Irak'a giderek insani durum hakkında araştırma yapan İnsani Yardım Vakfı (İHH) Genel Başkanı Bülent Yıldırım, işgal altındaki bu ülkedeki içler acısı tabloyu ortaya serdi.



İşgalden bu yana 1 milyondan fazla insanın hayatını kaybettiğini, 5 milyon çocuğun yetim kaldığını anlatan Yıldırım, 6 milyondan fazla insanın da göç etmek durumunda kaldığını anlattı. Irak'ta nükleer ve kimyasal silah kullanıldığını anlatan Yıldırım, Ebu Gureyb'teki ağır işkencelerin de sürdüğünü kaydetti.

İHH öncülüğünde hareket eden bir çok insani yardım kuruluşu Irak'ı masaya yatırdı. Başta Irak'taki 60'a yakın sivil toplumu kuruluşu olmak üzere ABD, Kanada, Brezilya, Avustralya, Fransa ve birçok ülkedeki insani yardım kuruluşları "Uluslararası Irak Buluşması" isimli toplantıda biraraya geldi. Irak'taki insani durumu masaya yatıracak olan 200'e yakın sivil toplum kuruluşu toplantı sonrası alınacak kararlara göre hareket edecek. Irak'a yapılan yardımların daha koordineli olması için çalışacak olan dernekler bu konuda hükümetleri ve uluslararası kuruluşları da harekete geçirmeyi amaçlıyor.

Konferans öncesi bazı uluslararası insanı yardım kuruluşlarının temsilcileri ile bir basın toplantısı düzenleyen İHH Başkanı Bülent Yıldırım, Irak'ta yaşanan insani duruma dikkat çekti. Kurum olarak Irak'ın hemen her yerinde faaliyette bulunduklarını dolayısıyla oradaki insanı durumu yakından takip ettiklerini belirten Yıldırım, bu ülkede kimyasal ve nükleer silahlar kullanıldığını söyledi. İnsanların bu silahlardan dolayı hastalandığını, çocuk ölümlerinin arttığını gördüklerini belirten Yıldırım, kulanılan kimyasal ve nükleer silahlardan dolayı bir felaket yaşandığını kaydetti. Toplantıda yetim çocukların durumlarının ele alınacağını belirten Yıldırım şunları söyledi: "Ne yazıkki acı bir rakamdır bu şu anda Irak'ta 5 miyondan fazla yetim vardır. Bunun ne anlam ifade ettiğini bir düşünün. Bu çocuklar kimsesiz. Bunları düşündükçe hepimizin içi parçalanmakta. Bu çocuklar yarın ne olacak? Bu çocukların geleceği nasıl şekillenecek? Ne yazıkki yetim çocuklardan özüdrlü olanları kendi kaderlerine terk edilmiş, bulundukları binalarda çırıl çıplak., kimsenin ilgilenmediği bir halde yaşamaya çalışıyorlar. Irak'ta herkes kendi ailesiyle ilgilenmekte, başkasına el uzatamamakta."

Irak'ta yaşanan savaş nedeniyle 6 milyon insanın evlerinden göç etmek durumunda kaldığını anlatan Yıldırım, bunlardan 2 milyon 300 binin Irak'ta geri kalanın da başta Suriye olmak üzere başka ülkelerde olduğunu kaydetti. Yıldırım. Suriye'deki 2,5 milyon göçmenin çok zor şartlar altında yaşadığını, durumlarının içler acısı olduğunu dile getirdi. Ebu Gureyp'teki işkencelerin sona ermediğini anlatan Bülent Yıldırım, 40 binden fazla insanın ebu Gureyb ve benzeri cezaevlerinde işkence görmeye devam ettiğini vurguladı. Yıldırım, "Adil yargılanmayan, ne oludğu belli olmayan insanlar burada kalıyor.Ebu Gureyp halen devam ediyor. Evvelden biliniyordu, şimdi daha gizli odalarda işkence devam ediyor. Bir çok tutukluya ulaşmak mümkün değil.Bunların ne yaşadığını bilmek mümkün değil. Tutuklu olan insanların aileleri perişan halde." dedi.

-YETİMLER, İŞKENCE GÖRENLER, GÖÇMENLER ORTADOĞU'YA HEDİYE-

İşgalin başlangıcından bu yana 1 milyondan fazla insanın Irak'ta hayatını kaybettiğini belirten Bülent Yıldırım şunlara dikkat çekti: "Bu 5 milyondan fazla yetim çocuğun nasıl oluştuğunu anlamak isterseniz öldürülen insanlara bakmak gerekir. Medya adeta dünya çapında silah olarak kullanılıyor ve bu 1 milyon insan ölmemiş gibi gösteriliyor. Kasap koyunları kesiyor, biz de buna alışıyoruz. Herkes çocuklarını ve ailelerini düşünsün. Her gün bir yerden işgalciler çıkıyor, bombalar yağıyor. İnsanların psikolojisi yıpranmış durumda. Sanki birileri Ortadoğu coğrafyasına bu yetimleri hediye ederek, ölen insanları hediye ederek., hapishanelerdeki insanları hediye ederek. göçmenleri hediye ederek bu coğrafyanın devamlı suçlarla düzensizlikler kalmaya halinde olmasını istiyor. En acıklısı ise toplumu bilinçlendirecek, şekillendirecek eğitimciler öldürülüyor. Özellikle eğitim insanlara karşı saldırılar meydana geliyor. Kaçmayı başaranlar ise ülkeden çıkarak beyin göçüne yol açıyor."