruluşları ve sivil toplum örgütleri, Müslüman olmayan muadilleri ile yakın diyalog ve ilişki içinde olmaları yönünde cesaretlendirilmeli.
- İKÖ Genel Sekreteri'nin Batı ülkelerinin liderleri ile yüksek düzeyli ilişkileri devam ettirilmeli. Genel Sekreter, ABD, İngiltere, Avrupa ve Avustralya gibi ülkelerde bilinen düşünce kuruluşlarında konuyla ilgili konuşmalar yapmalı.
- İslami medya, İslam ve Müslümanlara karşı haber ve yazılara tepki verme konusunda cesaretlendirilmeli.
- İslam-Batı dünyası diyaloğunu geliştirmek için İKÖ, medya konferanslarını organize etmeli ya da sponsor olmalı.
- İslam'ın ve Müslümanların şerefli geçmişleri ve mevcut inkişaflarının anlatıldığı film ve belgeseller hazırlanmalı.
- İslamofobik olaylar karşısında, İslami basının hızlı tepki vermesi için ağ kurulması konusunda bir strateji hazırlanmalı.
- Batı dünyası, İslam'ın kutsal sembolleri karşısında provokatif ve tahrik edici açıklamalar ve yayınlar yapmaması konusunda uyarılmalı.
- Batı dünyasının, Müslümanların, coğrafi, demografik, entelektüel ve kültürel olarak Avrupa'nın bir parçası olduğu konusunda dikkati çekilmeli.
- Kültürlerarası ve dinlerarası diyalog çalışmaları güçlendirilmeli.
- İslam'ın daha iyi anlaşılabilmesi ve bilinmesi için araştırma, eğitim programları, gençlik ve kültürel değişim programları desteklenmeli.
- İfade özgürlüğü suistimal ediliyor
- Raporda, İslamofobi'nin temelinde yatan nedenler de sıralanıyor. Bunlardan bir kısmı şöyle özetleniyor:
- Tarihi perspektif: İslam, ortaya çıkışından itibaren Yahudilik ve Hıristiyanlığın saldırıları altında kaldı. Modern bir inanç olarak İslam, insan hakları, eşitlik ve insan saygınlığını savunur.
- Müslüman olmayan toplumlarda İslam'ın yeterince bilinmemesi ya da ihmal edilmesi.
- İfade özgürlüğünün yanlış kullanımı ya da suistimal edilmesi.
- İslamofobi'nin önlenmesi için gerekli yasal mekanizmaların olmaması.
- 11 Eylül'den sonra İslam karşıtı şiddetin artması
- Avrupa ülkelerine Müslüman halkın göçünün artması neticesinde ekonomik fırsatları ve iş kaybetme endişesinin artması.