Irak'ı para hırsı işgal etti

Irak'ı para hırsı işgal etti

Patrick Cockburn The Independent'te kendi bakış açısıyla Irak işgalini değerlendirmiş. Farklı bakışı merak edenlere...

Irak'ı para hırsı işgal etti


Petrol Irak'ın en baş ihracat kalemi olmasaydı, ABD, Britanya ve Avustralya bu ülkedeki işgali sürdürme yönünde bu kadar kararlılık göstermezdi. ABD'nin niye ülkelerini işgal ettiğini Iraklılara sorarsanız, hemen şu yanıtı verirler: "Petrolümüzü çalmak için." Avustralya Savunma Bakanı Brendan Nelson'ın ülkesinin askerlerinin Irak'taki varlığına dair nedenleri sıralarken petrol kaynaklarından da dem vurması, malumu ilamdan ibaret. Başbakan John Howard'ın derhal Avustralya'nın böyle çıkarcı bir gerekçesi olmadığını söyleyerek bakanı yalanlaması da meselenin hassasiyetini gösteriyor.
Eski Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in kitle imha silahlarına sahip olmadığının kabul edilmesinden bu yana ABD, Britanya ve işgalde rol almayı sürdüren az sayıda ülke orada bulunmalarına bir neden gösterme gayretinde. Howard Avustralya'nın Irak'ta bulunma gerekçesinin, 'Iraklılara demokrasiye kavuşmaları için bir şans vermek' olduğunu söylüyor. Fakat ABD 2005'teki seçimlere, ancak Şii ruhani lider Ayetullah Ali Sistani'den gelen yoğun baskılar sonrası razı olmuştu.


Saddam'ı devirmek niye yetmedi?
ABD'nin Irak'ı işgal kararı almasının en açık nedeni şuydu: Afganistan'daki gibi kolay bir zafer kazanacağını düşünüyordu. Başkan Bush Beyaz Saray'daki ikinci dönemini de güvence altına alabilecekti ve Cumhuriyetçiler ülke içi politikalarını uygulamak amacıyla Kaide'nin ABD için teşkil ettiği tehdidi abartabilecekti. Böylece ulusal güvenlik bahanesiyle devletin bireyler üzerindeki gücü de artırılacaktı.
Bu taktik bir süre için işe yaradı. Bush felakete yol açan bir savaşı ilerleme kaydedilen bir savaş olarak pazarlayarak ikinci kez seçildi. Asker çekmek, Beyaz Saray'ın cesaret edemeyeceği bir yenilgi itirafı olacaktı. Beyaz Saray, Amerikalıların, 'terörizm'e karşı diye pazarlanan bir savaşın Kaide'nin beş milyonluk Iraklı Sünni nüfus içinde üslenmesine yol açtığını idrak etmesini de engellemek istiyordu.
Yeni muhafazakârlar işgal hazırlığına yardım ederken, bunu meşru göstermek için kanıtlar uydurdu. İsrail sağının destekçilerinin Saddam'ı devirmek için sahnelediği bir darbenin parçası mıydı bu? Öyleyse, yanlış planlanlanmıştı; zira, Baas rejiminin yerini alan Sünni ve Şii liderler İsrail'e düşmanlık söz konusu olduğunda seleflerinden çok daha etkiliydi.
Onca entelektüel iddialarına rağmen yeni muhafazakârlar 1960 ve 1970'lerde İtalya'daki P2 gibi sağcı Mason localarını hatırlatıyor. Irak'ı işgal ederken niyetleri güç ve para elde etmekten ibaretti. Saddam'ın devrilmesiyle Irak'ın işgal edilmesini birbirinden ayırmak önemli. Tony Blair'in hep öyleymiş gibi davranmasına rağmen, işgal Saddam'ın devrilmesinden sonra gerçekleşmek zorunda değildi. Koalisyon güçleri Saddam'ı devirdikten sonra Irak'ı terk etseydi birçok faciadan kaçınılırdı.
Askerlerin Irak'ta kalmasının öncelikli nedeni, ABD'nin Saddam'dan kurtulmak istemesi, fakat onun yerini İran'dan etkilenen dinci Şii partilerin almasını istememesiydi. Bu ihtimal Baba Bush'u 1991'de Bağdat'a kadar girmekten alıkoymuştu. Oğluysa, Saddam bir kez gittikten sonra Şii çoğunluğun iktidara geleceği gerçeğini hiç kabul etmedi.


Patrick Cockburn The Independent


radikal