KOMEDİ GİBİ BASIN TOPLANTISI

Eve dönen 15 İngiliz askeri basın toplantısı düzenledi. İngiliz basın mensupları, askerleri zor durumda bırakacak hiç bir kritik soruyu yöneltmezken sürekli İran kötülecek soruların etrafında dönüp durdular.

İran'ın 13 gün süreyle alıkoyduktan sonra dün serbest bıraktığı 15 İngiliz asker, önceki açıklamalarını değiştirerek, Basra Körfezi'nde tutuklandıklarında İran değil, Irak karasularında olduklarını söylediler.

Askerler Tahran'da tutuldukları süre boyunca İran televizyonlarında yayınlanan açıklamalarında, "Devrim Muhafızları tarafından yakalandıklarında İran karasularında olduklarını" söylemiş ve özür dilemişlerdi.
 
Son derece sert bir sorgulama geçirdiklerini belirten askerler, "Bize iki seçenek sundular: İtiraf edersek İngiltere'ye kısa süre içinde döneceğimiz, itiraf etmezsek ise yedi yıl hapis yatacağımız söylendi. Bir karar vermek zorundaydık" dedi.
 
İfadeleri alındığında psikolojik baskıya da maruz kaldıklarını kaydeden İngiliz askerler, "Askeri anlamda onlara karşılık vermemiz pek iyi birşey olmazdı. O zaman çoğumuz şimdi burada olamayabilirdik" ifadesini kullandı.
 
Askerler, "Daha çok duygusal olarak baskı altındaydık. Birbirimizden de ayrı tutulduk. Sürekli gözlerimiz kapalıydı. Orada bize karşı çok taktik uygulandı" dedi.
 
İngiliz askerler "tacize uğrayıp uğramadıklarına" yönelik sorulara, "Hiçbirimiz taciz edilmedik. Korktuk tabii silahlar dayanmıştı üzerimize ama bahsettiğiniz şekilde bir tacize uğramadık" yanıtını verdi.
 
Askerler "size nasıl davrandılar?" sorusuna karşılık ise, "Bize karşı insancıl davrandılar. Bize gün içerisinde en az üç kez yemek ve su verildi" dediler.

İşte basının karşısına geçen 15 İngiliz askerinin ifadeleri...

ASKERLER AĞIZ DEĞİŞTİRDİ

"Yakalandığımızda Irak karasularının içindeydik. Direnseydik kazanamayacağımız bir mücadeleydi. Gece sorgulandık. Çok agrasif sorularla karşılaştık. Pisikolojik bir baskı gördük. İki seçenek sunuldu bize. İtiraf edersek İngiltere'ye kısa sürede döneceğimiz söylendi. İtiraf etmeseydik 7 yıl hapiste kalacağımız söylendi.

İran ordusu ağır silahlarla çok kısa sürede etrafımızı sardı. Çok ağır silahlarımız yoktu. İran'lılarla anlaşmaktan başka seçeneğimiz yoktu. Bütün kurallara uymak zorundaydık. Çok büyük bir tehlike olmadığı sürece hayat kaybı olmaması için savaşmama kararı aldık. Biz alınabilecek en iyi kararı aldık. Bundan çok gurur duyduk.

Sadece bir anne olan Thery'e biraz farklı davranıldı. İran bunu bir prapaganda malzemesi olarak kullandı. Şimdi biraz dinlenip mahremiyete ihtiyacımız var.

İranlılar bize karşı insancıl davrandılar. Günde 3 defa yemek verildi. Her zaman konuşmamıza izin verilmedi. Bazı kötü alışkanlıklarımızı yerine getirmemize müsaade edilmedi.